19 Mart 2010 Cuma

Cennet'in Sırlı İntiharı...

Lise öğrencisi Cennet Yükselici (15) Haliç köprüsünden atlayarak intihar etti.

İstanbul Bağcılar'daki Alaattin Nilüfer Kadayıfçıoğlu Kız Teknik ve Meslek Lisesi öğrencisi Cennet Yükselici, Haliç Köprüsü'nden atlayarak intihar etti. Geçen Cumartesi doğum gününü kutlayan Cennet Yükselici, facebook sayfasında son olarak "Gün gelir gidersin elbet, zaten alıştı gönlüm uzaktan sevmeye, sen de git şimdi ardına bile bakmadan, eğer dönersen bil ki ben orda olmam. Çünkü yoruldum artık" diye yazdı. Turizm Sektörü Gıda Alanı Yiyecek ve İçecek Hizmetleri Otel İşletmeciliği Bölümü öğrencisi Cennet Yükselici bu sabah okula gitmek yerine Haliç Köprüsü'nün Eyüp ayağına geldi. Okul çantasını köprünün üzerine bırakan Cennet Yükselici, daha sonra, Haliç Köprüsü'nden geçenlerin gözleri önünde kendisini boşluğa bıraktı. Cennet Yükselici'nin atladığını gören bir kişi hemen suya girdi. Ancak suyun bulanık ve çamurlu olması yardım çabasına boşa çıkardı. Görgü tanıkları polise haber verdi.Olay yerine 112 Acil Servis'ten sağlık ekipleri ve deniz polisi sevk edildi. Deniz polisinden gelen iki ekip, önce su üzerinde tarama yaptı. Taramadan sonuç alınamayınca görgü tanıklarının verdiği bilgiler doğrultusunda suya giren iki dalgıç yaklaşık bir saat boyunca suda arama yaptı. Deniz polisinin çalışması yetersiz kalınca olay yerine Sahil Güvenlik Komutanlığı'na bağlı Kıyı Suları Arama Kurtarma Birliği'nden gelen bir ekip, dalgıç polislerle arama çalışmasına katıldı. Dalgıçların sudaki 2 saat süren çalışmasından da bir sonuç alınamadı.Cennet Yükselici, Facebook sayfasına yazdıkları arasında "Elden düşme sevgiler değil benim istediğim, ya kalbinin sahibi olayım ya da hiç bir şeyin. Kalbin benim değilse zaten anlamı yok hiç bir şeyin" de vardı.

Saldırganlar Adliyede...

Iğdır'da bayan öğretmenin kesici aletle yüzünü parçalayıp burnunu kıran saldırganlar adliyeye çıkarıldı.

Iğdır'da geçtiğimiz günlerde Atatürk Caddesi'nde ilköğretim öğretmeni P.O.'yu darp ederek yaralayan iki kişi güvenlik güçleri tarafından gözaltına alındı. Gözaltına alınan iki kişi Emniyet'teki sorgularının ardından güvenlik önlemleri altında Adliye'ye çıkartıldı. Zanlılar tarafından darp edilen öğretmen P.O. da aynı araçla adliyeye geldi. Zanlıların sorguları devam ediyor. Önceki gün Iğdır'da ilköğretim okulu öğretmeni P.O. sokak ortasında kimliği belirsiz iki kişinin saldırısına uğramış, bayan öğretmenin 'muşta' tabir edilen kesici alet ile önce yüzü parçalanmış, sonra da burnu kırılmıştı.

Rektör Kendini Asarak İntihar Etti...

Erzincan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap, kendini asarak yaşamına son verdi.

