13 Ocak 2009 Salı

Üniversitelilerden Tecavüz Eylemi...

Denizli´de iki kişi tarafından kaçırılıp, tecavüze uğrayan Pamukkale Üniversitesi öğrencisi Ç.A.´ya, üniversiteli kız öğrenciler eylem yaparak ``yalnız değilsin'' mesajı verdi

Pamukkale Üniversitesi Kınıklı Kampüsü girişinde toplanan yaklaşık 20 kız öğrenci, ``Yalnız Değilsin'', ``Meta değil, kadınız'', ``Bedenimiz bizimdir'', ``Tecavüze karşı sessiz kalmıyoruz'' yazılı pankart ve dövizlerle Ç.A.´nın tecavüze uğramasına tepki gösterdi. Pamukkale Üniversitesi´nin çeşitli bölümlerinde öğrenim gören kız öğrencilerden oluşan, PAÜ´lü Kadınlar Platformu adına açıklamayı Gözde Sarma yaptı. Sarma, silah zoruyla kaçırılarak, tecavüze uğrayan Ç.A.´nın yasal sürecini takip edeceklerini belirterek, ``Kadına yönelik şiddet sistematik bir şekilde uygulanmakta ve durmadan artmaktadır. Sokaklar, okullar, evler kadına yönelik her türlü şiddetin mekanı olmaktadır. Arkadaşımızın başına gelen tecavüz olayı da bunun kanıtıdır. Üniversiteli arkadaşımız, gece evine giderken, silah zoruyla kaçırılıp, tecavüz edildi. Kadın bedeni üzerinden yapılan her türlü politikanın bedelini ödemek istemiyoruz. Bedenimiz ve kimliğimiz üzerinden yapılan her türlü ayrımcılığı reddediyoruz. Tecavüze davetiye çıkaran yasaları, artık güvenilmeyecek durumda olan Adli Tıp gibi her türlü kurumu kınıyoruz. Tecavüze uğrayan kadınların, daha fazla yıpratılmaması için ifadesiz, sorgusuz ve tanıksız bir yasal süreç ve daha ağır cezalar istiyoruz'' dedi. Açıklamanın ardından üniversiteli kızlar, Ç.A.´nın tecavüz olayıyla ilgili başlatılan yasal sürecin takipçisi olacaklarını yineleyerek ayrıldı.

Üniversite Kampüsüne Helikopter Düştü

ABD’de, Teksas A&M Üniversitesi kampüsündeki bir alana askeri Black Hawk helikopterinin düşmesi sonucu, helikopterdeki 1 kişi öldü, 4 kişi yaralandı.

Yetkililerin açıklamalarına göre, UH-60 tipi helikopter, eğitim uçuşu sırasında Teksas eyaletinde Houston kentinin yaklaşık 160 kuzeybatısındaki üniversite kampüsü içindeki alana düştü. Okuldaki Ordu Yedek Subay Eğitim Birliğinin tatbikatında kullanılan helikopterin düştüğü alanın boş olduğu, yerde kimsenin bulunmadığı belirtildi.

Sultanbeyli Milli Eğitim Müdürü Coştu...

Parasızlıktan şikayet ederek okullardan aylık 100'er TL aidat toplama kararı alan Sultanbeyli Milli Eğitim Müdürü kuruma 4. makam aracını aldı.


