23 Şubat 2011 Çarşamba

Öğrencileri YGS Telaşı Sardı

Öğrencileri YGS Telaşı Sardı

Müfredat Hazirana kadar yayıldığı için Mart ayında yapılacak YGS'de öğrenciler, henüz eğitim görmedikleri konulardan sınava girecekler.

Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) için geri sayım başladı. Bu yıl 1 milyon 692 bin öğrencinin başvurduğu YGS, 27 Mart Pazar günü yapılacak. Geçen yıl 1 milyon 451 adayın başvurduğu sınavda bu sene rakam 200 bin arttı. Başvuru sayısının artmasıyla rekabetin de artacağını söyleyen eğitimciler bir adım öne geçmenin sırrının konu eksiği bırakmamaktan geçtiğini belirtti. Geçen yılki YGS'de, müfredat bitmeden adayların tüm konulardan sorumlu tutulduğunu hatırlatan uzmanlar, geçen sene bu nedenle soru kaybeden öğrencileri bu yıl aynı yanlışa düşmemeleri konusunda uyardı.

SORU KAYBETMEMENİN YOLU

Haziranda kapanacak okullarda müfredatın da o tarih periyoduna göre hazırlandığını söyleyen eğitimciler �Lise sonda daha işlemediği konudan soruyla karşılaşan öğrenciler için de yanlış yapmak kaçınılmaz oldu. Biz bu sene de öğrencilerin aynı nedenden dolayı soru kaybetmelerini istemediğimiz için onları uyarıyoruz ve eksik konu bırakmamaları gerektiğini hatırlatıyoruz� dedi.

YERLEŞTİRME PUANI DÜŞÜYOR

Adaylara dershanede ya da kendi başlarında ders çalıştıkları sırada lise son sınıfın ileriki konularına da bakmalarını öneren uzmanlar şu uyarılarda bulundu: Öğrencilerin YGS'ye son iki hafta kala okula da gitmedikleri düşünülürse, konu eksiklerini okul aracılığıyla gidermeleri iyiden iyiye zorlaşıyor ve bu noktada tek kurtarıcı dershaneler haline geliyor. YGS'nin yerleştirme puanına katkısı yüzde 40. Bunun asla unutulmaması gerekiyor. Konu eksiği bırakmak YGS ve dolayısıyla üniversite yerleşme puanı başarısını düşürüyor.

ÖĞRENCİLER OKULDAN UZAKLAŞIYOR

YGS telaşında öğrencilerin okulu bırakıp dershaneye yönelmesinin, öğrenmenin merkezi okul olmalı anlayışı güden Milli Eğitim Bakanlığı ile ters düştüğünü söyleyen uzmanlar �Öğrencilerin okuldan uzaklaşmaması, eğitimin merkezinin okul olması amaçlanıyor. Ama bu yeni sınav sistemi bu amacı hayata geçirmek için engel teşkil ediyor. Konu eksiklerini takvim problemi nedeniyle okuldan giderme fırsatı yakalayamayan öğrenciler dershaneye bağımlı hale geliyor. Dershanelere gitme şansı olmayan öğrenciler ise eğitim eşitsizlik sorunu yaşıyor� uyarısı yaptı. (Star)

Boyalı Saldırı Rektörü Hastanelik Etti

Boyalı Saldırı Rektörü Hastanelik Etti

Kosova'da kürsüde konuşma yaptığı esnada üzerine kırmızı boya dökülen rektör tedavi görmeye başladı.

Geçen salı günü Priştine Üniversitesi'nin 41'inci kuruluş yıldönümünde konuştuğu sırada protestocu 2 öğrencinin kırmızı boyalı saldırısına hedef olan Priştine Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Muje Rugova'ya pazar günü geçirdiği rahatsızlık nedeni ile başvurduğu üniversite hastanesinde deri iltihabı teşhisi konuldu. Boyada 13 farklı kimyasal madde bulunduğunu belirten doktorlar, rektörün görme sıkıntıları da yaşadığını belirtti. Tedavisi için yurtdışındaki hastaneler önerilen Rektör Prof.Dr. Muje Rugova, Almanya'ya gitti.

