4 Nisan 2008 Cuma

OKS'ye Müfredat Ayarı...

Bu yıl yapılacak son OKS'de eski ve yeni müfredatın kesiştiği alanlardan sorular sorulacak. Sorular ezbere değil, günlük hayata ve yorum gücüne dayalı olacak.

MEB'den Orhan Ekinci, öğrencilerin mağduriyet yaşamayacağını söyledi.

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), bu yıl son kez yapılacak Ortaöğretim Kurumları Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı'ndaki (OKS) soruların, 120 ilköğretim okulundaki yeni müfredat uygulanması nedeniyle eski ve yeni müfredatta bulunan ortak konulardan seçileceğini açıkladı.


SORU ALANI DARALTILDI

MEB Eğitim Teknolojileri Genel Müdür Yardımcısı Orhan Ekinci, müfredat farklılığından doğabilecek sorunları ortadan kaldırmak amacıyla böyle bir karar alındığını, böylece OKS'de adaylara soru yöneltilecek alanların daraltıldığını söyledi.

MEB'in 120 ilköğretim okulunda pilot olarak yeni müfredat uyguladığını hatırlatan Ekinci, bu okulların 8. sınıflarındaki öğrencilerin de 2008-OKS'ye katılacağına işaret ederek şöyle konuştu:

"OKS'de müfredat farklılığından doğabilecek sorunları ortadan kaldırmak için her iki müfredatın kesiştiği alanlardan soru sorulmasına karar verildi. Böylelikle soru sorma alanımız daraltıldı. Eski müfredatta var olan yeni müfredatta olmayan konular ile yeni müfredatta var olan eski müfredatta olmayan konular dışarda bırakıldı. Böylece soru sorulacak alanlar daraldı."

YORUM AĞIRLIKLI SORU

OKS'de yöneltilecek soruların "günlük hayata daha yakın olacağını" vurgulayan Ekinci, "Sorular doğrudan bilgi yoklama şeklinde değil de bilginin öğrenilip öğrenilmediğini, davranışa dönüşüp dönüşmediğini değerlendiren bir yapıda olacak. Örneğin, 'Newton kanunu nedir?' şeklinde soru olmayacak" diye konuştu.

Ekinci, OKS'de, Türkçe, Matematik, Fen ve Sosyal Bilgiler alanlarından soru yöneltildiğini anımsatarak, müfredat farklılığı dolayısıyla her bir alandan soru yöneltilmeyecek konular bulunduğunu kaydetti.

8 Haziran'da son kez yapılacak OKS'ye yaklaşık 915 bin başvuru yapıldı.

Ulusal Çevre Projesinde Dereceler...

16. Uluslararası Çevre Proje Olimpiyatı'nın (INEPO) Türkiye finali sonuçlandı. Çevre fizik, sosyal çevre, çevre biyolojisi ve çevre kimyası kategorilerinde 4 proje, birincilik ödülüne layık görüldü.

Birincilere ödüllerini veren Milli Eğitim'den sorumlu Vali Yardımcısı Hikmet Dinç, "Yeni nesillere bırakacağımız en güzel miras, temiz ve sağlıklı bir dünya olacaktır." dedi. INEPO Çevre Derneği'nin öncülüğünde her yıl Çevre ve Orman Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Fatih Üniversitesi ve Fatih Koleji tarafından çevre olimpiyatı düzenleniyor. Yarışmayla çevre problemlerinin çözümünde öğrencilerin "yaparak ve yaşayarak" görev almaları, çevre duyarlılığı kazanmaları ve doğal, kültürel, tarihî değerlerin korunması amaçlanıyor. Yarışmanın ulusal ayağını oluşturan Ulusal Çevre Proje Yarışması'na da bu yıl ilköğretim ve lise öğrencileri çarpıcı projeleriyle katıldı. Yapılan ön elemede 529 projeden 130'u finale kaldı.