Sultanbeyli İlçe Milli Eğitim 4. makam aracı olarak Passat alınca İlçe'deki yerel basın; “Müdürün Passat Aşkı Genelgeyi Deldi”, “Sırada Hangi Araba Var Müdür Bey”, “Milli Eğitime Araç Filosu mu?” başlıklarıyla manşete çekmişti. Daha sonra İlçe Milli Eğitim Müdürlüğündeki personel eksikliğinden şikayet ederek ücretli personel çalıştırmayı düşünen Müdür; para yokluğunu bahane ederek her okuldan aylık 100 TL aidat istedi. 8 Ocak 2009 tarihli “Aylık Katkı Payları” adı altında okullara gönderilen yazıda; “Müdürlüğümüze bağlı okul ve kurumlarımızda hizmeti yürütecek memur olmadığı gibi, Müdürlüğümüz kadrolarında şef, memur ve veri hazırlama kontrol işletmeni norm kadro toplamı 51 olduğu halde çalışan memur sayısı 9 kişidir.” Denilerek bu sayıda personelle işlerin yürümediğini söyledi. İlçede işlerin yürümesi için 5 tane ücretli personel çalıştırmayı düşünüyoruz bu amaçla açtığımız hesaba aylık 100 TL yatıracaksınız dedi. Okullara ve Özel Eğitim Kurumlarına Her ayın beşine kadar Sultanbeyli Vakıf Bank'ta açılan hesaba 100 TL yatırılmasını resmi yazıyla talep eden Sultanbeyli İlçe Milli Eğitim Müdürü Hamit Çakır, Ocak ayı için ayın on'una kadar yatırılabilir dedi. İlçe'de Şahin ve Renault Clio araç varken üstüne Ford Connetc alan ve hızını alamayarak peşinden de 34 RNE 66 plakalı Wolswagen Passat alarak tartışmalara neden olan İlçe Milli Eğitim Müdürü'nün para yokluğunu bahane etmesi karikatür gibi durdu. Sultanbeyli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nün promosyon paralarını arabalara yatırması ve peşinden okullara “paramız yok” demesi iş bilmezlik olarak yorumlandı. 35 eğitim kurumu bulunan ilçede en uzak okulun İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'ne 4 Km olduğu biliniyor. 80-90 kurumu olan İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerinin 1 yada 2 hizmet aracı varken 35 kurumlu ilçede 4 araba lüks olarak yorumlandı. Başbakan'ın Tasarruf Genelgesi delinmek için Passat'ın Sultanbeyli Eğitime Yardım Derneği adı altında bir dernek kurularak dernek üzerinden alındığı anlaşıldı. Ancak Milli Eğitim Müdürlüğüne ait paraların bir dernek hesabına aktarılmasının hangi yönetmeliğe uydurulduğu merak konusu? Bilindiği gibi Kamuya ait belirli meblağı geçen alımlarda piyasa araştırması, ihale ilanı ve askı süresi gibi şartların yerine getirilmesi gerekmektedir. Bu şartların yerine getirilip getirilmediği bilinmiyor. Ayrıca dernek üzerinden yapmanın ne kadar yasal olduğu ise tartışma konusu… Sadece “Müdürün Passat Aşkı” değil, okullara şart koştuğu “Aylık Katkı Payları” da tartışma konusu. Sultanbeyli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğündeki olaylar ile ilgili Bakanlığın ne diyeceği merak ediliyor.

Nedir bu Bolonya süreci?

Vatan Gazetesi yazarı Rıfat Sarıcaoğlu 10. yılını tamamlamış olan ''Bolonya Süreci''ni değerlendirdi.

19Haziran 1999'da, 29 Avrupa ülkesinin milli eğitim bakanlarının imzalarıyla başlayan Bolonya süreci, 10. yılını tamamlamış bulunuyor. Türkiye'nin de 2001'de dahil olduğu bu sürece bugün 46 ülke üye. Nedir bu Bolonya süreci? Yüksek öğrenim ve eğitim hayatımızda neler değişecek? Eğitimde ne tür reformlar bizi bekliyor? Yapılanma nasıl olacak veya olmalı? 2010-2020 arasında ne tür gelişmeler olacak? Bu süreç aslında futbolda UEFA'dan sonra Türkiye'yi Avrupa'ya dahil edecek en etkili değişim süreci olacak. Talihsiz, içimde buruk izler bırakan, toplumdaki önder isimlerin de sorgulandığı Ergenekon meselesinden ötürü geçen hafta gündemde çok fazla kalmayan ama çok önemli bir gelişme oldu ve Egemen Bağış AB ile ilgili devlet bakanı ve başmüzakereci olarak atandı. Hükümet şunu söylemiş oluyor; biz tekrar AB sürecine ağırlık vereceğiz. Egemen Bağış'ı ve YÖK'ü bekleyen en önemli ve hızla çözüm gerektiren sorunların başında Türkiye'nin 46 ülke ile birlikte taahüt ettiği Bolonya süreci var. Türkiye'nin, yüksek öğrenim sistemini de adapte ederek 2010 yılında hazır olması gerekiyor. YÖK Cumhurbaşkanı'na bağlı olduğundan, eski CHP'li milletvekili ve şu anda Cumhurbaşkanı'nın AB Danışmanı olan Damla Gürel'den de son derece önemli katkılar beklenecek. Önümüzdeki aylarda Bolonya süreci Türkiye'nin gündemine oturacak. Bolonya sürecinde yüksek öğrenimdeki ana hedef, kaliteyi artırmak, benzer programları tesis etmek, daha şeffaf bir sisteme geçmek, öğrenci-öğretim üyeleri değişimini teşvik etmek ve en önemli adımlardan birisi de yaşlanan Avrupalı'yı hayat boyu eğitime teşvik etmek. Üniversitelerde eğitim süresi ise: Lisans: 3 yıl (Level 1) Yüksek Lisans: 2 yıl (Level 2) Doktora: 3 yıl (Level 3) olacak. Yedi başlıkta Bolonya sürecinin neler sağladığını ve neler getireceğini anlatmaya ve özetlemeye çalışayım: 1. Sürdürülebilirlik- Son yıllarda eğitimin gelişimi ve genişlemesi yüksek öğrenim kurumlarına finansal yük ve sorunlar getirdiğinden üniversiteler yeni finans modellerine ve maliyet paylaşımına gitmek zorunda. 2. Yönetim- Belli şartlar altında üniversitelerin daha profesyonelce hedefler konularak yönetilmesi, verimliliğini ve etkinliğini artırması gerekecek. 3. Kalite- Yüksek öğrenimde kaliteyi garanti etmek. Bu hedefi yakalamak için Avrupa'daki üniversitelerin tekrar yapılanmasında akreditasyon, değerlendirme ve sorumluluk son derece önemli kavramlar haline gelecek. 4. Karşılaştırabilirlik- Bu belki de en önemli unsur. Avrupa'daki tüm üniversiteler arasında uyum. Avrupa kredi transfer sistemi (ECTS), öğrencinin tamamladığı dersler ve diplomaya ilave öğrencinin akademik ve kültürel birikimini gösteren belgeler, uyumluluğun sağlanmasıyla kayda geçmiş olacak. 5. Hareketlilik- Üye olan ülkeler arasında öğrencilerin çok daha serbestçe hareket etmesinin önünü açıp, alınan tüm derslerin otomatik olarak sayılmasını sağlayacak. 6. Esneklik- Değişik alanlarda veya birkaç alanda eğitim alabilmeyi, yani klasik “dikey” eğitimin kavramının yerle bir olmasını, birkaç konuda uzmanlaşmayı (Örnek: Mühendislik ve işletmeyi aynı anda okuyabilme) getirecek. 7. Çalıştırabilirlik- Üniversiteler, mezunlarına iş bulma imkânı sağlayabilmeli ve onları hayat boyu devamlı değişimlere hazır hale getirebilmeli. Bu iddialı hedef ancak iş dünyası ve üniversite ile köprüler kurularak elde edilebilir; bunun yolu açılacak. En kısa şekilde özetlemeye çalıştığım bu konular aslında eğitimde yıllardır uğraşılan ama bir türlü başarılamayan küreselleşmenin ilk örneği ve adımı olacak. 2009 yılında büyük yasa değişikliklerini ve yeni yönetmenlikler çıkarılmasını gerektireceğinden önümüzdeki haftalarda bu konuyu işlemeye devam edeceğim.