Okula Yetişmeye Çalışırken Canından Oldu

Okula Yetişmeye Çalışırken Canından Oldu

Okula geç kaldığı için bisikletiyle kapanan bariyerin arasından geçen 10 yaşındaki Selçuk Karakış trenin altında kalarak can verdi

Aydın'ın Nazilli ilçesindeki Merkez Zafer İlköğretim Okulu 4-A sınıfı öğrencisi 10 yaşındaki Karakış, her gün olduğu gibi dün sabah da evlerine 2 kilometre mesafedeki okula gitmek üzere bisikletiyle Yenimahalle'deki evlerinden ayrıldı. Saat 8.20'de, kontrollü hemzemin geçidin yanındaki bisiklet tamircisine uğrayan Karakış, bisikletine bir kilit aldı. Ardından okula geç kaldığı için aceleyle tamirciden çıkan Karakış, tren geldiği için bariyerler inmeye başlamasına rağmen, bir metrelik açık kısımdan karşıya geçmeye çalıştı. Ancak bu sırada makinist Adem Kocakaya yönetimindeki Söke Nazilli seferini yapan trenin altında kaldı. Yaklaşık 60 metre sürüklenen küçük çocuk can verirken, geriye parçalanmış çantasından dışarıya fırlayan kitap, defter ve diğer eşyaları kaldı. İki çocuklarından birini yitiren İbrahim ve Senem Karakış çifti, acı haberi duyunca sinir krizleri geçirdi.

UYARIYI DİNLEMEDİ

Korkunç kazaya tanık olan bisiklet tamircisi Nurettin Deyim ifadesinde, "Bana gelip 2 buçuk liralık bir kilit aldı ve 1 buçuk lirasını ödedi. Kalanı okul dönüşü vereceğini söyledi. Bariyerler kapanmaya başlayınca 'Amca, okula geç kalıyorum, tren gelmeden geçeyim' diyerek, uyarılarıma aldırmadan kapalı bariyerin kenarında bulunan 1 metrelik boşluktan geçti ama trenin altında kaldı" dedi. Selçuk Karakış'ın öğretmenleri ve okul arkadaşları da yasa boğuldu.

Özel Okullara Yeni Müfredat

Özel Okullara Yeni Müfredat

MEB kolejlerin, "Müfredat elimizi kolumuzu bağlıyor. Devlet okullarından farkımız kalmadı" yakınmalarını dikkate aldı.

Yaşar Özay / Sabah

Özel okul yöneticilerinin Milli Eğitim Bakanlığı müfredatına konular eklemek, zorunlu ve seçmeli derslerin sayılarının düzenlenmesi için yaptıkları başvuru bakanlık tarafından gündeme alındı

Milli Eğitim Bakanlığı; kolejlerin, "Müfredat elimizi kolumuzu bağlıyor. Devlet okullarından farkımız kalmadı" yakınmalarını dikkate aldı. Talim Terbiye Kurulu, kolejlerin zorunlu ve seçmeli ders sayılarını ve fen derslerinde okutmak istedikleri konuları içeren dosyaları incelemeye aldı. Özel Öğretim Genel Müdürü Mehmet Küçük, kolejlerde okutulan sosyal bilgiler ve Türkçe derslerinde değişiklik yapmanın mümkün olmadığını ancak fizik, kimya , matematik, geometri ve biyoloji ders müfredatında değişiklik yapmanın mümkün olduğunu söyledi.

'BAŞARI ARTACAK'

Özel Okullar Birliği Derneği Başkanı Cem Gülan, yıllardan beri dile getirdikleri konunun gündeme alınmasının özel okulların başarılarını artıracağını belirterek, "Biz dünya ile yarışmak istiyoruz. PISA (Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı) sınavlarında başarısız olmamızın altında öğrencilerimizin görmediği konuların bulunması yatıyor. Ayrıca okullarımızdan mezun olan öğrencilerimizin büyük bir kısmı yurtdışında eğitim görüyor. Bazı konuları bizde görmedikleri için okudukları üniversitede zorlanıyorlar" açıklamasını yaptı. Zorunlu ve seçmeli ders konusunda okullarının zorluklarla karşılaştığını ifade eden Gülan, "Halen özel okulların payı yüzde ikilerde. Bu oranı yüzde 10'a çıkarırsak en az 100 bin öğretmene iş sahası açmış oluruz. Bakanlığın öğretmen alımında yaşadığı sıkıntı sona erer. Özel okulların başarısı sektöre yeni girişimleri hızlandırdı. Okan Üniversitesi İstanbul'daki Akfırat kampusunda, anaokulundan liseye kadar eğitim kurumları açıyor. Ayrıca Türkiye'nin önemli kentlerinde okullar kuruyor. Bu girişimleri Anadolu'da açılan okullar izliyor" dedi.