Türkiye finali ödül töreni Fatih Koleji Beykent yerleşkesinde gerçekleştirildi. Çevre fizik kategorisinde Özel Samanyolu Lisesi öğrencileri Ali Durmaz ve Mehmet Aksay'ın projesi; çevre biyoloji kategorisinde Eskişehir Anadolu Lisesi öğrencisi Oğuzhan Üstündağ'ın projesi; çevre kimyası kategorisinde Özel Turgut Özal Anadolu Lisesi öğrencilerinden Zehra Doğan ve Büşranur Kocabaş'ın projesi ile ilköğretim dalı çevre sağlık kategorisinde Özel Samanyolu İbrahim Avcı İlköğretim Okulu öğrencisi Ebrar Önal'ın projesi birinci oldu. 4 proje gümüş ve 4'ü de bronz madalya alırken, 15 proje mansiyon, 20 çalışma da jüri özel ödülü almaya hak kazandı. 16. Ulusal Çevre Olimpiyatı'nda seçilen projeler, 1-4 Haziran 2008 tarihlerinde Çemberlitaş Fırat Kültür Merkezi'nde yapılacak INEPO'da 30 ülke birincisiyle yarışacak.

Adana'da, kızamık aşısı sırasında korkudan bayılan kız öğrencinin yakınlarının okulu basıp 2 öğretmeni bıçakladı.

Merkez Yüreğir İlçesi'ne bağlı Sofulu Beldesi'ndeki Veysel Yavuz İlköğretim Okulu'nda yaşanan olayda, kızamık aşısı yapılacak öğrencilerden 13 yaşındaki Sibel Uğur'un korkudan bayılması üzerine gelen yakınları, okulun müdürü Ali Saygılı ile müdür yardımcısı Bilal Göder'i bıçakladı.

2 eğitimciye saldırı, Eğitim-Bir-Sen ve Eğitim-Sen tarafından yapılan açıklamalarla kınandı. Eğitim-Sen Şube Başkanı Güven Boğa, sendika binasında yaptığı açıklamada, öğretmenlere saldırıya karşı önlem alınmasını istedi.

Saldırıya uğrayan öğretmenleri tedavilerinin sürdüğü Başkent Üniversitesi Yüreğir Hastanesi'nde ziyaret edip, daha sonra hastane önünde açıklama yapan Eğitim-Bir-Sen 2 Nolu Şube Başkanı Ali Uslu, eğitimcilerin sahipsiz kaldığını, bu nedenle kendilerine şiddet ve saldırının her geçen gün arttığını öne sürerek, “2008 yılı başından beri 3 saldırı olayında 4 meslektaşımız yaralandı. Biz öğretmenlerin can güvenliği kalmadı. Artan şiddet ve saldırılara karşı gerekli güvenlik tedbirlerinin alınmasını ve öğretmenlerimizin can güvenliğinin sağlanmasını istiyoruz” dedi.

Bıçaklanan müdür Saygılı'nın 20 yaşındaki kızı Özlem Saygılı da “Babam bunca yıllık eğitimciliğine karşılık ilk kez bu olay başına geliyor. Saldırıda ölebilirdi de. Suçluların en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum” diye konuştu.

EĞİTİME BİR GÜN ARA VERİLDİ

Veli Yavuz İlköğretim Okulu'nda velilerin büyük bölümünün çocukları okula göndermemesi üzerine eğitime bugün ara verildi. Jandarma ekipleri olay ihtimaline karşı okulda güvenlik önlemi alıp, beklemeye başladı. Olayla ilgili gözaltına alınanların sayısı ise 3'e çıktı. Aynı aileden Ramazan Uğur ile kardeşleri Ahmet ve Mahmut Uğur'un gözaltına alındığı öğrenildi.

Olay sırasında okul yöneticilerinin kendilerine saldırdığını ileri süren Uğur Ailesi sessizliğini bozdu. Kızı Sibel'in aşı nedeniyle baygınlık geçirdiğini doğrulayan anne Sevda Uğur, “Kızıma aşı yapılmasına bir şey demiyorum. Ama o bayılmış, okul müdürü 100 metre ilerideki Sağlık Ocağı'na göndermek yerine, bahçedeki bankın üzerine yatırtıp, kolonyayla ayıltılmasını istemiş. Sağlık Ocağı'na götürebilirler ya da bize haber verebilirlerdi, ikisini de yapmamışlar. Bir arkadaşı durumu bize anlatınca, konuşmak için gittik. Bizim okula hücum ettiğimizi düşünerek üzerimize yürüdüler. Müdür tehdit etti. Bir müdür yardımcısının elinde de bıçak vardı. Arbede çıktı, elindeki bıçak nasıl olduysa bizimkilerden birine geçmiş. Böyle olmasını istemezdik, her iki tarafa da geçmiş olsun” dedi.