Büyükkasap'ın Eğitim Fakültesi Sosyal Tesisleri'ndeki lojmanındaki cesedi makam şoförü tarafından bulundu. Rektör'ün geçtiğimiz günlerde üniversitenin Yapı İşleri Daire Başkanlığı'na düzenlenen 100 milyon liralık ihale yolsuzluğu operasyonunu onur meselesi yapıp canına kıydığı ileri sürülüyor. Büyükkasap'ın intihar etmeden önce eşi, tıp okuyan oğlu ile lise öğrencisi kızına hitaben bir veda mektubu yazdığı anlaşıldı. Üniversitede yapılan ihale operasyonunu kast ederek, "Ben bunu hak etmedim. Siz de benim yüzümden bu yükün altında daha fazla kalmayın. Erzurum'daki evi Ankara'ya taşıyın, oraya yerleşin." notunu bıraktığı belirlendi. Evli ve iki çocuk babası olan profesörün evde yalnız olduğu, eşinin, Erzurum Bilkent Lisesi'nde okuyan oğluyla bu kentte ikamet ettiği öğrenildi. İntihar notunun ardından Büyükkasap'ın elektrik kablosu ile kendisini oturma odasının kapı koluna astığı belirtildi. Üniversitede bir süre önce yapılan yolsuzluk operasyonunda iki müteahhit ile Erzincan Üniversitesi Yapı İşleri Daire Başkanı, 'ihaleye fesat karıştırmak' iddiasıyla tutuklanmıştı. 7 şüpheli ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı. Büyükkasap'ın bu olaydan kendini sorumlu tuttuğu ve vicdan azabı çektiği ileri sürülüyor. Rektör'ün Kastamonu'nun Tosya ilçesindeki yakınları olayın şokunu yaşıyor. Kayınpederi İbrahim Kasım, damadının kendisine yansıyan bir sıkıntısının olmadığını söyledi. Amca Sadık Kebelioğlu ise yeğeninin ekonomik sıkıntısı veya borcunun olmadığının altını çizerek, "Üzerine iftira atılmışsa ona dayanamayıp intihar etmiş olabilir. Yeğenim lekeye dayanamaz." dedi. Erzincan Valisi Abdulkadir Demir, intiharda üniversiteye yapılan ihale usulsüzlüğü operasyonunun etkisinin olup olmadığı konusunda Cumhuriyet Başsavcılığı'nca gerekli açıklamanın yapılacağını bildirdi. YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan ise ellerinde Prof. Dr. Büyükkasap ile ilgili herhangi bir disiplin soruşturması bulunmadığını açıkladı. Cenazesi otopsi için Trabzon Adli Tıp Kurumu'na gönderilen Büyükkasap'ın Tosya'da defnedileceği açıklandı.

Yeni Katsayı Oranları...

Yükseköğretim Kurulu (YÖK), Danıştay'ın iki kez yürürlüğünü durdurduğu katsayılarla ilgili yeni bir karar aldı.