DEĞİŞİKLİK İSTEYEN OKULLAR

Müfredatın değişikliği, zorunlu ve seçmeli ders saatlerinin sayısı konusunda Milli Eğitim Bakanlığı'na başvuran okullar şunlar: Amerikan Robert Koleji, Saint Joseph Fransız Lisesi, İzmir Amerikan Koleji, Notre Dame de Sion, Georg Avusturya Lisesi, TED koleji, Eyüboğlu Koleji, Bilfen Koleji, Şişli Terakki Okulları, Işık Lisesi, Alman Lisesi ve Üsküdar Amerikan Koleji.

6 Şubat 2011 Pazar

Öğretmenler Mobbingden Yargılanacak

Öğretmenler Mobbingden Yargılanacak

Türkiye'de ilk kez bir mobbing davası Ağır Ceza Mahkemesi'ne taşındı.

Kadın öğretmene; görev yaptığı okuldan uzaklaştırıp başka bir okula tayinini çıkarttırmak için mobbing yaptığı iddia edilen bir okul müdürü, iki yardımcısı ve iki de kadın öğretmen hakkında 12 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.

Türk Ceza Kanunu'nda karşılığı olmasına rağmen bu güne kadar hakkında dava açılmayan mobbing (eziyet, psikolojik baskı) cezasının kamuoyunda bilinmesiyle ard arda davalar açılmaya başlandı.

Bakırköy'de bulunan bir devlet lisesinde bir buçuk yıldır Edebiyat Öğretmenliği yapan F. İ., kendisine mobbing yapan okul müdürü M. K., yardımcıları S. T. , A.H.T. ve öğretmenler C. Ş. ve A.B.K. hakkında Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'na 05.11.2009'da suç duyurusunda bulundu. Yapılan soruşturmanın ardından 24.11.2010'da 5 öğretmen hakkında "Kamu görevlilerine işkence yapma" iddiasıyla 3 yıldan 12 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.

DHA'nın haberine göre; hazırlanan iddianamede olay şöyle anlatıldı:

OKUL MÜDÜRÜ DEDİKODU ÇIKARDI

Liseye edebiyat öğretmeni olarak atanan F.İ. , okula ilk geldiği hafta şiir gecesi düzenlemek için dilekçeyle idareye başvurdu. Dilekçeyi kabul etmeyip öğretmen hakkında bir takım kötü yakıştırmalar bulunan okul müdürü M. K., öğrencileri de kullanarak bayan öğretmen hakkında dedikodular yaymaya başladı. Bununla da yetinmeyen okul müdürü, bayan öğretmeni okuldan uzaklaştırmak için hakkında tahkikat yaptırdı.

Okul müdürü M.K. , okul müdür yardımcısı S.T. ile hiç bir duygusal ilişkisi olmadığı halde onunla evlenmek istediğini ancak açılamadığı yönünde dedikodular yaydı. Şüpheliler bilinçli bir şekilde edebiyat öğretmeni ile samimiyeti olan herkesi kendisinden uzaklaşmasını sağladı. Bunlarla da yetinmeyen şüpheliler, edebiyat öğretmeni ile konuşan diğer öğretmenleri de soruşturmayla tehdit etti.

ÖĞRENCİLER ÖRGÜTLENDİ

Sınıfındaki bir grup öğrenci örgütlenerek öğretmenleri F.İ., hakkında toplu şikayet yaptırılırken, okul müdürü edebiyat öğretmenin eğitim adına yaptığı bütün işlerin kötü olduğunu bahane ederek ihtar cezaları yağdırıp ders ücretlerini bile kesti.

Şüpheli iki bayan öğretmen C. Ş. ve A.B.K. ise F.İ'e psikolojik baskı yaparak mücadelesinden vazgeçirmeye çalıştığı iddia edildi.