Kavga sırasında gözüne aldığı darbeyle yaralanan Sibel Uğur'un teyzesi Alev Uğur ise “Yeğenimin baygın olduğunu duyunca konuşmak için gittik, bu sırada olay çıktı” dedi.

Yirmi dört üniversitenin temsil edildiği “Türkiye’nin 2023 Vizyonunda Vakıf Üniversiteleri Kongresi” bugün Atılım Üniversitesinde başladı.

On yedisi rektör ve rektör yardımcısı, dördü milletvekili olmak üzere elli dört akademisyen vakıf üniversitelerinin sorunlarını tartışmak üzere Atılım Üniversitesi'nde buluştu. Akademisyenler, üniversitelerin mali ve idari özerklikleri üzerinde dururken, akademik personel açığının had safhada olduğu uyarısında bulundu.

-Atılım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Abdurrahim Özgenoğlu, yaptığı açılış konuşmasında, kongrenin amacının sayıları 31'e ulaşan vakıf üniversitelerinin yükseköğretim sistemi içindeki yeri, sorunları ve katkılarının ne olduğu üzerinde durduklarını söyledi.

-“VAKIF ÜNİVERSİTELERİ TOPLUMA KATKI SAĞLIYOR”-

Prof. Dr. Özgenoğlu, vakıf üniversitelerinin Türkiye'nin kalkınmasında ve nitelikli insan gücü yetiştirilmesinde devlet üniversiteleri ile birlikte topluma katkı sağladığını kaydetti. Özgenoğlu, şunları söyledi:
“İstikrar içinde büyüyen gelirini daha adil paylaşan küresel ölçekte rekabet gücüne sahip bilgi toplumuna dönüşen ve AB'ye üyelik için uyum sürecini tamamlamış bir Türkiye vizyonu çerçevesinde vakıf üniversitelerinin geleceğini tartışmak Türk Yükseköğretiminin gelişimine de katkı sağlayacaktır. Türkiye'nin 2023 Vizyonunda Vakıf Üniversiteleri projesinin Ana teması ise Atatürk'ün işaret ettiği muasır medeniyet seviyesine ulaşma hedefi doğrultusunda bilim ve teknolojiye hakim teknolojiyi bilinçli kullanan ve yeni teknolojiler üretebilen teknolojik gelişmeleri toplumsal ve ekonomik faydaya dönüştürme yeteneği kazanmış bir refah toplumu yaratmak olarak belirlenmiştir.”

-“ÜNİVERSİTELERİN HOTANSİYELİNDEN YARARLANILMALI”-

Atılım Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İsmail Bircan ise bir ülkenin diğer ülkelere üstünlük kurmalarının, ekonomik gücü, ordusu ve üniversiteleriyle mümkün olduğunu belirterek üniversitelerin ülkelerin stratejik kurumları arasında yer aldığını söyledi.
Az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin bir bölümünde hükümetlerin üniversitelerin görevlerini geniş anlamda kullanmalarını istemediklerine değinen Bircan üniversitelerin potansiyellerinden yararlanılmasının hükümetler açısından da avantaj sağlayacağını kaydetti.

