21 Ocak 2008 Pazartesi

Erkan Avcı Lisesi öğrencileri konuştu: "Okulumuzda mescit yok"

Okulun öğrencileri, "Eğitimiden memnun olduğumuz okulumunuzun ismini kötülemek istiyorlar." diye konuştu.

Bahçelievler Erkan Avcı Anadolu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi'nin içinde mescit olduğu ve öğrencilerin bu mescitte namaz kıldığı şeklindeki haberlerin gerçeği yansıtmadığı belirtildi. Okulun öğrencileri, haberlere tepki göstererek, "Eğitimiden memnun olduğumuz okulumunuzun ismini kötülemek istiyorlar." diye konuştu.

Lise Müdürü Muhittin Kara, Milli Eğitim Müdürlüğü'nden izni olmadığı için haberle ilgili açıklama yapmak istemezken, öğrenciler "Bir imam eksik" başlığı ile verilen habere tepki gösterdi. Herkesin ibadetini istediği gibi yaşama hakkı olduğunu dile getiren bir öğrenci, "Okulumuzda mescit yok. Ancak nedense böyle bir olayla okulumuz haber oluyor. Anlamıyoruz. Gelsinler başarılarımızı yazsınlar" dedi. Başka bir öğrenci de, "Okulumuzu, okul müdürümüzü seviyoruz. Okulumuzun başarılarını yazsınlar olmayan birşeyle neden uğraşıyorlar. Okulumuzun bu şekilde adını kötülüyorlar. " diye konuştu. Çıkan haberleri biraz da espiri konusu yapan öğrencilerin "İmam aranıyor. The İmam" diyerek birbirilerine takıldıkları gözlendi.

Okulda gazetecileri ağırlayan okul müdürü Muhittin Kara, yetkisi olmadığı için namaz olayı ile ilgili konuşmak istemediğini, ancak 2500 öğrenci ve 150 öğretmenle başarılı bir eğitim öğretim yılı geçirdiklerini ifade etti.

(CİHAN)

İstanbul Bahçelievler'deki Erkan Avcı Anadolu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi'nde zemin kattaki bir odanın mescit haline getirildiği ortaya çıktı.

Öğretmen ve öğrenciler mescidin hemen önündeki lavaboda abdest aldıktan sonra içeri girip birlikte namaz kılıyor. Bir öğrenci "4 yıldır bu okuldayım, mescit hep vardı" dedi

Kanuna göre yasak

İlköğretim okullarında ve liselerde kanuna göre, ibadethane bulundurulması yasak. Ancak Erkan Avcı Anadolu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi'nin zemin katındaki bir oda mescide çevrilmiş. Öğle teneffüsü için zil çaldığında mescidin önü öğrenciler ve öğretmenlerle doluyor. Lavaboda abdestini alan, ayakkabılarını çıkarıp halıfleksle kaplanmış bu odaya giriyor.

Özel olarak hazırlandı

Öğrenciler ve öğretmenler aynı anda ve cemaat şeklinde değil, değişik zamanlarda teker teker namazlarını kılıyor. Namazını bitiren ayakkabısını giyip sınıfının yolunu tutuyor. Öğrencilerden biri 4 yıldır bu lisede okuduğunu ve mescitin hep var olduğunu anlatıyor. Bir diğer öğrenci ise odanın namaz kılmak isteyen öğrenci ve öğretmenler için hazırlandığını doğruluyor.

Bu ikinci skandal

Erkan Avcı Anadolu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi daha önce öğrencilere uygulanan katı disiplinle gündeme gelmişti. Öğretmenlerin her sabah öğrencilerin giysilerini tek tek kontrol ettiği okulda Müdür Muhittin Kara'nın da elindeki makasla gençlerin saçlarını kestiği iddia edilmişti. Bu olaydan sonra Muhittin Kara uyarı cezası almıştı.

Umay AKTAŞ-Serkan OCAK
www.milliyet.com.tr/2008/01/21/son/sontur03.asp

YÖK Başkanı, kısa dönem askerlik hakkının meslek yüksekokulu mezunlarına da tanınması için Genelkurmay Başkanı Büyükanıt’tan randevu talep edecek

Prof. Yusuf Ziya Özcan ’ın üniversitelerdeki yığılmayı önleyeceğini, meslek yüksekokullarını tercih edilir hale getireceğini savunduğu teklif, yüz binlerce öğrenciyi ilgilendiriyor.

YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, üniversite mezunlarına tanınan kısa dönem askerlik hakkının meslek yüksekokullarına (MYO) da tanınması için Genelkurmay Başkanlığı’na teklif götürecek. Bu yolla meslek yüksekokullarının daha cazip hale getirilmesini isteyen YÖK Başkanı Özcan, teklifini öncelikle, yakın zamanda randevu talep ederek, Genelkurmay Başkanı Büyükanıt’a sunacak. Özcan, Büyükanıt’tan olumlu yanıt alırsa, teklifi 2005 yılında bu konuda çalışma yapan Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’e götürecek.

Çelik’in de onayını alan teklif, yasal düzenleme yapılması için TBMM’ye gönderilecek. YÖK Başkanlığı’na atandığı günden bu yana tartışma yaratan birçok açıklamaya imza atan Özcan’ın, yine gündem yaratacak olan konuya ilişkin teklifini şu gerekçelere dayandırarak ortaya atacağı öğrenildi: "Birçok öğrenci sadece kısa dönem askerlik uygulamasından yararlanmak için üniversite okuyor. Açıköğretim Fakültesi’ni tercih edenlerin büyük çoğunluğu da kısa dönem askerlik uygulaması nedeniyle tercihte bulunuyor. Üniversitelerdeki yığılmanın önlenmesi için bu ayrıcalık kaldırılmalı. Meslek yüksekokullarına da kısa dönem askerlik hakkı tanınmalı. Bu okullar cazip hale getirilmeli, öğrenciler özendirilmeli. Öğrenciler bu okullara severek gidip gelmeli, öncelikli tercihleri arasında yer almalı. Bu okullardan mezun olanlar düz lise mezunlarına göre daha avantajlı hale getirilmeli. YÖK bu okullara teşviği arttırmalı."

Yürürlükteki uygulamada fakülte mezunları 6 ay askerlik yaparken, meslek yüksekokulları başta olmak üzere lise ve ilköğretim mezunları 15 ay askerlik yapıyor.

İLAHİYATÇILAR NE OLUR ?

Meslek yüksekokullarında halen 482 bin öğrenci okuyor. Bu okulları tercih edebilecek 1 milyon 250 bin öğrenci ise, meslek liselerinde öğrenim görüyor. Bu kararın yüz binlerce erkek öğrencinin yaşamını etkilemesi bekleniyor. Projenin hayata geçirilmesi durumunda, bundan iki yıllık ilahiyat yüksek okul mezunlarının yararlanıp yararlanmayacağı ise henüz belli değil. Halen imam hatip liselerinde yaklaşık 120 bin öğrenci okuyor ve bunların 20 bini son sınıf öğrencisi.
kaynak: hürriyet

Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlıyken 2006 yılında çıkarılan bir kanunla MEB'e bağlanan Turizm Eğitim Merkezleri (TUREM), sorunlarına çözüm arıyor

TUREM'lerde çalışan eğitici ve öğretmenler, MEB’e bağlanmaları sonrasında ortaya çıkan sorunlara çözüm bekliyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı oldukları dönemde kurslarda teorik ve uygulamalı derslere girebilen öğretmen ve eğiticiler, geçen iki seneye karşın görev tanımlamalarının yapılmamasından şikayetçi.

Şehir içi ve şehir dışı tayin hakları da bulunmayan turizm eğitimcilerine ön lisans, lisans ya da pedagojik formasyon sonrasında teknik öğretmen veya sözleşmeli öğretmen statüsüne geçme hakkı da verilmedi.

Ek ders ücretleri, eğitime katkı payı ve sınav ücretlerinden alınacak pay konusunda da tanımlaması yapılmayan TUREM eğitmenlerine, sömestr ve yaz tatili hakkı da tanınmıyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı iken turistik işletmelerde eğitim kursu vererek harcırah alabilen eğitmenlerin bu hakkı da ellerinden alındı.

Danıştay tarafından iptal edilen “Taraflar ihbar etmek şartıyla bir ay önceden sebep göstermeksizin sözleşmeyi feshedebilir” ibaresinin de sözleşmeden çıkarılmadığı belirtiliyor.