Okul müdürü M.K. , F.İ. öğretmenin not verirken tarafsızlık ilkesini ihlal ettiğini iddia ederek İ.'nin 1 yıl kıdem indirme cezası ve 4 kez ihtar cezasının yanı sıra okulunun değiştirilmesi için İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'ne başvurdu.
ADLİ TIP KURUMU DA MOBBİNG'İ DOĞRULADI

Baskılara dayanamayan F.İ. , uykusuzluk, tedirginlik, mutsuzluk ve hayattan tiksinme şikayetiyle 9.10.2009'da İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı'na başvurarak tedavi görmeye başladı.

F.İ. öğretmene yapılanın mobbing olduğunu bilimsel olarak ortaya koyan Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, "Travma sonrası stres bozukluğu ve major depresyon" tanısını koydu. F. İ.'nin sağlığının ve algılama yeteneğinin basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek düzeyde bozulduğunu ortaya koyan Fincancı, yaşanan travmanın yıldırma "mobbing" ile uyumlu olduğunu ileri sürdü.

Savcılığın sevk ettiği İçten'e Adli Tıp Kurumu da hazırladığı raporla mobbing'i doğruladı.

YAPILAN MOBBİNG İŞKENCEYE UYUYOR

Adli Tıp Kurumu'nun ve bilirkişinin raporunu değerlendiren savcı, mağdur İ.'ye yönelik mobbing süreci içinde uygulanan fiillerin TCK'nın 94/2-b'deki işkence suçuna uygun olduğunu belirtti.

İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün 28.04.2010 tarihli atama kararnamesi ile İ.'nin Halkalı'da bir başka devlet lisesine Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni olarak atanmasıyla mobbing sürecinin tamamlandığını ileri süren savcı, şüpheli M.K. , S. T. , A H.T. , C.Ş. ve A.B. K.'nun "Kamu görevlisine işkence yapma" suçundan 3 yıldan 12 yıla kadar hapis istemiyle dava açtı.

Okul Pansiyonları Ev Ortamını Aratmayacak

Okul Pansiyonları Ev Ortamını Aratmayacak

Milli Eğitim Bakanlığı, okul pansiyonlarını ev ortamını aratmayacak mekanlar haline getirilmesi talimatını verdi.
Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Genel Müdürü Emin Gürkan imzasıyla 'Pansiyon hizmetlerinde kalitenin izlenmesi' konulu yazı il milli eğitim müdürlüklerine gönderildi. Yazıda, pansiyonların ev ortamını aratmayacak şekilde aile sıcaklığının yaşandığı mekanlar haline getirilmesi amacıyla zeminlerin halı ile kaplanması, yatakhanelerde terlikle dolaşılmasının sağlanması ve öğrencilerin günün gerektirdiği şartlara uygun eğitim almasının, sosyal ve kültürel etkinlikler yönünden de ihtiyaçlarına cevap verebilecek ortamlar olarak düzenlenmesinin önemi vurgulandı.

Yazıya göre, yemeklerin mümkün olduğunca pansiyonlarda pişirilmesi ve hazırlanmasına özen gösterilecek. Ancak, zorunlu nedenlerle yemeklerin hizmet alımı yoluyla temin edilmesinde, ihale şartnamesinde belirtilen esaslara göre verilip verilmediği yönetici ve öğretmenler tarafından takip edilecek.

Kiler, mutfak, yemekhane, bulaşıkhane ve benzeri ortak mekanlar daima temiz halde bulundurulacak, her türlü pis kokudan arındırılacak, nevresim, çarşaf, yastık kılıfları sıklıkla yıkanarak değiştirilecek; çatal, bıçak, servis tabakları, sürahi ve su bardaklarının temizliğine özen gösterilecek.

GÜNLÜK KALORİ DEĞERLERİ DİKKATE ALINARAK YEMEK LİSTELERİ HAZIRLANACAK

Öğrencilerin yeterli ve dengeli beslenmeleri için ihtiyaç duyulan günlük kalori değerleri dikkate alınarak, günlük menü hazırlanacak ve yemek listelerinin hazırlanmasında bir diyetisyen ile öğrenci temsilcisinin katılımı sağlanacak. Ambar devrinin yüksek tutulmasını sağlamak amacıyla yemeklerin çeşitliliği ve kalori miktarlarında kısıtlama yapılmayacak. Kalorifer düzenli olarak yakılacak, oda sıcaklığı korunacak ve öğrencilerin olumsuz hava şartlarından etkilenmelerine meydan verilmeyecek.