-AKADEMİK PERSONAL AÇIĞI MASAYA YATIRILDI-

Kongrenin, “Yükseköğretimde Gelişmeler Vakıf Üniversiteleri ve Siyaset” konulu ilk panelini Atılım Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Ayhan Tan yönetti. Panele AKP Mersin Milletvekili Prof. Dr. Ömer İnan, CHP Uşak Milletvekili Prof. Dr. Osman Coşkunoğlu, MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Prof. Dr. Osman Çakır, DSP Genel Sekreter Yardımcısı ve Denizli Milletvekili Doç. Dr. Hasan Erçelebi katıldı. Yükseköğretimin siyasi açıdan sorunlarının ele alındığı ve çözüm önerilerinin sunulduğu panelde taşra üniversiteleri ve merkezdeki üniversiteler arasındaki farklar ve bu farkların giderilmesine yönelik çözüm önerilerine değinildi. Üniversitelerin mali ve idari özerklikleri üzerinde de durulan panelde, akademik personel açığının had safhada olduğu uyarısında bulunuldu. Akademisyenler, 2023 hedefleri doğrultusunda kapatılması gereken bu açığa karşı alınması gereken önlemleri masaya yatırdı.
Panelde ayrıca, genç nüfus oranı yüksek olan Türkiye'de yükseköğretimin; AB hedefleri doğrultusunda daha etkin yönetilmesi gerektiği de vurgulandı.

Böceklerin hareket kabiliyetleri ve doğayla uyumlu fiziksel yapıları 'çok bacaklı robot' teknolojisine ilham kaynağı oldu.

ODTÜ'lü ve Bilkentli bilim adamları, zor arazi koşullarında böceklerdeki gibi üstün hareket yeteneğine ve hayatta kalma becerisine sahip ilk çok bacaklı robot tasarımını başlattı. Dünyadaki benzerlerinden daha geniş özellikte tasarlanacak 'SENSOR RHEX' isimli robot, merdivene tırmanma, seri şekilde zıplama, çok hızlı koşma, takla atma gibi hareketleri yapabilen nadir robotlardan biri olacak. 60 santimetre boyunda, 50 santimetre eninde ve 9 kilogram ağırlığındaki robot için TÜBİTAK'tan 250 bin YTL kaynak alındı. Özellikle afetlerde, mayın temizleme gibi askerî uygulamalarda ve arama-kurtarma çalışmalarında kullanılacak robotun zor arazi koşullarında insanların yükünü azaltacağı, bilgi kaynağı olarak hizmet edeceği dile getirildi.

Nevşehir’in Avanos ilçesinde, ilköğretim okulunda proje çalışmaları için kullanılan vernik, 8 öğrencinin zehirlenmesine neden oldu.

Nevşehir'in Avanos ilçesinde, ilköğretim okulunda proje çalışmaları için kullanılan vernik, 8 öğrencinin zehirlenmesine neden oldu. Hastaneye kaldırılan öğrenciler, tedavilerin ardından taburcu edildi.

Avanos ilçesindeki Alaettin İlköğretim Okulu 6-A sınıfında öğrenciler, proje çalışmaları için vernik kullanmaya başladılar. Mobilya ve dekorasyon parlatılmasında da kullanılan verniği soluyan öğrencilerden Kübra Kızıltepe, Kübra Çiftçi, Merve Alay, Mehmet Orman, Buse İş, Aslı Poyraz, Fatma Aladağ ve Avşar Temel, bir süre sonra bulantı ve karın ağrısı şikayetleri başlayınca Nevşehir Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'ne kaldırıldı. Durumları iyi olan 8 öğrencinin vernik teneffüsü nedeniyle zehirlendikleri anlaşıldı. Öğrenciler, tedavilerinin ardından evlerine gönderildi.

100 Öğrenci Tatile Gönderiliyor...

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, farklılıklara rağmen huzur ve barışın hakim kılınacağı bir Türkiye için "Gönül Köprüsü Projesi'ni başlattıklarını söyledi.

Çelik, "Bildiğiniz gibi ağaç yaşken eğilir. Biz ağaç yaşken doğrulur diyerek çocuklarımıza paylaşımın, sevginin hakim olduğu bir dünya bırakmak zorundayız" dedi.

MillEğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan "Gönül Köprüsü Projesi" çerçevesinde doğuda eğitimlerini sürdüren öğrenciler, tatil dönemlerinde batı illerine batıda öğrenim gören öğrenciler de doğu illerinde tarihi ve turistik yerleri gezecekler. MEB, proje çerçevesinde 100 bin öğrenciyi tatile gönderecek. Ana sponsorluğunu Turkcell'in üstlendiği projenin tanıtım toplantısında konuşan Milli Eğitim Bakanı Çelik, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 81 ilde aynı sevgi, aynı heyecanla karşılandığını belirterek, "81 ilde Başbakanımız siyasi lider olarak gönül köprüsü kurdu. Bunun ardından neden yavrularımız arasında da bir gönül köprüsü oluşturmayalım dedik" diye konuştu.

