6 Mayıs 2008 Salı

Akdeniz Üniversitesi'nde (AÜ) bu yıl 11.'si düzenlenen Uluslar arası Gençlik Şenliği'ne yaşanan olayların gölgesi düştü.

6 Nisan tarihinde meydana gelen olaylar nedeniyle şenlik bu yıl halka kapalı olarak yapılıyor.

AÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Akaydın, emniyet güçlerinin tavsiyesi ile şenliğe davetiyeli ya da üniversitede çalışan birisinin misafiri olarak girilebildiğini belirterek, "Malum nedenlerle Türkiye'yi karıştırmak isteyen odaklar var. Bunlara bu şansı vermek istemedik. Bundan dolayı üzgünüz." dedi.

AÜ Uluslar arası Gençlik Şenliği, öğrenci korteji ile başladı. Kampus içindeki şenlik alanındaki etkinliklerle devam etti. Şenliğe katılan yabancı ülke öğrencilerinin sergilediği halk danslarını izleyen Rektör Akaydın, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Nisan ayı içinde meydana gelen olaylar sebebiyle şenliğin bu yıl halka açık olmadığını anlatan Akaydın, "Maalesef meydana gelen bir takım tatsız olaylardan dolayı, emniyet müdürlüğünün de tavsiyesi ile halka tam kapalı demeyelim ama üniversiteden kişilerin misafiri olmak ya da davetiyeli olmak şartıyla dışarıdan girişlere izin verdik. Malum nedenlerle Türkiye'yi karıştırmak isteyen odaklar var. Bunlara bu şansı vermek istemedik. Bundan dolayı üzgünüz. İnşallah önümüzdeki yıllarda bunu telafi ederiz." diye konuştu.

Şenlik alanında kutlamaların dışında öğrencilerin eğlenebilmesi için özel bölümler oluşturuldu. Öğrencilerden bazısı bir eğitim yılının yorgunluk ve stresini rodeoya binerek ya da langırt oynayarak attı. Bazı öğrenciler ise kuş gibi uçmayı tercih etti. Özel bir firma tarafından şenlik alanına getirilen vinçe bağlanan High Flyer isimli alet öğrencileri havada uçurarak şenlik alanının üzerinde tur attırdı.

Şenliğe, sayıları 20 binin üzerinde olan AÜ öğrencilerinin fazla ilgi göstermediği görüldü.

Bir ilköğretim okulunda, 100 YTL’lik bağışı vermeyen öğrencilerin sınıflarında tahtaya çıkarılarak teşhir edildiği öne sürüldü.

Kadıköy Kayışdağı'ndaki bir ilköğretim okulunda, 100 YTL'lik bağışı veremeyen öğrencilerin sınıflarında tahtaya çıkarılarak teşhir edildiği öne sürüldü.
İddiaya göre, Kayışdağı Şehit Öğretmen Mehmet Fidan İlköğretim Okulu'na giden her öğrenciden 100 YTL istendi. Bu parayı veremeyen öğrenciler sürekli uyarıldı ve tahtaya çıkarılarak arkadaşlarına, “parayı vermeyenler” diye teşhir edildi.
Çocuğu bu okula devam eden bir veli, “Okula gitmekte olan çocuğum ve daha birçok okul talebesi, istenen 100 YTL'lik yardım parasını veremedikleri için okul müdürü ve bir grup öğretmen tarafından tahtanın önüne dizilerek diğer öğrenci ve öğretmenlere karşı rencide ediliyor ve bu öğrencilere bağırılıyor” dedi.
Aynı veli, Okul Müdürü Erdal Zor'un 29 Nisan'a kadar parayı vermeyen çocukların sınıflardan çıkarılarak okul bahçesinde ceza verileceğini söylediğini de öne sürdü.
Bu arada 29 Nisan'da bahçede yapılacağı söylenen teşhirin ise bazı öğretmenlerin tepkisi üzerine yapılmadığı iddia edildi.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) 2 No'lu Şube yetkilileri de zorla bağış iddialarının kendilerine ulaştığını, konuyu araştırdıklarını, eğer doğruysa böyle bir durumun kabul edilemeyeceğini söyledi.