Öğrencilerin bedensel ve ruhsal gelişimlerine katkı sağlanması amacıyla istek ve yetenekleri doğrultusunda sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlere katılmaları sağlanacak, gerektiğinde bu konuda resmi, özel kurum ve kuruluşlar ile sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliği yapılacak.

BULAŞICI HASTALIKLARA KARŞI ÖNLEM ALINACAK

Bilhassa pansiyon gibi toplu yaşam merkezlerinde bulaşıcı hastalıkların meydana gelmemesi için gerekli önlemlerin alınması, hijyen kurallarına riayet edilmesi, günlük, haftalık ve aylık temizlik hizmetlerinin eksiksiz yerine getirilmesi, günlük sıcak su verilmesi ve öğrencilerin banyo imkanlarından yeterince yararlanmaları sağlanacak. Banyolarda yeterli sayıda saç kurutma makinesi ve ihtiyaca göre havlu ve benzeri malzemelerin bulundurulmasına özen gösterilecek.

Okulun ve pansiyonun uygun yerlerinde yeterli sayıda temiz, sağlam, çalışır ve kullanılabilir durumda el yıkama evyeleri bulundurulacak. Tuvaletlerin temiz tutulması ve temizlik alışkanlığının geliştirilmesi konusunda öğrencilere eğitim verilecek. Tuvaletlerin yeterli havalandırma düzeneğine sahip olması sağlanacak, sıvı sabun bulundurulacak, belleticiler ve nöbetçi öğretmenlerce sık sık kontrol edilerek eksikler giderilecek.

Sağlık ve benzeri zorunlu haller dışında pansiyona geç gelmeyi alışkanlık haline getiren, pansiyona gelmeyen, arkadaşlarının huzurunu bozanlar rehberlikle ikna edilecek. Bu tutumlarını değiştirmemeleri halinde okul yönetimince velilerle görüşmeler yapılarak bu durumdaki öğrencilerin pansiyonlara devamları sağlanacak.

İl-ilçe mili eğitim müdürü veya yardımcıları-şube müdürleri tarafından mesai saatlerine bağlı kalmaksızın, pansiyonlar sık sık ziyaret edilecek ve bu hususların takibi yapılacak. Konuyla ilgili gerekli önlemler gecikmeye meydan verilmeden alınacak. (Cihan)

İstanbul'da Bir Lisede Patlama

İstanbul'da Bir Lisede Patlama

İstanbul Gaziosmanpaşa, Küçükköy Endüstri Meslek Lisesi'nde öğle saatlerinde bir patlama yaşandı
Küçükköy Endüstri Meslek Lisesi'nde yaşanan patlamanın ardından 1 öğrencinin yaralandığı öğrenildi.

12 Eylül Anayasa referandumu öncesinde de aynı okula terör örgütü PKK tarafından molotoflu saldırısı düzenlediği basına yansımıştı.

Öğrencilerin Karnede Sahtecilik Olayı

Öğrencilerin Karnede Sahtecilik Olayı

''E-okul'' sistemine usulsüz olarak giren 90 lise öğrencisi, karne notlarını değiştirdi.

Bin 236 öğrencinin eğitim gördüğü Manisa Lisesi'nde, 2010-2011 eğitim-öğretim yılının ilk yarısının sona ermesinden önce karnelerin basımı sırasında, karne notlarının sisteme dışarıdan müdahale yoluyla usulsüz girilerek, değiştirildiği fark edildi.

Öğretmenlerin durumu fark etmesi üzerine yapılan ilk incelemede, yaklaşık 90 öğrencinin karne notunun değiştirildiği tespit edilerek, olay İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bildirildi.

VALİLİK SORUŞTURMA BAŞLATTI

Manisa Vali Vekili Salih Gürhan, olayla ilgili soruşturma başlatıldığını ve müfettiş görevlendirildiğini söyledi.