ÇATIŞMANIN DUVAR OLDUĞU ÜLKEYİ KİMSE HAK ETMİYOR"

Turcelle Genel Müdürü Süreyya Ciliv ile görüşmesinin ardından proje çerçevesinde belirlediklerini anlatan Çelik, "Kardeş kavgasının bulunmadığı, kardeş kavgasının bittiği zengin fakir farkının olmadığı ve yaşamanın gönülden olduğu bir ülke özlemi içersindeyiz. Çocuklarımızın geleceğe böyle hazırlanmaları ve böyle bir ülke için çalışmalarını istiyoruz" dedi. Farklılıklara rağmen huzur ve barış içinde yaşamanın ne olduğunu sevginin nasıl hakim kılınabileceğini bu tür projelerin göstereceğini ifade eden Çelik, hoşgörünün, merhametin paylaşımın esas olduğu bir ülkenin çocuklara anlatılmaması halinde kızgınlığın ve çatışmaların duvar haline geldiği bir ülkenin ortaya çıkaracağını söyledi. Çelik, "Bunu kesinlikle arzu etmiyoruz. Çocuklarımız da bunu hak etmiyor, ülkemiz bunu kesinlikle hak etmiyor. Bizim çocuklarımıza örnek olmamız gerekiyordu. Bildiğiniz gibi ağaç yaşken eğilir. Biz ağaç yaşken doğrulur diyerek çocuklarımıza paylaşımın. Sevginin hakim olduğu bir dünya bırakmak zorundayız' dedi.

"ÇOCUKLARA ROL MODEL OLMALIYIZ"

Gönül Köprüsü Projesi'nin amblemine de işaret eden Çelik, Türkiye'nin gökkuşağı renkleri ile gösterildiği amblem ile temsil edildiğini anlattı. Çelik, bu amblemin amacının Türkiye'nin 7 bölgesinin 7 renginin, gökkuşağındaki gibi bir uyum içinde olduğunu göstermek olduğunu kaydederek, "Farklılıklarımız güzelliklerimizdir. Demokrasi farklı renklerin aynı renge dönüşmesine gerek olmadığı bir ortamdır" dedi.

Çelik, kendilerinin çocuklara örnek olması gerektiğini ifade ederek, "Onlara bir rol model olursak, çocuklarımız da ona göre hazırlanacaklardır" dedi.

TURKCELL YATIRIMLARINI 2 KAT ARTIRIYOR

Türkcelle Genel Müdürü Süreyya Ciliv ise yaptığı konuşmada, Turkcell'in 50 bin çalışanı ile meydana gelmiş güçlü bir takımı olduğunu söyledi. Ciliv, "Çok işimiz olduğunu düşünüyorum. Bu ülke için çok işimiz olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle de geçen yıl 400 milyon YTL olan 2008 yılı yatırımlarımızı 2 katına çıkarma kararı aldık" dedi.

GÖNÜL KÖPRÜSÜ PROJESİ

Proje kapsamında, kalkınmada öncelikli Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri'nden 6. sınıftan itibaren lise öğrencilerini de kapsayacak şekilde 100 bin öğrenci tatile gönderilecek. Söz konusu öğrencilerin genel olarak sahildeki illere gönderilmesi amaçlanırken, öğrenciler Haziran ve Temmuz aylarında 5'er günlük tatil yapacak. Öğrenciler 3 gün kültürel etkinliklere katılacak. Geri kalan iki günü ise mihmandarları olan öğrencilerin aileleri ile geçirecekler.

Öğrencilerin ulaşım masrafları Turkcell'in sponsorluğunda karşılanırken, yemek ve barınma ihtiyaçları da Kredi Yurtlar Kurumu tarafından karşılanacak. Yurt kapasitesi nedeniyle batıdan doğuya gidecek öğrenci sayısının ise doğudan batıya gideceklerin üçte biri düzeyinde olacak. Proje ile doğu ve batı kültürünün pekiştirilmesi amaçlanıyor.