'Zorla istemedik'
Okul Müdürü Erdal Zor, öğrencilerden 100 YTL bağış istendiğini kabul etti. Okul-Aile Birliği'nin 2007-2008 öğretim yılı için bu rakamı belirlediğini belirten Zor, şunları söyledi:
“Bu yıl için Okul-Aile Birliğimiz bir defaya mahsus olarak 100 YTL istenmesine karar verdi. Fakat, verebilecek durumda olanlardan talep edilmesine karar verdik. Gücü yetmeyen veliler, sınıf öğretmeniyle birlikte Okul-Aile Birliği'ne giderek bağıştan muaf kalabiliyor. Verebilen 10, 20, 30 YTL getirdi. Çocuklardan zorla para istemedik. Ama, vermeyen öğrencileri sınıfta belirlediğimiz doğrudur. Fakat, hiçbir şekilde törenlerde çocukların gururunu kırıcı bir teşhir yapmadık” dedi. Okulda 2200 öğrenci öğrenim görüyor.”

Diyarbakır’ın Ergani ilçesinin Alitaş Köyü’nde ilköğretim son sınıf öğrencileri Milli Eğitim Bakanlığı’na mektup gönderdi.

Diyarbakır'ın Ergani ilçesinin Alitaş Köyü'nde ilköğretim son sınıf öğrencileri Milli Eğitim Bakanlığı'na mektup göndererek “okumak istiyoruz, köyümüze okul yapın” çağrısında bulundu. Öğrenciler adına mektubu gönderen Vedat Yaşar, “Ben büyüyünce bakan olmak istiyorum” dedi.
Diyarbakır'ın Ergani İlçesi Alitaş Köyü'nde Alitaş İlköğretim Okulu öğrencileri Milli Eğitim Bakanlığı'na mektup yazdı. Son sınıf öğrencileri adına mektubu gönderen Vedat Yaşar, birkaç ay sonra okulu bitireceklerini ve köyde lise olmadığı için uzak bir şehire gideceklerini yazdı. Okumak istediklerini söyleyen Yaşar, “Milli Eğitim Bakanlığısize rica ediyorum, bize bir okul yapınız. Ben büyüyünce büyük adam olacağım. Ben büyüyünce büyük bir bakan olacağım” dedi.
Mektubunda, amacının okumak olduğunu yazan Yaşar, köye okul yapılması gerektiğini belirtirken, başka bir yerde okumak istemediklerini söyledi.
Milli Eğitim Bakanlığı, söz konusu mektubu İlköğretim Genel Müdürlüğü'ne yollayarak gereğinin yapılmasını istedi.

“Bağış, Yardım ve Hibeler” Genelgesi...

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik tarafından gönderilen genelgede, Eğitime Yüzde Yüz Destek Proje Koordinatörlüğü’nün banka hesaplarının kapatıldığını bildirdi.

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik tarafından gönderilen “Bağış, Yardım ve Hibeler” isimli genelgede, Eğitime Yüzde Yüz Destek Proje Koordinatörlüğü'nün banka hesaplarının kapatılarak hesaplardaki mevcut tutarların MEB Merkez Saymanlık Müdürlüğü hesabına aktarılacağı bildirildi. Artık, proje için nakdi yardım kabul edilmeyecek.
Gönderdiği genelgede, Bağış ve hibelerin nasıl alınacağı ve kullanılacağı ile ilgili açıklamalarda bulunan Bakan Çelik, bağış yapan kişi ya da kuruluşlar ile herhangi bir protokol düzenlenmesine gerek olmadığını bildirdi. Çelik, protokolün yardım sahibinin isteği halinde yapılacağını kaydederken, protokollerin valilik ile yardım sahibi arasında imzalanacağını açıkladı.
Çelik, Arsa, bina gibi taşınmaz malların hibe edilmesi halinde, malların kaydının “Maliye Bakanlığı'nın bu konu ile ilgili yönetmeliği çıkarıncaya kadar” daha önce belirlenmiş usül ve esaslara göre yapılacağını kaydetti. Çelik, taşınır malların kaydının ise diğer taşınırlarda olduğu gibi edinme şekline bakılmaksızın e-taşınır sistemine geçileceğini anlattı.

