1 Mayıs 2008 Perşembe

Özel MYO’lar kurulmasına kolaylık...

Herhangi bir üniversiteye veya yüksek teknoloji enstitüsüne bağlı olmaksızın, kamu tüzel kişiliğine haiz vakıfların MYO kurabilmesine kolaylık geliyor kolaylık.

Herhangi bir üniversiteye veya yüksek teknoloji enstitüsüne bağlı olmaksızın kamu tüzel kişiliğine haiz vakıf Meslek Yüksek Okulları'nın, (MYO) YÖK'ün görüşü alınarak Bakanlar Kurulu kararı ile kurulmasına imkan sağlayan hükümet tasarısı Meclis Başkanlığı'na sunuldu. Yükseköğretim Kanunu ile Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanunu'nda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısıyla, vakıf üniversitelerinin kurulması yeniden düzenleniyor. Bu çerçevede vakıflar; kazanç amacına yönelik olmamak şartıyla ve mali ve idari hususlar dışında, akademik çalışmalar, öğretim elamanlarının sağlanması şartıyla meslek yüksekokulu kurabilecek.

Çanakkale'ye Eğitim Gezileri...

Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Ankara Ticaret Odası (ATO) işbirliği ile "Çanakkale Eğitim Gezileri Projesi" kapsamında geziye katılan öğrenciler uğurlandı.

Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Ankara Ticaret Odası (ATO) işbirliği ile "Çanakkale Eğitim Gezileri Projesi" kapsamında düzenlenen geziye Ankara'dan katılan 200 öğrenci törenle uğurlandı.

Ankara İl Milli Eğitim Müdürü Murat Bey Balta, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Şura Salonu bahçesindeki törende yaptığı konuşmada, bu gezilerin bakanlık tarafından yıllardır düzenlendiğini söyledi.

Çanakkale'nin daha iyi tanıtılması ve anlaşılması için bu tür geziler düzenlendiğini anlatan Balta, katkılarından dolayı ATO'ya teşekkür etti. Öğrencilerden gezi anılarını yazmalarını isteyen Balta, iyi vakit geçirmeleri dileğinde de bulundu. ATO Başkanı Sinan Aygün ise çocuklara "Yolunuz açık olsun" diye seslenerek, Çanakkale Savaşı'nın önemini anlattı. Aygün, "Bu topraklarda hür ve bağımsız yaşıyorsak bu, orada yatan yüzbinlerce şehidimiz sayesindedir" dedi. Konuşmaların ardından lider öğretmenleriyle otobüslere binen öğrenciler yakınları ve yetkililer tarafından uğurlandı.

Kalabalık Sınıflar Eğitimi Baltalıyor...

İlköğretimde kent merkezlerinde 30’ar öğrencili sınıflar için en az 76 bin, ideal sayı olan 24 öğrencili sınıflar için de 144 bin yeni dersliğe ihtiyaç var.

Dinçer, “İlköğretimde kent merkezlerinde 30'ar öğrencili sınıflar için en az 76 bin, ideal sayı olan 24 öğrencili sınıflar için de 144 bin yeni dersliğe ihtiyaç var. Kalabalık sınıf, eğitimin niteliğini bozuyor” dedi

Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer, ''Kalabalık sınıfların eğitimin niteliğini olumsuz yönde etkilediğini'' ifade etti. Dinçer, yaptığı yazılı açıklamada, eğitim sisteminin en önemli sorunlarından birinin derslik açığı olduğunu kaydederek, “Yıllardır süren göçler, çarpık kentleşme ve artan nüfus nedeniyle ortaya çıkan derslik ihtiyacı özellikle kentlerde sorun olmayı sürdürmektedir'' dedi.