Gönül Operasyonu kapsamında tatile gönderilecek öğrencilerin not durumuna göre gönderilmesi planlanırken, 2 veya 3 seans halinde projenin hayata geçirilmesi planlanıyor.

Balıkesir'in Havran ilçesinde, taşımalı sistem kapsamında öğrenim gören öğrencileri taşıyan minibüs takla atarak devrildi.

Kazada sürücü öldü, 17'si öğrenci 23 kişi yaralandı.

Çakırdere ve Kozdere köylerinden taşımalı sistem kapsamındaki Ermiş-Soylu İlköğretim Okuluna öğrenci taşıyan Ali Uzan'ın (51) kullandığı 10 M 35035 plakalı minibüs, ilçeye 2 kilometre uzaklıktaki Kocadağ köyü yakınında, virajı alamayınca yol kenarındaki zeytin ağacına çarparak devrildi. Kazada, minibüs sürücüsü Uzan ağır, minibüste bulunan 17'si öğrenci 23 kişi hafif yaralandı.

Yaralılar Edremit Devlet Hastanesine kaldırılırken, hemen ameliyata alınan Uzan, ameliyat sonrası yoğun bakım ünitesinde hayatını kaybetti. Hafif yaralı olan öğrenciler ile diğer yolcular ayakta tedavi edilerek taburcu edildi.

Havran Kaymakamı Fatih Genel, taşımalı sistemle öğrenci taşıyan minibüste sivil yolcular bulunması nedeniyle soruşturma başlatıldığını söyledi. Kazada yaralanan öğrenciler şunlar:

Mustafa Çiftçi, Hüseyin Vardar, Merve Oral, Fatma Acar, Gülcan Doğan, Mürüvvet Doğan, Songül Acar, Derya Vardar, Aynur Altıntaş, Ramazan Süzük, Fatma Acar, Hakan Özkan, İlhan Kalabak, Mert Süzük, Yusuf Özkan, Fatih Çakır ve Tuğba Kurt.

Vatandaşlar: Kezban Doğan (69), Bayram Özkan (26), Ramazan Özkan (48), Mustafa Özkan (74), Ramazan Can (50) ve Hüseyin Özkan (75).

Demokrasi Kahramanı...

Cizre'de son yılların en ilginç 'demokratik hak arayışı' yapıldı. Eylemi yapan, 10 yaşındaki Mahmut Tuzan. Bakın nasıl bir eylem yaptı ve istediğine ulaştı. " Mesajlardan şarj bitti"

Cizreli ilköğretim 3. sınıf öğrencisi Mahmut Tuzan, sınıf başkanlığından alınınca demokrasi mücadelesi başlattı. İki günlük kampanyayla 'mücadeleyi' kazanan Tuzan başkanlığa geri döndü.

Cizre'de son yılların en ilginç 'demokratik hak arayışı' yapıldı. Eylemi yapan, 10 yaşındaki Mahmut Tuzan. Vali Kamil Acun İlköğretim Okulu'nun 3. sınıfında sınıf başkanı olan Mahmut, öğretmeni tarafından 'görevden' alınınca eğitim tarihinde görülmemiş bir 'sivil itaatsizlik' eylemi yaparak başkanlık görevini geri almayı başardı.
Öğretmeni, Mahmut'u "arkadaşlarını rahatsız ettiği, görevini kötüye kullandığı" gerekçeleriyle görevden aldı. Küçük Mahmut bunun üzerine, bir afiş hazırlayarak telefon ve SMS yoluyla kendisine destek kampanyası başlattı. Fotoğrafını ve okul müdürüyle yardımcısının telefon numaralarını afişlere koyup bu afişleri ev ve işyerlerinin camlarına, duvarlarına yapıştırdı.

Cizreliler Mahmut'un bu çağrısına hemen uyup, okul müdürüyle yardımcısının telefonlarını SMS yağmuruna tuttu.

MESAJLARDAN ŞARJ BİTTİ

Okulun müdür yardımcısı Yücel Turgut, kampanyayla ilgili şunları söylüyor: 'Öğrencimiz böyle bir duyuru başlattı. Afişlerde bizim telefon numaralarımızı da vermiş. Bu nedenle aşırı derecede mesaj yağdı bize, telefonlarımızın şarjı bitti.' Yücel Turgut, öğrencilerinin böyle bir kampanya başlatmasını 'okul içi demokrasinin gelişmesi ve öğrencilere demokrasi fikrini aşılaması açısından uygun bulduklarını belirtiyor.