''Gereken neyse yapılacaktır" diyen Gürhan, "Sisteme nasıl girildiği konusunda henüz fazla bir bilgi yok. Müfettiş raporu olmadan, bir bilgi sahibi değiliz. Ancak olay doğru, e-sisteme girildiği ve not tahribatlarının yapıldığı doğru. Valilik olarak gerekli soruşturmayı açtık. Daha sonra konuyu sizlerle paylaşacağız. Yaklaşık 90 öğrencinin notlarında değişiklik yapıldığı konusunda tespitimiz var'' dedi.

Manisa İl Milli Eğitim Müdür Vekili Necati Abalı ise söz konusu öğrencilerin bulunduğu sınıflarda karne dağıtılmayacağını belirtti.

1800 Öğrenci İçinde Tek Kız

1800 Öğrenci İçinde Tek Kız

Lisenin 1800 öğrencisi arasında tek kız öğrenci olan genç kız da karnesini aldı...
Bolu İzzet Baysal Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi'nde öğrenim gören 1800 öğrenci arasında Pelin Bakır isimli tek kız öğrenci de karnesini aldı.

İzzet Baysal Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi'nde karne töreni düzenlendi. 1800 öğrenci arasında tek kız öğrenci olan Pelin Bakır da törene katıldı. Müdür Yardımcısı Güngör Arslan'ın elinden karnesini alan Bakır'ı arkadaşları alkışladı. Arslan, Bakır'ı başarılı karnesinden dolayı tebrik etti. Lisenin başmüdürü Hasan Aksay da öğrencilere tatilde kitap okumaları tavsiyesinde bulundu.

Pelin Bakır, karnesinin iyi olduğunu ancak daha iyi olabileceğini belirterek, �Üniversite sınavına hazırlandığım için okula fazla ağırlık veremiyorum. Ama yine de karnemden memnunum.� dedi. Erkek öğrenciler arasında başta zorluk çektiğinin altını çizen Bakır, zamanla bu zorlukların üstesinden geldiğini aktardı. Bakır, Bilişim Teknolojileri Bölümü'nde okuduğunu, ancak hayalinin oyuncu olmak olduğunu aktardı. Bakır, yarıyıl tatilinde de dershaneye gideceğini ve ders çalışacağını belirtti.

Karnedeki Zayıf İntihara Götürdü

Gaziantep'te, karnesinde 7 zayıf notu bulunan lise öğrencisi 15 yaşındaki Suat Bulduk, evlerinin tavanına kendini asarak yaşamına son verdi.
Olay, Çıksorut Mahallesi Maaşkuyu Caddesi'ndeki evde dün saat 15.00 sıralarında meydana geldi. Arif Nihat Asya Lisesi 1'inci sınıf öğrencisi Suat Bulduk, karnesinde 7 zayıf bulunduğu için bunalıma girdi. Karnesini aldığı cuma gününden itibaren kendini bir türlü toparlayamayan Bulduk, ailesinin ölen bir yakınlarının taziyesine gitmesi ile evde kuzenleri ve kardeşleri ile birlikte kaldı. Bulduk kuzenlerine ve kardeşlerine, "Karnemde 7 zayıf var. Aileme karşı mahcubum. Kendimi asacağım" diyerek odasına geçti. Şaka yapıldığını sanan kuzenleri ve kardeşleri, bir süre sonra odaya girdiklerinde Bulduk'u eşarpla tavandaki demire asılı halde buldu. Çocukların yardım istediği komşular, Bulduk'u asılı olduğu yerden indirip, Avukat Cengiz Gökçek Devlet Hastanesi'ne götürdü. Ancak, Bulduk müdahaleye rağmen kurtarılamadı.

TAZİYEDE OĞULLARININ ÖLÜM HABERİNİ ALDILAR

Ölen akrabalarının taziyelerinde iken oğullarının ölüm haberini alan aile, sinir krizleri geçirdi. Bulduk'un cenazesi yapılan otopsi ardından ailesine teslim edilip, Asri Mezarlık'ta toprağa verildi. Oğlunun ölüm haberiyle yıkılan baba Hasan Bulduk yakınlarının kolları arasında güçlükle ayakta durabildi. Bulduk'un yakınları, "Karnesindeki zayıflarından dolayı bunalıma girdiğini ve bu yüzden intihar ettiğini düşünüyoruz. Cuma günü karnesini alıp eve geldikten sonra kimseyle doğru dürüst konuşmadı. Biz kendisine 'notlarını ikinci dönem düzeltirsin' diyerek teselli etmeye çalıştık. Böyle bir şey yapacağı hiç aklımıza gelmezdi" dedi.