Bilimsel, nitelikli, eşit eğitim verilebilmesi için derslik açıklarının kapatılmasının gerektiğini savunan Dinçer, derslik açıklarının yoğunlaştığı illerin kent merkezlerinde bulunan okulların büyük bir bölümünde ikili eğitim-öğretim yapıldığını ifade etti. “Kalabalık sınıflar eğitimin niteliğini olumsuz yönde etkilemektedir'' diyen Dinçer, şunları kaydetti:

“Türkiye'de bir dersliğe ilköğretimde ortalama olarak köylerde 21, kentlerde 44 öğrenci düşmektedir. İllerin kent merkezlerinde ilköğretimde tam gün eğitimde 30 öğrencili sınıflar için 76 bin dersliğe gereksinim bulunmaktadır. 24 öğrencili sınıflar için kent merkezlerinde ilköğretimde 144 bin derslik yapmak gerekmektedir. Türkiye'de orta öğretimde ise kent merkezlerinde bir dersliğe 34, köylerde ise 20 öğrenci düşmektedir. Orta öğretimde 30 öğrencili sınıflarda tam gün eğitim için 10 bin 500 dersliğe, 24 öğrencili sınıflar için 38 bin dersliğe gereksinim duyulmaktadır.''

Dinçer, 5 yılda ilköğretimde öğrenci sayısının yüzde 6 arttığını, ilköğretimden mezun olan öğrencilerin sayısının ise yüzde 3 azaldığını öne sürdü. ÖSS'ye başvuran öğrencilerin lisans düzeyinde üniversiteye yerleştirilmelerinde liselerin başarı durumuna da değinen Dinçer, Anadolu, fen ve özel liselerin öne çıktığını belirtti.

Sendikalar ÖSS Modelini Tartışıyor...

YÖK Başkanı Prof. D. Yusuf Ziya Özcan’ın ÖSS yerine getirilmesi planlanan ve “İngiliz modeli” olarak tanıttığı sisteme, eğitim sendikalarından gelen tepkiler

YÖK Başkanı Prof. D. Yusuf Ziya Özcan'ın ÖSS yerine getirilmesi planlanan ve “İngiliz modeli” olarak tanıttığı sisteme, eğitim sendikalarından “oldu-bitti” tepkisi geldi. Eğitim-İş Genel Başkanı Yüksel Adıbelli, sistemin dershanelere yönlendirmeyi artıracağını savunurken, Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer ise sistemin İmam Hatip'ler için yapıldığına inandığını söyledi. Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk ise “katsayı”yı kaldıran sistemi destekledikleri mesajını verdi.

EĞİTİM-İŞ: “BEN YAPTIM OLDU İLE YENİ SINAV SİSTEMİ OLMAZ”-

Eğitim-İş Genel Başkanı Yüksel Adıbelli ANKA'ya yaptığı açıklamada, öğrencilerin 6. sınıftan itibaren sınav döngüsü içerisinde bırakıldığını belirtirken, getirilmesi planlanan İngiliz modelinin de sınav sayısını artıracağını işaret etti. Adıbelli, “Sınav sayısı artırılarak öğrenciler daha fazla dershanelere yönlendiriliyor. Bu Milli Eğitim Bakanlığı'nın amaçlarından biri. Bir diğer neden ise imam Hatip Liseleri'nin önünü açmak. Bu sistem ile İHL'lerin önü açılıyor fakat, genel liseler başta olmak üzere meslek liselerinin de önü kapatılıyor” dedi. Adıbelli, meslek liselerinin kuvvetlendirecek bir sistemin getirilmesi gerektiğine işaret ederken, yeni sistemin “oldu-bittiye” getirilmemesi gerektiğini söyledi. Adıbelli, oluşturulması düşünülen sistemin MEB uzmanları, sendika uzmanları, öğretmenler ve velilerin de bulunduğu bir kurul tarafından belirlenmesi gerektiğini ve etraflıca planlanarak oluşturulması gerektiğini söyledi. Adıbelli, “Milli Eğitim Bakanı, YÖK Başkanı 'ben yaptım oldu' gibi bir mantıkla bir şeyler yapıyorlar. Bu mantıkla her şey yap bos tahtasına döner. Avrupa'da eğitimin kalitesinin artırılması için çalışılırken, biz de eğitim siyasete alet ediliyor” diye konuştu.