Dün toplanan YÖK Genel Kurulu, 10 puanlık katsayı farkını 15 puana çıkardı. Lisedeki alanına göre bir fakülte tercih eden öğrencinin Ağırlıklı Ortaöğretim Başarı Puanı 0,15 ile, alanı dışında tercih yapan öğrencinin puanı ise 0,12 ile çarpılacak. Böylece, bir meslek lisesi öğrencisi ile genel lise öğrencisi arasında 8 ile 15 puan arasında fark olacak. Bu fark sınavda 10-12 soru ile aşılabilecek. 10 yıldır öğrencileri mağdur eden eski katsayılar (0,3-0,8) 50 puana kadar fark oluşturuyordu.
Bir önceki katsayı oranı alan içinde 0,15, alan dışında 0,13 idi. Bu katsayı öğrenciler arasında 10 puanlık (7-8 soruluk) bir fark oluşturuyordu. YÖK'ten yapılan açıklamada, "Sonuçta alan dışı tercihlerde aynı soruları cevaplayan adayların yerleştirme puanlarında 3 ila 15 puanlık bir fark değil, asıl öğrenci kitlesinin yoğunlaştığı aralıkta aşılması oldukça zor olan 8 ila 15 puanlık fark ortaya çıkacaktır." denildi. 'Yargı kararlarının gerekçeleri esas alınarak' karar verildiği belirtilirken, sınavda bir puanlık farkın bile binlerce öğrencinin sıralamasını değiştirdiği hatırlatıldı. "Bölüm kontenjanlarının ortalama 40-100 arasında olduğu düşünüldüğünde, yerleştirme puanında meydana gelen 15 puanlık bir fark çok ciddi bir farklılık doğurmaktadır." denilen açıklamada, 15 puanlık farkın 2009 yılı için yerleştirme sırasını SAY-2 puan türünde 17 bin 381 ile 70 bin 694 arasında değiştirdiği ifade edildi. 15 puan, SÖZ-2 puan türünde 4 bin 994 ile 85 bin 64 arasında, EA-2 puan türünde ise 15 bin 907 ile 122 bin 241 arasında sıralamayı değiştiriyor. İstanbul Barosu'nun açtığı davalar üzerine Danıştay önce YÖK'ün 'eşit katsayı'sını, daha sonra 2-10 puanlık fark getiren 0,13-0,15'lik katsayıları durdurmuştu. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, YÖK'ün itirazını 14'e karşı 15 oyla reddetmişti. 10 puanlık katsayı farkını 'sembolik' bulan Kurul, farkın açılmasını istemişti. İstanbul Barosu Başkanlığı, ilk önce Yükseköğretim Genel Kurulu'nun yükseköğretime girişte farklı katsayı puanı uygulamasını kaldıran 21 Temmuz 2009 tarihli kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle dava açmıştı. Danıştay 8. Dairesi, YÖK'ün eşit katsayı kararının yürütmesini oy birliğiyle durdurmuştu. Bunun üzerine YÖK, 17 Aralık 2009'da 'farklı katsayı' uygulanması kararı almış ve puanlar hesaplanırken adayların kendi alanıyla ilgili program tercihinde Ağırlıklı Ortaöğretim Başarı Puanları'nın 0,15, alan dışı tercihte 0,13 ile çarpılmasını kararlaştırmıştı. YÖK'ün üniversiteye girişte öğrenciler arasındaki katsayı adaletsizliğini gideren kararı aleyhine dava açan İstanbul Barosu, yeni katsayı düzenlemesini de şikayet etmişti.
29 Aralık'ta herhangi bir açıklama yapmadan dava dilekçesini mahkemeye ulaştıran Baro, YÖK kararını yeterli bulmayarak iptalini istemişti. Danıştay 8. Dairesi, 8 Şubat 2010'da YÖK'ün üniversiteye girişte farklı katsayı uygulanmasına ilişkin 17 Aralık tarihli kararının yürütmesini de oy birliğiyle durdurmuştu. Daire, yürütmeyi durdurma kararına ilişkin gerekçesinde, "alan içi tercihlerde 0,8, alan dışı tercihlerde 0,3 katsayısının esas alınacağına ilişkin düzenlemenin değiştirilerek alan içi 0,15, alan dışı 0,13 katsayı farkına dönüştürülmesine ilişkin dava konusu kararın hukuken geçerli bir sebebe dayanmadığı sonucuna ulaşıldığını" belirtmişti.
Liseyi yurtdışında tamamlayan öğrencileri sevindiren karar geri çekildi Liseyi yurtdışında okuyan Türk öğrencilerin üniversiteye daha kolay bir prosedürle giriş hakkı kalktı. Yükseköğretim Kurulu (YÖK), lisenin tamamını dışarda okuyan Türk öğrencilerin, yabancılar gibi Türkiye'deki üniversitelere girebilmesine yönelik kararından geri adım attı. YÖK, kaldırdıkları düzenlemenin doğru olduğuna dikkat çekerken, 'kamuoyunda konunun 'sınavsız üniversite' şeklinde yanlış anlaşılmalara neden olduğu ve yapılan bazı açıklamaların Türkiye'de ortaöğretimini tamamlayan adaylar üzerinde olumsuz etki yaparak motivasyonlarını bozabileceği' gerekçesiyle uygulamadan vazgeçtiklerini açıkladı. Kurul'un 'geri adımı' sonrasında mesela liseyi yurtdışında okuyan bir büyükelçi çocuğu, hiç görmediği müfredatın detaylı sorularına muhatap olarak üniversite sınavlarında başarılı olmaya çalışacak. Türk öğrenciler eskiden olduğu gibi kontenjanı son derece sınırlı ve talep edilmeyen bölümlerden oluşan Yurtdışında Çalışanların Çocukları İçin Yükseköğretime Giriş Sınavı ile üniversiteye girme şansı arayacak. Kaldırılan sistemde liseyi yurtdışında okuyan Türk öğrenciler yabancı öğrenciler gibi; uluslararası sınavlar, kendi ülkelerinin sınavları, Türk üniversitelerinin yapacağı sınavlar veya Türk üniversitelerinin belirleyip YÖK'ün uygun bulacağı kurallara göre ve üniversitelerin belirleyeceği kontenjanlar dahilinde Türk üniversitelerine alınacaktı. Yani iddiaların aksine 'sınavsız üniversite' söz konusu değildi.