İlköğretim ve ortaöğretim okullarındaki yaklaşık 15 milyon öğrenci ve 600 bine yakın öğretmen, yarıyıl tatiline çıkmaya hazırlanıyor

2007-2008 eğitim-öğretim yılının ilk dönemi, 25 Ocak 2008 Cuma günü sona
erecek. Örgün eğitim kurumlarında öğrenim gören öğrenciler, ilk yarıyıldaki çalışmalarının karşılığı olan karnelerini alacak ve yaklaşık 2 haftalık yarıyıl tatiline çıkacaklar. Eğitim-öğretim yılının ikinci yarısı, 11 Şubat 2008 Pazartesi günü başlayacak. Öğrenciler 13 Haziran 2008 Cuma günü karne alacaklar ve 3 aylık yaz tatili başlayacak. 2008-2009 eğitim-öğretim yılının, 15 Eylül 2008'de başlaması planlanıyor.

SINAV TAKVİMİ
Öğrenciler açısından 2007-2008 eğitim-öğretim yılının ikinci yarısı, sınavlar nedeniyle ilk yarıyıldan daha yoğun geçecek.
Anadolu, fen ve sosyal bilimler liselerinde okumak isteyen ilköğretim son sınıf öğrencileri, 8 Haziran 2008'de son kez gerçekleştirilecek olan Ortaöğretim Kurumları Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı'na (OKS)
girecekler.
İlköğretim 6. sınıflar için 21 Haziran 2008, 7. sınıflar için 22 Haziran 2008 tarihlerinde birlikte yapılacak Devlet Parasız Yatılılık ve
Bursluluk Sınavı'na (DPY-B) ve Seviye Belirleme Sınavları'na (SBS) ise ilköğretim 6. ve 7. sınıflarındaki öğrenciler alınacak.
Ayrıca, ilköğretim okullarının 5. sınıf öğrencileri ile liselerin 9, 10 ve 11. sınıflarında okuyan öğrenciler, 4 Mayıs 2008'de DPY-B'ye girecekler.

Batman'da fırından ekmek almaya giderken silahlı çatışmanın ortasında kalan lise öğrencisi Mazlum Gezer yaşamını yitirdi

Gazi Lisesi 1'inci sınıf öğrencisi 15 yaşındaki Mazlum Gezer, geçen cuma günü sabah saatlerinde 19 Mayıs Mahallesi Tütüncüler Caddesi kavşağındaki fırından ekmek almaya gittiği sırada iki taraf arasındaki silahlı kavganın ortasında kaldı. Pompalı tüfekten çıkan saçmaların midesine isabet ettiği Gezer, kaldırıldığı Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde kurtarılamadı. 4 çocuk annesi Nurcan Gezer, Mazlum'u ekmek almaya gönderdiğini belirterek, "Nereden bilebilirdim başına böyle bir şey geleceğini? Fırın evimize 300 metre uzaklıkta. Gelmeyince, cep telefonundan ulaştık. Karşımıza çıkan polis yaralı olduğunu söyleyince, dünya başıma yıkıldı" diye konuştu.
Yaralanan diğer 8 kişi ise tedavi altına alındı. Nöbetçi mahkemeye çıkarılan 6 kişiden 4'ü tutuklandı.

YÖK eski Başkanı Prof. Dr. İhsan Doğramacı, türban konusunda ilginç bir açıklama yaptı.

YÖK eski Başkanı Prof. Dr. İhsan Doğramacı, son günlerde tartışılan türbanı zamanında Kenan Evren'in önerdiğini söyledi.

Haber Türk'te yayınlanan Basın Kulübü programına katılan Doğramacı, Evren döneminde türban konusunun devamlı tartışıldığını söyleyerek, şu açıklamada bulundu:

"Kenan Evren döneminde bunu devamlı tartışıyoruz. 'İncitmeden nasıl başörtüsü konusunu çözebiliriz?' diye uykularım kaçardı. Kenan Evren bana bir gün dedi ki, 'Kabine üyelerinin birisinin hanımı (Mehmet Keçeciler'in eşi) ne güzel, gayet de çağdaş şapka gibi birşey giyiyor, ne kadar medenice, bari başını örtmek isteyen bu şekilde örtse ne iyi olur' dedi. Bu konuşmanın ardından, lügat kitaplarına baktık. Fransa'da 'türban' diyorlar. Bone gibi birşey. Başını kapatmak isteyenler için bu önerildi. Şu an başörtüsü unutuldu, türban gündeme geldi."