Okul yönetimi kampanyanın büyümesi karşısında Mahmut'a sınıf başkanlığını iade etmek zorunda kaldı. Fakat Mahmut'a bir de şart koşmuşlar, bir daha arkadaşlarını rahatsız edecek bir harekette bulunmayacak. Mahmut'sa bu demokrasi mücadelesinden başarıyla çıkmaktan mutlu: "Ben haksız yere başkanlıktan alındım ve bu durumda başkanlığa dönmek için kampanya başlattım ve tekrar başkanlığa döndüm. Beni destekleyen herkese teşekkür ederim."

ABD'de 14 yaşındaki kız öğrenci, okulun tuvaletinde doğum yaptı. Gerisi korkunç...

ABD'nin Houston eyaletinde 14 yaşında bir kız öğrenci, okulun tuvaletinde doğum yaptı. Polis, kızın doğurduğu bebeği klozete koyup sifonu çekerek kurtulmaya çalıştığını, bu sırada bebeğin öldüğünü bildirdi. Houston'da 3 gün önce de yine 14 yaşında bir kız öğrenci okul gezisinden dönerken uçağın tuvaletinde ölü bir bebek doğurmuş ve bebeği uçakta bir çöp kutusuna atmıştı.

İstanbul Üniversitesi'nde dün polis ekipleri tarafından gözaltına alınan 26 öğrenciden 24'ü Sultanahmet'teki İstanbul Adliyesine getirildi.

24 öğrenciden 5'i tutuklanmaları istemiyle nöbetçi mahkeye sevk edilirken 19 kişi ise serbest bırakıldı. Adliyedeki öğrencilere destek olmak isteyen arkadaşları da İstanbul Adliyesine yürümek istedi. Grupa polis izin vermedi. Grubun ısrarı üzerine polis, gruptan dağılmasını istedi. Grup dağılmaması üzerine polis gruba müdahalede bulundu. Polisin müdahalesi ile grup ara sokaklara kaçıştı. Bu sırada bir polis memurunun yere düştüğü görüldü. Polis ile grup arasında bir süre koşuşturmaca yaşanırken gözaltına alınan olmadı.

İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde bazı öğrenciler terör örgütü Türkiye Halk Kurtuluş Partisi Cephesi'nin (THKP-C) kurucularından Mahir Çayan ile ilgili bir sinevizyon gösterisi yapmak istemiş ve sonrasında 26 kişi dün gözaltına alınmıştı.

İzmit'te, bir lisenin bahçesinde mermer kaideden sökülen Atatürk büstü, cadde üzerinde bulundu.

Edinilen bilgiye göre, Alemdar Caddesi'ne atılmış durumda Atatürk büstü bulunduğunu gören vatandaşlar polise haber verdi.
Caddede ve çevresinde inceleme başlatan polis, büstün Gazi Lisesi'nin bahçesindeki mermer kaideden söküldüğünü belirledi.
Polis, büstü tutan cıvatalar ile kaidede parmak izi incelemesi yaptı.
Soruşturma sürdürülüyor

Adana'da tarlalardan okula kazandırılan çocuklara ayakkabı ve giysi yardımı yapıldı.

Çukurova'da pamuk tarlalarındaki çadırların önünde son üç yıldır her akşam el fenerleri yanıyor. Ellerinde fener çadır çadır dolaşan proje uzmanları okullarını bırakıp tarlalarda çalışmak zorunda kalan çocukların eğitime kazandırılması için aileleri ikna ediyor. Yanan her fener çocukların geleceğini aydınlatıyor.

