27 Ocak 2009 Salı

Üniversiteli Kız Amerika Güzeli Oldu...

ABD’nin Las Vegas kentinde önceki gün gerçekleşen ‘Miss America’ güzellik yarışmasının birincisi 22 yaşındaki üniversite öğrencisi Katie Stam oldu.

Tacını geçen senenin güzeli Kirsten Haglund'dan alırken, ağır bir grip geçirdiğini ve çok bitkin olduğunu söyleyen Stam, “Dün gece hiç uyumadım, kendimi bugün çok kötü ve çirkin hissediyordum. Birinci olduğuma inanamadım” diye konuştu. Indiana'da yaşayan Stam, ilaç alıp çıktığı yarışmadan, birincilik tacının yanı sıra 50 bin dolar (Yaklaşık 83 bin TL) kazanarak ayrıldı. 15 yaşından beri çeşitli güzellik yarışmalarına katıldığını söyleyen Katie Stam, haber spikeri olmak istediğini açıkladı. Yarışma yüzünden bir süredir okula gidemediğini söyleyen genç kız, bu yüzden bir an önce okula dönmeyi istediğini, eğitimine çok önem verdiğini de ekledi. Stam, Indiana'nın çıkardığı ilk Amerikan güzeli oldu. Daha önce 'Hoosier' takma adlı bu eyaletten hiç ABD güzeli çıkmamıştı.

Üniversite Öğrencisi Kemer Kurbanı...

Işık Üniversitesi Matematik Mühendisliği 3. sınıf öğrencisi Saruhan Kanbur, spor otomobiliyle Şile yolunda aşırı hız yapınca karşı yönden gelen araçlara çarptı.

Saruhan Kambur kaldırıldığı hastanede hayatını kaybederken gencin babası, "Kemer taktırmayı bir türlü başaramadık. Kemer taksaydı belki kurtulacaktı" diyerek ağladı. Şile'de bulunan Işık Üniversitesi Kampüsü'ndeki yurtta kalan Matematik Mühendisliği Yönetim Bilişim Sistemleri 3. sınıf öğrencisi Saruhan Kanbur, hafta sonunu evde geçirmek için Ataköy'e gitmek üzere saat 16.00 sıralarında yola çıktı. Kanbur, dönem başında aldığı Corvette Camaro marka spor otomobiliyle Şile-Çekmeköy yolunda aşırı hız yapınca bir anda otomobilinin hakimiyetini kaybetti.
AĞIR DARBELER ALDI Hızın da etkisiyle bariyerleri aşarak karşı şeride geçen Kanbur'un otomobili, önce askeri bir araca, ardından bir minibüse çarparak yolun kenarına savruldu. Olay yerine gelen itfaiye ve ambulans ekiplerinin ağır yaralı olarak araçtan çıkardığı genç, Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Kemer takmadığı için çarpmaların etkisiyle göğsüne aldığı darbelerle ciğerleri parçalanan Kambur önceki gün hayatını kaybetti. ÖLMEDEN 5 DAKİKA ÖNCE Ataköy 5. Kısım Camii'nde öğle namazını müteakip kılınan cenaze namazı öncesi taziyeleri kabul eden baba Hüsamettin Kanbur ile anne Neriman Kanbur'un güçlükle ayakta durdukları görüldü. İki araca çarpmasına rağmen Saruhan'ın vücudunda ciddi bir yara olmadığını söyleyen baba Kanbur, "Kemerini takmadığı için göğsüne aldığı darbelerle ciğerleri parçalanmış. O kadar söylememize rağmen maalesef Saruhan'a kemer taktırmayı başaramadık. Kemer taksaydı belki kurtulacaktı. Ölmeden 5 dakika önce annesiyle konuştu. Eve geliyorum dedi. Annesi de dikkatli kullanmasını söyledi. Yarım saat sonra kaza yaptığı haberini aldık" diye konuştu. Genç matematikçinin cenazesi, Zincirlikuyu Mezarlığı'nda defnedildi. ''Yeni yapılan yol hatalı''Daha önce de aynı okulda okuyan iki gencin Şile yolunda hayatını kaybettiğini belirten baba Hüsamettin Kanbur, "Yol yeni yapılmasına karşın mühendislik hataları var. Saruhan, hızı seviyordu. Otomobili sağlam, yere basan bir otomobildi. Yolda bir tümseğe çarptı ya da bir su birikintisine girdi herhalde" dedi.