Kayseri, İncesu'da engeli öğrencilere masa tenisi eğitimi veriliyor.

Kayseri'nin İncesu ilçesinde AB hibe fonları desteğiyle hazırlanan proje kapsamında engeli öğrencilere masa tenisi eğitimi veriliyor.

İncesu Çok Programlı Lise'de spor kulübü öğretmenleri ve öğrencilerince kurulan Grup Armada, AB hibe fonlarından aldığı 6 bin avroluk destekle “Her Şeye Rağmen Spor” projesini hayata geçirdi.

Proje koordinatörü Ömer Akmaz, geçen yıl ekim ayında başlayan proje ile engelli öğrencilere sporu sevdirmek için çalışmalar düzenlediklerini bildirdi.

Proje kapsamında İncesu ve çevresinde yaşayan 15 engelli çocuğa masa tenisi eğitimi verdiklerini ifade eden Akmaz, şöyle konuştu:
"Engelli çocuklara, masa tenisi eğitiminin yanı sıra sosyal gelişimlerini destekleyen aktiviteler de düzenliyoruz. Projemiz sona yaklaşmaya başladı. Masa tenisi eğitimi verdiğimiz engeli çocuklarımızı proje sonunda düzenleyeceğimiz turnuvaya hazırlıyoruz. Projemizde çocuklara verilen eğitimin onların gelişimleri konusunda çok olumlu sonuçlar doğurdu. Aileleri ve sınıf öğretmenleri ile yaptığımız anketler ve görüşmeler de bunu doğruladı. Grup Armada olarak proje tamamlandıktan sonra da engelli çocukların gelişimini takip edeceğiz. Engelli çocuklarımızın topluma kazandırılmalarına katkı sağlamak istiyoruz."

Kültür ve Turizm Bakanlığının 'Kültür ve Sanat Büyük Ödülü'ne değer görülen Prof. Metin Sözen, ödülünü Cumhurbaşkanı Gül'ün elinden aldı.

Türk sanat ve mimarisi alanında bilimsel çalışmalarıyla Kültür ve Turizm Bakanlığının 'Kültür ve Sanat Büyük Ödülü'ne değer görülen Prof. Metin Sözen, ödülünü Cumhurbaşkanı Gül'ün elinden aldı. Devlet Resim ve Heykel Müzesi'nde dün düzenlenen törene, TBMM Başkanı Köksal Toptan, Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, TBMM eski Başkanı Bülent Arınç da katıldı. Prof. Sözen'in çalışmalarının anlatıldığı film gösteriminin ardından konuşan Cumhurbaşkanı Gül, şunları söyledi:

“Tarihi eserlerimize sahip çıkma, bu konuda büyük bir uyanışın, daha büyük bir şuurun oluşması, şehirlerimizi, caddelerimizi kurarken aynı estetik, güzellik, zarafet içerisinde de yeni bir akımın başlayacağını ümit ediyorum. Eminim ki bu ödül verilirken bütün bunlar düşünülmüştür. Ancak, en büyük arzum, bunun kent bilinci uyandırması, bir taraftan eski eserlere sahip çıkarken, yeni kurduklarımızın da ileride övünülecek güzel, estetik bir şekilde olmasıdır.”

Hüseyin Çelik, Türkiye'de öğretmenlere verilen maaşın GSMH'ye oranla yüksek olduğunu ancak indirilmesinin söz konusu olmadığını söyledi.

Çelik, “Ben Milli Eğitim Bakanı olarak, olsa olsa arkadaşlarım adına daha fazlasını talep ederim” dedi.

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Dünya Bankası Türkiye Direktörü Ulrich Zachau'nun, Türkiye'de öğretmen maaşlarının OECD üyesi ülkelere göre yüksek olduğu yönündeki açıklamasının doğru olduğunu ancak cari açığı kapatmak için öğretmenlerin ücretlerinin düşürülmeyeceğini söyledi.
Çelik, sendikaların da tepkisine neden olan Zachau'nun açıklamalarını şöyle değerlendirdi: "Gayri Safi Milli Hasıla'ya (GSMH) oranla, öğretmenlere verilen maaş, OECD ülkelerinin hepsinin üzerindedir. OECD'de birinciyiz, öğretmenlere ayırdığımız kaynağın, GSMH'ye oranı itibariyle. Bu doğrudur" dedi.