Karadeniz'de fındık, Çukurova'da patates ve mısır derken eğitimini yarım bırakan Ayşe, işte bu çadırlardan çıkıp sekizinci sınıfa başladı. Ayşe gibi çadırdan çıkıp okul sıralarına dönen 4 bin 628 çocuk işçi daha var.
MEB ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) işbirliğiyle 'Pamuk Kadar Beyaz Gelecek İçin' sloganıyla üç yıl önce başlatılan proje umut olmaya devam ediyor. İstanbul Terakki Vakfı Okulları öğrencileri de topladıkları 22 bin YTL ile Adana'da 300 akranının yüzünü güldürdü. Yardımın bir kısmı tarladan okullara dönen 300 öğrenciye çorap, önlük, ayakkabı, çanta ve kırtasiye malzemesi olarak geri döndü. Bugüne kadar yırtık lastik terliklerle okula gelen çocuklar, yeni giysilerini giydikten sonra eskilerini naylon poşetlere koyarak çadırlarına döndü.


'Köstebekler' işbaşında
Adana'da yaşanan mutluluk İstanbul'da yaşanıyordu. Terakki Vakfı Okulları da sonuçtan çok memnun. Aslında bu, onların ilk sosyal sorumluluk çalışmaları değil.
Adana'daki tarım işçisi çocukların eğitime ulaşmasına destek olma fikri dört yıldır okulda faaliyet gösteren 'Terakki Toplum Gönüllüleri Kulübü'nden çıktı. Onlar kendilerine 'Köstebek Kulübü' diyorlar. Bir köstebek gibi çabalayarak, her yerin altını üstüne getirerek ulaşılamayan, eksiklerin olduğu yerlere ulaşmak istiyorlar. Köstebek kulübündeki 27 öğrenci, öğretmenleri Bekir Özen ve Pınar Yıldız başlattıkları kampanyayı tüm okula yaydı. Kulübün rehber öğretmenlerinden Bekir Özen kampanya sürecini şöyle anlatıyor: "Projenin başındakilerle irtibat kurduk. Sınıf öğretmenlerine kampanya anlatıldı, onlar öğrencilere anlattı. Öğrenciler sloganlar üretti, afişler hazırladık. Bu afişlerde 'Elmanın tadı paylaştıkça güzel' 'Onlar çalışıyor, biz yiyoruz', 'Adana Karataş'taki mevsemlik işçileri eğitime kazandır' gibi sloganlar vardı. 25 Şubat-7 Mart arasında kampanyada 22 bin 85 YTL topladık. Önümüzdeki günlerde de giysi yardımında bulunacağız. Okulda kampanyanın panosunu yaptık. Herkes çok mutlu. Öğrenciler bir başkasına faydalı olmanın mutluluğunu yaşıyor."
MEB ve ILO'nun işbirliğiyle 2005'de başlatılan proje kapsamında mevsimlik tarım işçilerinin eğitime kazandırılması projesi kapsamında ekim ayının başından bu yana Adana'da 450 çocuk ailesi ikna edilerek okullarına kavuşturuldu. Bu yıl kurtarılan 450 çocuk Tuzla beldesi ve Tabaklar Köyü'ndeki yatılı ilköğretim okullarına yerleştirildi. Projenin Sosyal Destek Uzmanı Kazım İlkan Kertmen ile Remziye Kozan, her gün tarla kenarlarında kurulan derme çatma çadırları geziyor, aileleri ikna ederek, çocukları sağlıksız koşullardan ve tarladaki çileli yaşamdan kurtarmaya çalışıyor.


Proje uzatıldı
İki yıl süresi ve 352 bin 400 avro bütçesi olan proje 2007'den bu yana Adana'nın Karataş ilçesi Halk Eğitim Merkezi'ne devredildi. Çocukların, Çukurova 'da kaldıkları sürece tüm eğitim ihtiyaçları karşılanıyor. Ailesinin oluruyla yatılı imkân sağlanıyor. Gelen maddi yardımlarsa projenin bütçesine en büyük katkıyı sağlıyor.

Kayseri’de servis şoförlüğü yapan İ.Ş., 4 yaşındaki çocuğu, son servisten sonra baygın halde bırakıp uzaklaştı.

Oğlunun konuşamadığını gören annesi, giysilerindeki izleri görünce polise haber verdi. Hastaneye kaldırılan çocuğun tecavüze uğradığı belirlendi. Yapılan incelemede esrar içip, çocuğa tecavüz ettiği belirlenen şoför İ.Ş. tutuklandı. Olay veliler arasında da büyük paniğe neden oldu.