En Büyük Fark Eşit Ağırlıkta

YÖK’ün yeni katsayı oranlarıyla ortaya çıkan 9 soruluk fark, sıralamalarda 122 bin öğrenciyi etkileyecek.

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Danıştay'ın iki kez belirlenen katsayı oranlarını iptal etmesinin ardından, yeni katsayıları açıkladı. 0.12- 0.15 olarak belirlenen yeni katsayılara göre, alan içi ile alan dışı tercih yapan adaylar arasında 15 puanlık fark oluştu. Adaylar bu farkı Fen, Matematik, Türkçe-Sosyal alanlarına göre 9-12 soru fazla yaparak kapatılabilecek. En Büyük Fark Eşit Ağırlıkta Ancak bu 15 puana denk gelen katsayı farkı, 1.5 milyon öğrencinin girdiği sınavda 2009 yılı yerleştirme sırasına göre SAY-2 puan türünde 17 bin 381 ile 70 bin 694 arasında, SÖZ-2'de 4 bin 994 ile 85 bin 64 arasında, EA-2'de ise 15 bin 907 ile 122 bin 241 kişi arasında değişiklik yaratacak. 'Hukuku Arkadan Dolaşıyorlar' Yeni katsayı farkını açıklamasının ardından gözler, YÖK'ün aldığı kararların hepsine itiraz eden İstanbul Barosu'na çevrildi. İstanbul Barosu Başkanı Muammer Aydın, YÖK'ü yeniden hukuku arkadan dolanmaya çalışmakla suçlarken, kararda hukuka aykırılık olduğunu tespit ederlerse yine itiraz edeceklerini belirtti. Aydın, “Bu yeni katsayı oranı da Danıştay'ın bir önceki yürütmeyi durdurma kararı ile çatışmakta. Yani YÖK, 'Dediğim dedik, çaldığım düdük' ile kararlar almaya devam ediyor. Bunu yaparken de, 'öğrenciyi mağdur eder miyim' endişesini hiç yaşamıyor. Biz şu an YÖK'ün 0.12 - 0.15'lik katsayı kararını inceliyoruz. Eğer oranın hukuka aykırılığını tespit edersek, Danıştay'a itiraz edeceğiz” dedi. Eskiden imkansızdı şimdi çalışan yapar YGS'ye günler kala meslek lisesi öğrencileri, bir yandan eskiden yaklaşık 35 soru çözmelerine neden olan farkın, 9 soruya inmesinden mutlu olurken, bir yandan da tam eşitlik sağlanamamasından rahatsız. Halkalı İMKB Kız Teknik ve Meslek Lisesi 4. sınıf öğrencisi Burcu Güldağı, “Fazladan çözmemiz gereken 9 soruyu yapabilmem mümkün değil. Çünkü sürekli değişen sistem nedeniyle sınava olması iyi hazırlanamadım. Ama sistemli bir biçimde bu sınava çalışan arakadaşlarımın 9 soruluk farkı yapabileceklerine inanıyorum. Eskiden başarılması mümkün olmayan bir fark varken, en azından artık çok iyi çalışanların başarabileceği bir fark var” dedi. Başaracağım ama gelecek belirsiz... Tuncay Azaphan Anadolu İletişim Meslek Lisesi son sınıf öğrencisi Büşra Yılmaz “YÖK'ün öne sürdüğü katsayı makasına göre alanlar için değişen 9-12 soruluk fark benim gibi düzenli çalışan bir öğrencinin aşamayacağı bir fark değil. Geçen sene ki 35 soruluk farkla karşılaştırıldığında sevindirici bir durum. Ama yine de önümüzü göremiyoruz. Bu karar da Danıştay'dan döner mi, bilmiyoruz. Ama bu değişiklikler motivasyonumuzu çok düşürüyor” diye konuştu. YGS İçin Endişe Etmeyin! Eğitim ve hukuk uzmanları öğrencilerin 11 Nisan'da yapılacak Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) sınavı için endişe etmemeleri gerektiğini vurguladı. Eğitimciler, en kötüsünü düşünüp, YÖK'ün aldığı bu kararın Danıştay tarafından iptal edildiğini varsaysak bile katsayı oranlarının hesaplamada etkili olduğunu belirttiler. Bu nedenle uzmanlar öğrencilerin aynı motivasyonla sınava çalışmaya devam etmeleri gerektiğini söylediler.(Star)