Jandarma Subay ve Astsubay Alınacak

Jandarma Genel Komutanlığı, sözleşmeli subay ve sözleşmeli bayan astsubay alacak. Adaylar, başvurularını 1 Şubat-1 Nisan arasında yapabilecek.

Jandarma muhabere, istihkam, ordudonatım, levazım, maliye, mühendislik (elektronik), mühendis (bilgi sistemleri) sınıfları için erkek adaylar, diş tabibi, eczacı ve öğretmen (hukuk) sınıfları için ise erkek ve bayan adaylar başvurabilecek. Lisans programlarından mezun olanların 27 yaşını (1 Şubat 1982 ve sonra doğanlar), lisansüstü öğrenimini tamamlamış olanların ise 32 yaşını (1 Şubat 1977 ve sonra doğanlar) doldurmamış olması gerekiyor. Başvurular için herhangi bir kılavuz, form gibi doküman dağıtımı yapılmazken, adaylar, www.jandarma.tsk.tr internet adresinden müracaat edecek. Başvurusu kabul edilerek aday kaydı yapılanların isimleri ile sınav tarihleri ve yerlerine ilişkin bilgiler 20 Nisandan itibaren aynı internet adresinden duyurulacak. Sınavlar, yazılı, ön sağlık muayene ve fiziki kabiliyet değerlendirme testi ve mülakat şeklinde üç aşamalı yapılacak. Yazılı sınav, 16 Mayısta Ankara'da gerçekleştirilecek. Adaylar, sağlık ve fiziki kabiliyet değerlendirme testlerine ise 30 Mayısta Beytepe'deki Jandarma Okullar Komutanlığı'nda alınacak. Mülakatlar 2-3 Haziranda Anıttepe'deki Korgeneral Naci Tınaz Kışlası'nda yapılacak. SÖZLEŞMELİ ASTSUBAY ALIMI Sözleşmeli astsubaylık için başvuracak bayan adayların ise 24 yaşını (1 Şubat 1985 ve sonra doğanlar) olması gerekiyor. 17 Mayısta Ankara'da sınava alınacak olan adaylar, 31 Mayısta Jandarma Okullar Komutanlığı'nda ön sağlık muayene ve fiziki kabiliyet testlerine, 4-5 Haziranda da Korgeneral Naci Tınaz Kışlası'nda mülakat sınavına tabi tutulacak.