Öğretim Görevlisi Dolandırıldı...

Kadir Has Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olan Abdulkadir Özçelik, Milli İstihbarat Teşkilatı'dan aradığını söyleyen kişi tarafından dolandırıldı.

Kadir Has Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olan Abdulkadir Özçelik, cep telefonundan kendisine ulaşan ve MİT'ten aradığını söyleyen kişiye 11 bin TL'lik kontör gönderdikten sonra dolandırıldığını anladı. Toplam 144 ayrı telefon numarasına 2 saat içinde 72 bin kontör gönderen öğretim görevlisi, savcılığa başvurarak dolandırıcı hakkında suç duyurusunda bulundu. Son dönemde artan kontör dolandırıcılığına, polisin tüm uyarılarına rağmen bir yenisi daha eklendi. Dolandırıcıların son kurbanı ise bir öğretim görevlisi oldu. İlginç olay şöyle gelişti: Kadir Has Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olarak çalışlan emekli astsubay Abdurrahman Özçelik'i özel numaradan bir kişi aradı. Arayan kişi, MİT Daire Başkanlığı'nda çalıştığını ve kredi kartından internette para transferi yapıldığının tespit edildiğini söyledi. Bu işlemin savcılık bilgisi dahilinde soruşturulduğunu da belirten şahıs, konuyla ilgili internet dolandırıcılarının takip edildiğini sözlerine ekledi. Gerekli işlemleri sürdürebilmek için vereceği telefon numaralarına kontör göndermesini isteyen dolandırıcı, bir gün sonra bu kontörlerin geri gönderileceğini anlattı. GSM operatörüne, kontör aldığı mağaza yetkililerine ya da herhangi bir kişiye bu işlemlerle ilgili bilgi vermemesini ve konuyu gizli tutmasını istedi. 144 CEP TELEFONU NUMARASINA KONTÖR GÖNDERDİ Fatih'te görev yaptığı üniversiteden çıkıp hemen Unkapanı'ndaki en yakın kontörcüye giden Özçelik, arayan kişinin verdiği telefon numaralarına teker teker kontör göndermeye başladı. 144 ayrı numaraya kredi kartı ile kontör gönderen Özçelik, 11 bin TL değerinde 72 bin kontörü yaklaşık 2 saat içinde kendisine verilen numaralara gönderdi. SON NUMARAYI ARAYINCA DOLANDIRILDIĞINI ANLADI Özçelik arayan kişinin verdiği 144 ayrı telefon numarasına kontör gönderdikten sonra durumdan şüphelendi. Son gönderdiği telefon numarasını arayıp da ulaşamayınca dolandırıldığını anlayan Özçelik savcılığa giderek şikayetçi oldu.

Eğitim Takvimine Ramazan Ayarı...

2009-2010 eğitim-öğretim yılının, ilk ve ortaöğretimde Ramazan Bayramı'ndan sonra belirlenecek bir tarihte başlayacağı bildirildi.

Hükümet Sözcüsü, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, 2009-2010 eğitim-öğretim yılının, ilk ve ortaöğretimde Ramazan Bayramı'ndan sonra belirlenecek bir tarihte başlayacağını bildirdi. Çiçek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, daha önce eğitim-öğretim yılının Eylül ayının ortasında başlamasının öngörüldüğünü hatırlattı. Ramazan Bayramı tatili nedeniyle bu tarihte değişikliğe gidildiğini ifade eden Çiçek, eğitim-öğretim başlangıcının Ramazan Bayramı sonrasındaki bir tarihe alınmasına karar verildiğini ifade etti. Geçmişte köy ve şehir okullarının ayrı tarihlerde açılırken, daha sonra bu uygulama ülke genelinde ortak bir tarih olarak belirleniyordu. Bu arada, Milli Eğitim Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın, bölgesel iklim şartları ve ekonomik faktörleri dikkate alarak, okulların il il farklı tarihlerde eğitim öğretime başlamaması ve bitmesi konusunda bir çalışma yapacağı öğrenildi.

Bilgisayar Geçleri Dünyaya Küstürüyor...

Küçük yaşta bilgisayarla tanışan çocuklar, yeterli önlem alınmazsa kısa zamanda bir 'bağımlı' haline dönüşüyor. Günde 30 dakika bilgisayar kullanmak çocuk için yeterli..