-EĞİTİME YÜZDE 100 KAMPANYASINA NAKDİ YARDIM YAPILMAYACAK-

Bakın Çelik, Eğitime Yüzde 100 Destek Koordinatörlüğü'ne nakti ve ayni bağış yardımında bulunmak isteyen kişilerin, koordinatörlük tarafından bağış ve yardımın yapılacağı il proje koordinatörlüklerine yönlendirileceğini bildirdi. Eğitime Yüzde 100 Destek Proje Koordinatörlüğü'nün banka hesaplarının kapatılarak hesaplardaki mevcut tutarların MEB Merkez Saymanlık Müdürlüğü hesabına aktarılacağı belirtildi. Çelik, tutarların kılındığı amaca harcanmak üzere bütçede yeni açılacak tertiplere kaydedileceğini ifade etti. Çelik,
"Bakanlığımız merkez birimlerine başvuranlardan eğitime yüzde yüz destek kampanyası kapsamında kesinlikle nakdi bağış veya yardım kabul edilmeyecektir” uyarısında bulundu.
Bakan Çelik'in gönderdiği genelgede, Bakanlık bütçesine kaydedilen şartı bağış ve yardımların zamanından kullanılmaması nedeniyle doğacak zarar ya da amacı dışında kullanılması halinde, bu harcamaların yapılmasında sorumlu olan kişilerin zararı karşılayacağı belirtildi. Genelgede, söz konusu zararın Strateji Geliştirme Başkanlığı tarafından tahsil edileceği kaydedildi.

Avcılık Dersanelerine Yoğun İlgi...

Ankara’da bazı dershaneler, yaklaşan av sezonuyla birlikte, Başkentlilerin de yoğun ilgisi üzerine avcılık programlarına ağırlık vermeye başladı.

ANKARA'da dershaneler, ÖSS, KPSS, yabancı dil ve sürücü kursu gibi alışılmış kursların yanında farklı meslek ve hobilere yönelik kurslar da düzenliyor. Bu dershaneler, yaklaşan av sezonuyla birlikte, Başkentlilerin de yoğun ilgisi üzerine avcılık programlarına ağırlık vermeye başladı. Avcılık kursu veren dershanelerden BARTAŞ'ın sahibi Cesim Adıgüzel, aynı zamanda spor kabul edilen avcılığa, hafta sonlarını farklı bir uğraşla değerlendirmek isteyenlerin ve emeklilerin ilgi gösterdiğini söyledi. Kurslarda katılımcılara, güvenlik ve sağlık başta olmak üzere, doğa, çevre, hayvan ve tüfek bilgisi ile avcılık mevzuatına yönelik dersler verdiklerini anlatan Adıgüzel, yaban hayatını koruma ve avcılık etiğiyle ilgili dersleri de eğitimin önemli bir bölümü kabul ettiklerini belirtti. Adıgüzel, "Avcılığın kuralına göre ve doğayı tahrip etmeden yapılabilmesi için bu kursları düzenledik. Kurslarımıza ilgi beklediğimizden yüksek oldu. Biz de avcılık programlarına ağırlık vermeye başladık" diye konuştu.

Eski bir gelenek

Kursiyerlerden 68 yaşındaki İsmet Yıldırım da avcılığın "tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de çok eski bir gelenek olduğunu" söyledi. Kurs programında hiçbir dersi kaçırmadığını anlatan Yıldırım, çevre, doğa ve avlanma mevzuatına ilişkin çok faydalı bilgiler edindiğini belirtti. Yıldırım, "Avcılık aynı zamanda doğayla iç içe olunabilen bir spor. Amacımız hayvanlara zarar vermek değil, doğayla iç içe olmak. Bu bizim için bir hobi" dedi. Hafta içi akşam saatlerinde, hafta sonu ise gündüz düzenlenen kursların aylık fiyatları 100-125 YTL arasında değişiyor.

Meslek edindirme kursları

KENTTEKİ bazı dershaneler, belediyelerin öncülük ettiği meslek edindirme kursları da veriyor. Dershaneler, özellikle son yıllarda sektörel açılım yaşayan emlakçılık, halkla ilişkiler ve reklamcılık gibi alanlarda kurslar düzenliyor. Dershanelerde emlakçılık alanında, "halkla ilişkiler ve psikoloji kavramlarını her türlü iş ilişkilerinde kullanma yeteneğine yönelik derslerin yanı sıra tapu, sicil, kadastro, şehir planlama kavramları ve kanuni mevzuat" hakkında dersler veriliyor. Halkla ilişkiler ve reklamcılık alanlarında da ilgili firmalarda eksiklikleri "asiste edebilecek" elemanlar yetiştirilmesi planlanıyor. Bu kurslara da başta emekliler olmak üzere her yaştan Ankaralı yoğun ilgi gösteriyor.