1 Puanlık Fark Binlerce Sıra Değiştiriyor

Yüksek Öğretim Kurulu katsayı farkının daha fazla açılmasının ciddi sorunlar doğurabileceğini ve kontenjanların boş kalmasına sebep olacağını belirtti.


Danıştay'ın daha önceki katsayı kararlarına geçit vermemesi üzerine katsayı farkını 15 puana çıkaran Yükseköğretim Kurulu (YÖK), yeni düzenlemesinin gerekçesini açıkladı. YÖK, 0,12 ve 0,15 olarak belirlenen son katsayıları, 'farklı alana yönelmek isteyen öğrencilerin geleceğini belirleme hakkını kullanmalarını imkansızlaştıran değil, yargı kararları doğrultusunda oldukça zorlaştırıcı etki yapan bir oran' olarak nitelendirdi. Söz konusu oranın, yeni sistemin bütünlüğünü bozmayacak ölçme ve değerlendirme ilkelerine uygun maksimum oran olduğunu belirtti. Sınavda 1 puanlık farkın bile binlerce öğrencinin sıralamasını değiştirdiğine dikkat çeken Kurul, katsayı farkının daha fazla açılmasının ise ciddi sorunlar oluşturacağını ve kontenjanların boş kalmasına sebep olacağını vurguladı.
Üniversite sınavında alanı içinde bir bölüm seçenlerin Ağırlıklı Ortaöğretim Başarı Puanı'nın (AOBP) 0,15, alanı dışında tercih edenlerin ise 0,12 katsayı ile çarpılması kararı alan YÖK, gerekçesinde, getirilen 0,03 puanlık katsayı farkı ile AOBP'si en düşük olan öğrenciler arasında alan farkından dolayı 3 puan, AOBP'si en yüksek olan öğrenciler arasında ise alan farkından dolayı 15 puanlık bir fark doğduğuna dikkat çekti. Yığılmanın AOBP'si 70-100 arasında olan öğrencilerde olduğunu vurgulayarak, uygulamada bu farkın 8-15 puan aralığında olacağını kaydetti. Gerekçede, artırılan katsayı farkının öğrenciler arasında büyük puan farkına yol açacağı şöyle açıklandı: "Bölüm kontenjanlarının ortalama 40-100 arasında olduğu düşünüldüğünde, yerleştirme puanında meydana gelen 15 puan, çok ciddi bir farklılık doğurmaktadır. 15 puanlık farkın, 2009 için yerleştirme sırasını SAY-2 puan türünde 17 bin 381 ile 70 bin 694 arasında (Bu puan türünde lisans programlarına yerleşen tüm öğrencilerin sayısı 121 bin 815), SÖZ-2'de 4 bin 994 ile 85 bin 64 arasında (Bu puan türünde lisans programlarına yerleşen tüm öğrencilerin sayısı 36 bin 689), EA-2'de 15 bin 907 ile 122 bin 241 arasında (Bu puan türünde lisans programlarına yerleşen tüm öğrencilerin sayısı 91 bin 978) değiştiği görülmektedir." YÖK, meslek liseleri ile Anadolu öğretmen liselerinin kendi alanlarındaki programları tercih ederken alacakları ek puanı da 30 puana yükseltti. Öğretmenlik liselerinin eğitim fakültelerine, imam-hatiplerin ilahiyata, motor bölümü öğrencisinin ise motor öğretmenliğine giderken AOBP'si 0,15 katsayıya ilave olarak 0,06 ile çarpılacak. Yasa gereği uygulanan bu sistemle meslek liseleri ve öğretmen liselerine ortaöğretim başarı puanına bağlı olarak 6-30 ilave puan verilecek. (Zaman)