EĞİTİM-SEN: “BİRİLERİ RÜYA GÖRÜP ONU KAMUOYUNA AÇIKLIYOR”-

Eğitim-Sen Genel Başkanı Dinçer, bu sistemin yurtdışında uygulandığını, fakat Türkiye gerçekleri ile bağdaşmadığını söyledi. Dinçer, sistem ile tamamen İmam Hatip liselerinin önünü açılmasının amaçlandığını ifade eden Dinçer, Türkiye'de eğitim sisteminin baştan yapılandırılması gerektiğini savundu. Sistemin oldu-bittiye getirildiğini söyleyen Dinçer, “Birileri akşam yatıp, bir rüya görüyor, rüyasını yorumlayarak kamuoyuna sunuyor. Bu eğitimdeki kötürüm durumun nedenidir. Bu tür bürokratlardan bıktık” dedi. İngiliz modelinin dershanelere giden öğrenci sayısını da önemli ölçüde artıracağını savunan Dinçer, “AKP döneminde sınav sayısı artırıldı, dershane sayısı da yüzde 100 arttı. Dershaneye göden öğrenci sayısında da çok önemli artış yaşandı. Bu AKP'nin politikası” dedi.

TÜRK EĞİTİM-SEN: “KATSAYI ENGELİNİ KALDIRAN SİSTEMİ DESTEKLERİZ”-

Söz konusu sistemin katsayı sıkıntısını kaldırması nedeniyle desteklediğini ifade eden Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, “Yıllardır en çok problemimiz, öğrencilerin istedikleri bölümlere katsayı engeli sebebiyle girememesiydi. Hiçbir eğitim anlayışında öğrencilerimiz önüne aşamayacağı engeller konulmaz. Bizim eğitim sistemimiz ise öğrencileri yükseköğrenim görmemeye programlanmış bir sistem halinde” dedi. Özellikle meslek lisesi yönünde önemli problemler yaşandığına işaret eden Koncuk, yeni sistemin meslek liselerinin önündeki engelleri kaldıracak düzeyde olması gerektiğini söyledi. teknik lise mezunlarının mevcut sistem nedeniyle mühendis bile olmadığını kaydeden Koncuk, “YÖK'ün öngördüğü model, engelleri kaldırıyorsa ve alandan önce bilgiyi seçmeye yönelikse destekliyoruz. Hatta bu katsayı problemini kaldıracak sistemin 2008 yılından itibaren uygulamaya konulmasını istiyoruz. YÖK Başkanı'na ha cesaret ha gayret diyoruz” dedi.

İNGİLİZ MODELİ İLE ÖĞRENCİLER 5 SINAVA GİRECEK-

Yeni uygulanmaya konulması düşünülen sisteme göre ÖSYM tarafından düzenlenecek merkezi sınavda 12 test yer alacak. Bunlardan 5'ini çözecek olan öğrenci, en başarılı olduğu 3 testin sonucuna göre üniversiteye girecek. Üniversiteler, fakültelerine göre öğrenci alacakları testleri açıklayacak. Sosyal bilimlerde okuyan öğrenci sosyal alan konularından testleri çözecek. Örneğin, bir üniversitenin mühendislik bölümüne matematik, fen ve biyoloji test sonuçlarına göre öğrenci alınacak. Söz konusu sistemde katsayı uygulaması da olmayacak.

Bilkent, ODTÜ ve Gazi Üniversitesi öğrencileri, ilköğretim okulundaki öğrencilerin sosyal gelişimine katkıda bulunacak

Bilkent Üniversitesi öğrencileri, Ankara civarındaki demiryolu hattına yakın ilköğretim okulundaki öğrencilerin sosyal gelişimine katkıda bulunmak amacıyla "Demiryolu Hattı Destek Projesi" başlattı.

BİLKENT Üniversitesinden 30 öğrenci, hazırladıkları "Demiryolu Hattı Destek Projesi" kapsamında, Kırıkkale'nin Balışeyh ilçesindeki bir ilköğretim okulundaki öğrencilere çeşitli konularda üç gün eğitim verdi.

Ankara civarındaki demiryolu hattına yakın ilköğretim okulundaki öğrencilerin sosyal gelişimine katkıda bulunmak amacıyla Bilkent Üniversitesinin "Toplumsal Duyarlılık Projeleri" kapsamında hazırlanan "Demiryolu Hattı Destek Projesi"nin üçüncü ayağı, Kırıkkale'nin Balışeyh ilçesindeki Şehit Gazi Gürsoy İlköğretim Okulunda gerçekleştirildi.