Yanmamış Kömürden Okul Harçlığı Çıkartıyorlar

Iğdır'da apartman ve lojmanların kalorifer külleri arasındaki kömür parçalarını toplayan çocuklar, bunları satarak okul harçlıklarını çıkarmaya çalışıyor.

Kentte kaloriferli apartman ve lojmanlarda yakılan kömürlerin külleri, bazı yoksul çocuklar için gelir kaynağı oldu. Kentin çeşitli yerlerindeki çöp alanlarını dolaşan çocuklar, buralardan topladıkları tam yanmamış kömürleri bakkal, manav, kahvehane gibi yerlere satarak okul harçlıklarını çıkarıyor.

Okulların kapanmasıyla sayıları artan ve her sabah dondurucu soğuğa rağmen el arabalarıyla okul, idari bina, apartman gibi mekanların önündeki çöplüklerde bulunan külleri elden geçiren çocuklar, buldukları az yanmış kömürleri eleyerek torbalara dolduruyor.

Kömür toplarken büyük zahmet çeken çocuklardan bazıları, bu torbaları kendi evlerine yakacak olarak götürürken, bazıları da esnafa satmaya çalışıyor.

Kömür toplayan Murat ve Ercan adlı çocuklar, kömürün torbasını 5 TL'ye sattıklarını belirterek, ''Bazen günde 5 torba sattığımız oluyor. Böylece ailemize katkı sağlıyoruz. 8 kardeşiz, maddi durumumuz iyi değil'' diye konuştu.

Bazı çocuklar ise inşaat ve çöplerden tahta ve odun parçalarını toplayarak kömürle birlikte satıyor.

Kömürleri alan vatandaşlar ise ucuz olduğu için bu tercihte bulunduklarını ifade ederek, yanmamış kömürleri tekrar yakarak hem çevreye hem de ekonomiye katkı sağladıklarını belirtiyor.

Emekli Öğretmen İntihar Etti

Emekli Öğretmen İntihar Etti

Adana'da emekli bir öğretmen intihar etti. Oğluna mektup yazan öğretmen, cenazesine ailesinden kimsenin katılmasını vasiyet etti.
Alınan bilgiye göre, 67 yaşındaki Kemal İ. DSİ çamlık piknik alanında ilaç içerek intihar girişiminde bulundu.

Vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine gelen ambulansla Adana Numune Hastanesine kaldırılan Kemal İ, müdahaleye rağmen kurtarılamadı.

Kemal İ'nin, oğluna bıraktığı mektupta, ''Bu yüke daha fazla dayanamayacağım. Oğlum Burak, bu not eline geçtiğinde büyük ihtimalle ölmüş olacağım. Cenazemi morgdan direkt mezarlığa götür. Cenazemi yalnız sen kaldıracaksın, Alperen daha küçük, belki bu durumu kaldıramaz. Cenazeme kan bağı olan kimse katılmasın ve uzak yakın kimseye haber verilmeyecek. Oğlum Burak, bu senden son isteğim ve arzum. Benim için üzülmeni istemiyorum. Sağlıcakla kal, Allah'a emanet ol. Seni ve torunlarımı seviyorum'' yazdığı öğrenildi.

Eğitimciler Antalya'da Toplandı

Eğitimciler Antalya'da Toplandı

Eğitimciler Türk eğitim sisteminin sorunlarının ele alınması ve Türkçe eğitimin diğer ülkelerde yaygınlaştırılması amacıyla bir araya geldi.

Avrasya ülkelerinde insan haklarının korunması, demokrasinin ve sosyal adaletin sağlanması ile eğitimcilerin ekonomik, sosyal kültürel, mesleki haklarının korunması ve Türkçe eğitiminin doğru yaygınlaştırılması amacıyla kurulan Uluslararası Avrasya Eğitimcileri Federasyonu'na bağlı Avrasya Eğitimciler Derneği, Türkiye'nin çeşitli illeriyle, Romanya temsilcilerin katılımıyla Temsilciler Kurulu İstişare Toplantısı Antalya'da başladı.