Son yıllarda, ailelerin çocuklarıyla ilgili duydukları endişelerin başında 'bilgisayar bağımlılığı' geliyor. Çünkü bu sorun gençlerin önce aile, sonra diğer sosyal ilişkilerini bozuyor. Bilgisayara bağımlı, fast-food tarzında beslenen, depresyona girmiş, iletişimi bozulmuş gençler, ailelerin psikiyatri uzmanlarına başvurmasına neden oluyor. International Hospital Psikiyatri Uzmanı Dr. Ali Ayas, gençleri yaşamdan koparan bilgisayar bağımlılığı, tedavisi ve konuyla ilgili önerilerini anlattı. * Çocukları ve gençleri bilgisayar bağımlılığından korumak için neler yapılabilir? Çocuklar bilgisayar başına çok küçük yaşlarda oturuyor. İlk başlarda eğlence için kullanılan bilgisayar, bir süre sonra çocukların sosyal alanlarda gelişimlerine zarar veriyor. Bunu engelleyebilmek için çocuğu, daha sosyal ilişkilerin yaşandığı grup oyunlarına ve spor faaliyetlerine yönlendirmek doğru olur. Diğer taraftan aile içi ilişkiler geliştirilmeye çalışılabilir. Aynı zamanda enerjisini harcayabileceği çalışmalar da bedensel gelişimi açısından faydalı olacaktır. * Çocukları, hangi yaşta bilgisayarla tanıştırmamız daha doğru? 5-7 yaş arasında tanışması uygun. Ancak günümüzde çocuklar üç yaşından itibaren bilgisayar ile tanışmaya başlıyor. Başlangıcı ne olursa olsun, çocuğun bilgisayar başında geçireceği zamanı 30 dakika ile sınırlamak gerekli. 7 yaşından sonra bu süre kademeli artırılabilir. * Peki kontrolü sağlamanın bir yolu var mı? Küçük yaşlarda denetimi sağlamak daha kolay olur. Yaş ilerleyince bazen aileler bilgisayarı kaldırmak, klavyeyi evden götürmek gibi davranışlar sergileyebiliyor. Ancak çocuğun bilgisayar üzerinde kontrolünü sağlamak için başlangıçtaki bu uygulamaların kaldırılarak, sorumluluk duygusunun geliştirilmesine fırsat tanınmalı. AİLEDE ÇATIŞMA OLABİLİR * Aileler çocuklarını bilgisayar bağımlığına karşı nasıl ikna etmeli? Hangi yöntemleri kullanmalı? Bilgisayar bağımlılarında sıkıntı, tepkilerde artma ve ders başarısında azalma görülebilir. Bu belirtiler görüldüğünde çocuk ile konuşarak, bu durumun ona zarar verdiğini anlatmak gerekir. Ancak ergenlik döneminde aile ile gencin arasında çatışmalar olduğundan, genç bu duruma tepkili yaklaşabilir. Bu durumda da sözünü dinleyebileceği bir büyüğü; dayı, teyze gibi ya da arkadaşları bu konuşmayı yaparak ona destek olabilirler. * Asosyal, odasından çıkmayan bağımlı çocuklara yaklaşım nasıl olmalı, bir hekim yardımına gereksinim duyuluyorsa genci bu konuda nasıl ikna etmeliyiz? Ailenin, gencin yakın bir arkadaşının desteğini de alarak bu soru ve sonuçları anlatması, kesin bir dille yardım alacağını söylemesi gerekiyor. İkna etmekte zorlanılırsa; en azından sadece bir görüşme yapılacağı, ondan sonrasındaki terapi sürecine kendisinin karar vereceği ifade edilebilir. Deneyimlerimiz göstermektedir ki, ilk motivasyon seansından sonra psikiyatri uzmanının çabalarıyla genç, kaygılarının yersiz olduğunu anlayıp genellikle terapiye devam kararını veriyor.

9 Yaşında Üniversite Okuyor...

9 yaşındaki dahi çocuk Ainan Cawley, periyodik tabloyu ve Pi sayısının 518 basamağını ezbere biliyor.

Singapur'da yaşayan İngiltere göçmeni bir ailenin oğlu olan Cawley, dünyanın en zeki çocuklarından biri olarak gösteriliyor. Küçük yaşına rağmen bilimin kimya, biyoloji ve fizik dallarıyla ilgilenen Cawley, 7 yaşındayken başarıyla tamamladığı yüksek öğrenim sınavlarından sonra şimdi de üniversitede kimya eğitimi alıyor.