İlköğretim okulu öğrencileri ile bir araya gelen 30 üniversite öğrencisi, müzik, resim, minyatür ve ebru konularında çeşitli eğitimler verdi. Daha sonra okulun duvarlarını renkli kağıtlarla süsleyen öğrenciler, beraberinde getirdikleri kitaplarla kütüphane oluşturdu.

Daha sonra gruba eşlik eden doktorlar, bölgede yaşayanları sağlık taramasından geçirdi. Projeye destek veren ODTÜ ve Gazi üniversitelerinin öğrencileri de ilköğretim okulu öğrencilerine halk oyunları eğitimi verdi.

Öğrenciler, üç gün boyunca TCDD'ye ait yataklı bir vagonda konakladı. Etkinliğin son gününde düzenlenen eğlence gecesinde, ODTÜ öğrencilerinin Capoera dansı ilgiyle izlendi. Gazi Üniversitesi öğrencileri de halk oyunları gösterisi sundu.

Dolu dolu geçen üç günlük birlikteliğin ardından sıra vedalaşma vaktine geldiğinde, herkes duygu dolu dakikalar yaşadı. Ağabeyleri ve ablalarına sarılan ilköğretim okula öğrencileri, uzun süre gözyaşı döktü.

Bu yıl Milli Eğitim Bakanlığı ve sendikalar arasındaki Kurumu İdari Kurulu’nun Ağustos ayında toplanması bekleniyor.

Bu yıl Milli Eğitim Bakanlığı ve sendikalar arasında Kurumu İdari Kurulu'nun Ağustos ayında toplanması bekleniyor. Yetkili sendika olarak Türk-Eğitim-Sen'in katılacağı kurul toplantısında Türkçe ve Din Kültürü ders saatlerinin artırılması, sözleşmeli öğretmenlerin kadroya geçirilmesi, Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin yeniden düzenlenmesi gibi konular görüşülecek.
Ağustos ayında toplanması beklenen KİK toplantısında eğitim sorunları masaya yatırılacak. Yetkili sendika Türk Eğitim-Sen tarafından toplantıda görüşülmesi istenen konular 12 sayfalık rapor halinde Milli Eğitim Bakanlığı'na sunuldu. Raporda sendikalar, meslek liselerinin yeniden yapılandırılması ve cazip hale getirilmesi gerektiğini belirtirken, meslek liselerinin önündeki katsayı probleminin kaldırılmasını isteyecek. İngilizce ve Beden Eğitimi ders saatlerinin artırıldığını belirten sendikalar, Türkçe ve Din Kültürü ders saatlerinin de arttırılması için düzenleme yapılmasını isteyecek.
Öğretmen verimliliğini artırılması gerektiğini bildirecek olan sendikalar, Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin öğretmenin huzur ve çalışma şevkini artıracak şekilde yeniden düzenlenmesini isteyecek.

OKULLARDA TACİZ VE ŞİDDETİN ÖNLENMESİ İÇİN DİSİPLİN NOTU DERS GEÇME KRİTERİ YAPILSIN”-

MEB'e sunulan KİK toplantısında görüşülecek konular raporunda, okullardaki şiddet ve tacizin önlenmesinin eğitim-öğretim ve ülke geleceği açısından son derece önemli olduğuna işaret edildi. Raporda, bu anlamda disiplin yönetmeliğinin yeniden düzenlenmesi, okul-veli işbirliğinin sağlanması ve disiplin notlarının ders geçme kriterleri içerisine alınması isteğinde bulunuluyor. Raporda, okullarda taciz ve şiddetin önlenmesi için okullardaki idareci sayısının artırılmasının yanı sıra okul binalarının projelerinin öğrencilerin her türlü sosyal ve sportif etkinliği yapacak şekilde düzenlenmesi gerektiği belirtildi.
Sunulan raporda ilköğretim okullarında okulun kullanımı açısından yaş kategorilerinin dikkate alınarak eğitim-öğretimin yeniden planlanması da istendi.