Türk eğitim sisteminin sorunlarının ele alınması, Türkçe eğitimin diğer ülkelerde yaygınlaştırılması ve derneğin yol haritasının belirlenmesi amacıyla gerçekleştirilen toplantıda konuşan Avrasya Eğitimciler Derneği Genel Başkanı Şuayip Özcan, Türk milletinin yetiştirdiği değerli eğitimciler tarafından kurulan derneğin, bağlı bulunduğu Uluslararası Avrasya Eğitimcileri Federasyonu aracılığıyla Türk geleneklerine sahip, Türkçe eğitiminin de verildiği 10 ülkedeki kardeş kuruluşlara yol göstericiliği yaptığını, eğitime ve eğitimcilere katkıyı sürdürdüğünü bildirdi.

Azerbaycan, Kosova, Romanya'nın da aralarında bulunduğu 10 ülkede Türk kökenli öğretmenlere Türkçe ve Türk eğitimini doğru öğretmeleri için eğitimler verdiklerini dile getiren Özcan, siyasi iktidardan bu yöndeki çalışmalara ve diğer ülkelere gönderecekleri kitapların basımı gibi bazı ihtiyaçlarına katkı sağlamasını beklediklerini kaydetti.

Türkiye'deki eğitim sisteminde çeşitli aksamalar bulunduğunu, atama bekleyen bazı öğretmenlerin intihar noktasına geldiğini, görev yapan öğretmenlerin de sürekli değişen sistem ve müfredat nedeniyle sıkıntılar yaşadığını, öğrencilerde de madde bağımlılığının artığını savunan Özcan, eğitimciler olarak tüm bu sorunları ele almak ve bu yönde kurum ve kuruluşlar tarafından sürdürülen olumlu çalışmalara katkı sağlamayı hedeflediklerini anlattı.

Anadolu coğrafyasında 600 yıllık bir devletin torunları olduklarını, Türk gelenekleri, örf ve adetlerini korurken, dünya standartlarında bilgiye ve donanıma sahip gençler yetiştirmek zorunda olduklarını dile getiren Şuayip Özcan, şöyle konuştu:

''Türk milletine hizmet borcumuz var. Eğitimciler olarak ülkesinde ve dünyada aranan, saygı duyulan insanlar yetiştirmeliyiz. Gelecek ve kalkınma eğitimden geçiyor. Büyük Önderimiz Atatürk'ün işaret ettiği gibi çalışacağız ve yeni nesillere geleneklerimizi, değişen dünya gerçekleri ve standartlarıyla birlikte doğru eğitimi vereceğiz. Ülkeler bilgili ve çağdaş nesillerle gelişir. Geleceğin nesilleri bizlerin elinde şekillenecek. Bu nedenle alacağımız kararlar çok önemlidir. Kararlarımızı siyasi erk ve ilgilerle de paylaşacağız.''

Özcan, Türkçe'nin, dünyada en çok konuşulan beşinci dil olduğunu, buna karşın dilin daha doğru kullanımı ve yaygınlaştırılmasının önemli olduğunu dile getirerek, ''Türkçe öğrenmek için birçok ülkede adeta yarış var'' diye konuştu.

Özcan, Türk eğitim sistemindeki sorunlara yönelik çözüm önerileri, Türkçe eğitimim yaygınlaştırılması ile derneğin yıllık çalışmalarının tespit edileceği yol haritasına ilişkin kararların yer alacağı deklarasyonu, yarın yayımlayacaklarını da belirtti.

Derneğin Romanya Temsilcisi Vildan Bormambet, Türkiye ve Romanya'daki 50 okulun kardeş okul protokolü imzaladığını belirterek, Türkçe eğitimin yanı sıra kardeş okulların AB projelerini de ortak hazırladıklarını söyledi. Bormambet, Türkçe'ye yönelik talebin Romanya'da çok yoğun olduğunu kaydederek, bu yöndeki kitap ve yayın ihtiyaçlarının karşılanmasını istedi.