KPSS'de Nasıl Başarılı Olunur?

Devlet garantisi altında çalışmak isteyenler için aşılması gereken sınav: KPSS. KPSS nasıl bir sınavdır ve başarılı olmak için neler yapılmalı?
Ekonomik kriz özel sektörü istihdam daraltmaya iterken, devlet garantisi altında çalışmanın cazibesi yükseliyor. Ancak bu yolda da aşılması gereken bir sınav var: KPSS. Peki KPSS nasıl bir sınav, başarılı olmak için neler yapılmalı? Murat Eğitim Kurumları KPSS Türkiye Genel Koordinatörü Levent Karaylı yanıtladı. Dünyada ve Türkiye'de yaşanan ekonomik krizlerle beraber üretimin azalması, özel kurumların tedbirler ve çözümler geliştirmelerine neden oluyor. Bu tedbirlerin başında da istihdamı azaltma arayışları geliyor. Sık yaşanan bu dalgalanmalar ise herhangi bir devlet kurumunda resmi olarak çalışma ve devlet garantisi altında olmanın cazibesini artırıyor. Bir devlet kurumunda görev almak için de temel şart Kamu Personeli Seçme Sınavı'na (KPSS) katılmak ve başarılı olmak. Bu sınavın aynı eğitim düzeyindeki herkese, aynı koşullarda uygulanması, adayların da yoğun ilgi göstermesine neden oluyor. Çünkü arzulanan kadrolar her adaya eşit uzaklıkta. Yapılacak tek şey KPSS'de başarılı olmakBu durumun farkında olan adaylar, artık ÖSS'de olduğu gibi, KPSS için de hazırlıklara sınav tarihinden çok önce başlıyor. KPSS'de başarılı olabilmek amacıyla şartları uygun olanlar kurslara katılıyor, bu olanağı bulamayanlar ise farklı kurumların yayınladıkları basılı kaynaklarla sınava hazırlanıyor. KPSS bu yıl lisans mezunları için 10-11 Temmuz'da, lise ve ön lisans mezunları için 26 Eylül'de yapılacak. KPSS nasıl bir sınav, başarılı olmak için neler yapılmalı? Biz sorduk; Murat Eğitim Kurumları KPSS Türkiye Genel Koordinatörü Levent Karaylı cevapladı: KPSS nedir? Devlet kurumlarına atanacak tüm personel bu sınavla belirleniyor. Sınav her yıl ÖSYM tarafından yapılıyor. Tüm eğitim kademeleri için ayrı bir sınav mı yapılıyor? KPSS-Lisans, KPSS-Lise/Önlisans olmak üzere iki sınav bulunuyor. KPSS-Lisans'a dört ve daha fazla yıllık yükseköğretim programlarından mezun olanlar ile mezun olabilecek durumda olan adaylar giriyor. KPSS-Lise/Önlisans'a ise lise ve önlisanstan mezun ve mezun olabilecek durumdaki adaylar katılıyor. İlköğretim mezunları katılamıyor KPSS-A ve KPSS-B kadrolar neler? KPSS-A Grubu kadrolar, kamu kurum ve kuruluşlarına ait müfettiş, müfettiş yardımcılığı, uzman, uzman yardımcılığı, denetmen, denetmen yardımcılığı, Dışişleri Bakanlığı aday meslek memurluğu, kaymakam adaylığı gibi kadrolar. Ayrıca öğretmen adayları da bu kadrolarda kabul ediliyor. A Grubu kadrolar için her yıl KPSS düzenleniyor. KPSS-B Grubu kadrolar, 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin ekli listelerinde yer alan, genel ve katma bütçeli kurumlarla bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar, kanunlarla kurulan fonlar ve kefalet sandıkları, il özel idareleri ve belediyeler ve bunların kurdukları birlikler ile bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarında ilk defa kamu hizmeti ve görevlerine atama yapılacak kadro ve görevlere atanacaklar için. Başka bir deyişle, B grubu kadrolar, A grubu kadrolar dışında atanacak personel için. B grubu kadrolar için iki yılda bir KPSS düzenleniyor. İlköğretim mezunları sınava girebilir mi? İlköğretim mezunları KPSS'ye katılamaz. A grubu kadrolar için dört yıllık üniversite/fakülte mezunları, B grubu kadrolar için ise dört yıllık üniversite/fakülte mezunları, ortaöğretim ve önlisans mezunları KPSS'ye katılabilir. KPSS-A grubu kadrolarda yaş sınırı var mı? Genel olarak kurum/kuruluşlar yaş sınırlamalarını kendi yönetmelik ve tüzüklerine göre belirliyor. Kadrolar ne zaman açıklanıyor? KPSS'ye katılan adaylar, elde ettikleri puanları iki yıl boyunca kullanabiliyor. Kamu kurum ve kuruluşları gerek duyduğunda basın ve internet yoluyla ne zaman ve ne kadar personel almak istediğini ilan eder. Bu personel alımlarının kesin, belirli tarihleri yok. Yabancı dil testini tüm adayların çözmesi gerekiyor mu? Tüm adayların çözmesi gerekmiyor. Ancak yabancı dilin etkilediği puan türlerinin sonuçlarının adaylara gelebilmesi için, doğru/yanlış olması önemli olmadan en az bir soruya yanıt vermiş olmaları gerekir. Bu durum tüm dersler için geçerli. Ayrıca bazı kurumlar kendi sınav şartlarında yabancı dilden belirli soru sayısının (Örneğin 60 yabancı dil sorusundan 42'sinin doğru yanıtlanması gibi) doğru yanıtlanmasını da isteyebilir. Akademik kariyer yolunda ALES var Yükseköğretim kurumlarında öğretim görevlisi, okutman, araştırma görevlisi, uzman, çevirici ve eğitim öğretim planlamacısı kadrolarına atamalarda, lisansüstü eğitime girişte ve yurtdışına lisansüstü eğitim için gönderilecek adayların seçiminde ALES (Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı) puanları kullanılıyor. ALES'e bir lisans programından mezun olabilecek durumda bulunanlar, lisans programını bitirenler ile denklik belgesi almış olmak kaydıyla yurtdışında lisans eğitimi almış olanlar başvurabiliyor. Yılda iki kez ilkbahar ve sonbahar döneminde yapılan sınavda, sayısal ve sözel bölümden oluşan test uygulanıyor. Sınavda toplam 160 soru için 180 dakika veriliyor. Sayısal bölüm, sayısal ve mantıksal akıl yürütme, sözel bölüm ise sözel akıl yürütme becerilerini ölçmeye yönelik sorulardan oluşuyor. 