“SÖZLEŞMELİ ÖĞRETMENLER KADROYA ALINSIN”-

Sözleşmeli öğretmenlerin sorunlarına da geniş yer ayrılan raporda, 4/C ve 4/B çalışanlarına kadro verilmesi istendi. Sözleşmeli öğretmenlerin özlük haklarının kadrolu öğretmenlerle aynı düzeye getirilmesi istenirken, Maaş ve ek dersleri ile ilgili problemlerini de düzeltilmesi gerektiği belirtiliyor.
Özür durumuna göre yer değişikliği konusunda sıkıntıların yaşandığına dikkat çekilen raporda, “aile bütünlüğüne saygı duyulması” gerektiğine işaret edildi.
Her yıl dağıtılan kitapların da toplanarak israfın önlenmesi gerektiğine değinilen raporda, kitapların baskı kalitesinin artırılması istenirken, sık kitap değişikliğine gidilmemesi gerektiği belirtiliyor.
Banka promosyonları konusunu da gündeme getirecek olan sendikalar, Milli Eğitim Bakanlığı'ndan promosyonların tamamının çalışanlara verilmesi için düzenleme yapmasını isteyecek. Ayrıca mahrumiyet bölgelerinde görev yapan öğretmenleri teşvik etmek amacıyla buralarda çalıştıkları dönemler için farklı tazminat ödenmesi konusu da KİK'de gündeme gelecek.

VEKALETEN ATAMALARDA “KRİTERLER GÖZ ÖNÜNE ALINSIN” İSTEĞİ

Özellikle son yıllarda eğitim alanında ortaya çıkan vekaleten atama konusuna da değinilen raporda, “Okul ve kurumlarda vekâleten görevlendirmelerde ve kurucu müdürlüklerde duyuru yapılmalı, hizmet puanı, kariyer ve liyakat kriterleri göz önüne alınmalıdır” uyarısında bulunuldu.
MEB'e sunulan KİK toplantısında görüşülecek konular raporunda, ek dersler, tazminatlar, diğer ekonomik haklar, sosyal haklar, atama ve yer değiştirmeler ve eğitim öğretimin problemleri üzerine yüzlerce soruna yer verildi.

Ağaçbilim Okulu Eğitime Başlıyor...

Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneğince açılan, "Dendroloji (Ağaçbilim) ve Orman Ekolojisi Okulu", Cumartesi günü eğitime başlıyor.


KIRÇEV Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Demirtaş, ormanlar ve kırsal çevreye yönelik çalışmalar yapan derneğin, her yıl olduğu gibi bu yıl da "Ağaçbilim" ve "Orman Ekolojisi Okulu" açtığını bildirdi.

Ağaçlar ve ekolojiyle ilgili bilgi vermek amacıyla açılan okula katılımın ücretsiz olduğuna dikkati çeken Demirtaş, başvuruların Perşembe gününe kadar KIRÇEV'e doğrudan, e-posta veya faks yoluyla yapılabileceğini ifade etti.

Demirtaş, Cumartesi günü başlayıp, 31 Mayıs Cumartesi günü bitecek eğitimde, 4 hafta boyunca teorik ve uygulamalı dersler verileceğini belirtti.

Uygulamalı derslerin, Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi ve MTA'nın bahçeleri ile Kurtuluş, Botanik ve Seğmenler parklarında gerçekleştirileceğini ifade eden Demirtaş, okulda, "Ekoloji ve Ekosistemler ile Türkiye'deki Bitki Örtüsü Bölgeleri", "Canlılar Alemi, Sınıflandırma, İsimlendirme ve Ağaçbilime Giriş", "Açık Tohumlu Ağaç ve Ağaççıklar", "Kapalı Tohumlu Ağaçlar", "Kapalı Tohumlu Ağaççıklar", "Canlı Ağaç ve Ağaççık Örneklerinin Yerinde ve Yeri Dışında Korunması" ve "Ağaç ve Ağaççıkların Kültürümüzdeki Yeri" konularında eğitim verileceğini bildirdi.

Eğitimin sonunda Ankara Çubuk'taki Karagöl'e gezi düzenleneceğini belirten Demirtaş, okulla ilgili ayrıntılı bilgiye, www.kirsalcevre.org.tr adresinden ulaşılabileceğini kaydetti.