70 puan barajı Yükseköğretim kurumlarında öğretim görevlisi, okutman, araştırma görevlisi, uzman, çevirici ve eğitim öğretim planlamacısı kadrolarına açıktan veya öğretim elemanı dışındaki kadrolardan naklen atanabilmek için alanındaki puan türünde yüz üzerinden 70 puan alan adaylar başarılı sayılıyor. Yükseköğretim kurumlarının lisansüstü eğitim programlarına başvuracak adayların, ilgili puan türünde (sayısal, sözel veya eşit ağırlık) en az 55 (lisans diplomasıyla doktora veya sanat yeterlilik programına başvuracaklar için en az 70) puan almaları gerekiyor. Her iki durumda da alınan ALES puanları doğrudan atama veya lisansüstü eğitime başlama hakkı tanımıyor. ALES'ten yeterli puan alan adaylar, yalnızca ilgili sınavlara katılma hakkı kazanıyor. Ayrıca, güzel sanatlar fakülteleri ile konservatuvarlara alınacak yüksek lisans, sanatta yeterlik ve doktora öğrencilerinden ALES'e girme koşulu aranmıyor. Atamalar nasıl yapılıyor? Yerleştirmede ne esas alınıyor? A grubu atamalar için, ilgili kurum ve kuruluşlar belirli KPSS puanlarına göre, kendileri de bir sınav ve devamında mülakat düzenleyip, başarılı olanların atamalarını gerçekleştirir. Örneğin İçişleri Bakanlığı, kaymakam alımları için, KPSSP 37 puan türünü baz alarak ilan verir. Bakanlık bu puan türünden belli bir puan üstünde alanlara (örneğin 85 ve üzeri gibi...) sınav düzenlediğini duyurur. Belirtilen tarihlerde şartları uyan adaylar başvurularını yapar. Bakanlığın ÖSYM ile yaptığı sınavdan başarılı olan adaylar, mülakat sınavına davet edilir. Mülakat sınavında da başarılı olanların atamaları yapılır. Bu işleyiş tüm A grubu kadrolar için aynıdır. B grubu kadrolar için de belirtilen yıllarda elde edilen KPSS puanı iki yıl boyunca kullanılır. Açılan kadrolar için adaylar, tercih yoluyla başvurularını yapar. İlgili kadrolar için yapılan başvurulardan en yüksek puandan itibaren atamalar doğrudan yapılır. Herhangi bir başka sınav ya da mülakat gerçekleştirilmez. Düşük puanlı adaylar da yerleşebiliyor mu? A Grubu kadrolarda düşük puanlı adayların yerleşme olanağı kesinlikle yok. Çünkü kurum/kuruluş kendi düzenleyeceği sınava KPSS'de belli bir puanın üstünde alan adayları çağırır. Bu nedenle düşük puan alanlar bu sınava katılamayacağı için atamalarının da olması mümkün değil. B Grubu kadrolarda düşük puanlı bir adayın ataması olabilir. Çünkü açıklanan kadrolar için şartları uyan her aday KPSS puanının ne olduğu önemli olmaksızın başvuruda bulunabilir. Bu nedenle ilgili kadro için yapılan başvurulardaki en yüksek puandan atama yapılır. Bu atama bir kadro için 98 gibi yüksek bir puan olurken, başka bir kadro için 62 gibi daha düşük bir puan olabilir. Mezuniyete göre test KPSS'de mezun olunan alana göre yapılması gereken çeşitli testler bulunuyor. Sınavda, genel yetenek, genel kültür, yabancı dil, eğitim bilimleri, hukuk, iktisat, işletme, maliye, muhasebe, çalışma ekonomisi ve endüstri ilişkileri, ekonometri, istatistik, kamu yönetimi ve uluslararası ilişkiler testleri yer alıyor. (Milliyet)