ÖNCELİĞİMİZ EĞİTİM

Eğitimin Başbakan Erdoğan ve hükümetin birinci önceliği olduğunu belirten Çelik, iktidarda oldukları süre içinde bütçeden en büyük payı eğitime ayırdıklarını hatırlattı. "Bana kalsa, öğretmenlerimize bundan da daha fazla para vermek isterim" diyen Çelik, cari açığı kapatmak için öğretmenlerin ücretlerinin düşürülmesi gibi bir şeyin söz konusu olamayacağını vurguladı. Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ben Milli Eğitim Bakanı olarak, olsa olsa arkadaşlarım adına daha fazlasını talep ederim. Onların hayat standartları ne kadar yüksek olursa, maddi endişelerden uzak olurlarsa, çocuklarımıza o kadar faydalı olabilirler. Maaşlarından kısma diye bir şey söz konusu olamaz. Zachau'nun söylediği doğrudur. GSMH'ye oranla, öğretmenlere aktarılan kaynak ve ücret itibariyle OECD birincisiyiz. Eğitim sendikalarına sorarsanız, onlar farklı şeyler söylerler. Ama doğru olan budur, rakamlar bunu söylüyor."

Milli Eğitim Bakanlığı Dış İlişkileri Genel Müdürlüğü bu yıl yurtdışına 515 öğretmen göndereceğini bildirdi.

Yurtdışına 515 öğretmen göndereceğini bildiren MEB Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü, Yurtdışında görevlendirilecek öğretmenlerin mesleki yeterlilik sınavı ve temsil yeteneği mülakatı kılavuzunu yayınladı. Genel Müdürlük, yurtdışına gitmek isteyen öğretmenlerin 22 Ocak-11 Şubat 2008 tarihleri arasında başvuru yapabileceğini bildirirken, sınavların 23 Şubat 2008 tarihinde yapılacağını açıkladı. Sınavlarda başarılı olarak yurtdışına gitmeye hak kazanan öğretmenler ise 7 Mart 2008 tarihinde açıklanacak.

780 ÖĞRETMEN ADAY OLABİLECEK

MEB Dış İşleri Genel Müdürlüğü, Mesleki Yeterlilik ve Temsil Yeteneği sınavlarına toplam 780 aday alacağını ve sınava katılanlar arasından 515 öğretmeni yurtdışına göndereceğini açıklarken, sınava kabul edilecek 780 öğretmenin hangi koşullara göre belirleneceğini bildirmedi. Adaylardan müracaat esnasında yabancı dil belgesi talep edilmeyeceğini belirten Genel Müdürlük, görevlendirme işleminin yapılabilmesi için sınav tarihinden en geç 3 yıl öncesine ait Kamu Personeli Dil Sınavı'ndan (KPDS) en az E düzeyinde belge isteyeceğini duyurdu.

Yurtdışına gönderilecek öğretmenler arasında Türkçe, Türk Dili ve Edebiyatı ile Sınıf Öğretmeni alanlarına Almanca bilen 400 kişi alınacak. Aynı alanlara Fransızca bilen 100, İngilizce bilen 10 öğretmen alınacak. Müzik alanına ise Almanca bilen 2 öğretmen aranıyor. 3 kişinin gönderileceği beden eğitimi alanında ise yan alanı halk oyunları olan ve resmi kurumlardan sertifika almış öğretmenler yurtdışına gönderilecek.

5 YIL ÖĞRETMENLİK ŞARTI

Genel Müdürlük, yurtdışına gitmek için başvuruda bulunacak öğretmenlerden 01 Şubat 2008 tarihi itibarıyla en az 5 yıl öğretmenlik hizmeti yapmış olma şartı arıyor. Ayrıca, başvuruda bulunacak öğretmenlerin disiplin cezası almamış olması gerekiyor. Genel Müdürlük, yurtdışına göndereceği öğretmenlerin öğrenim düzeyinin ise en az lisans düzeyinde olması gerektiğini de şarta bağladı. Öğretmenlerin tabi olacağı mesleki yeterlilik sınavı ise sadece İstanbul ve Ankara'da yapılacak. Yapılacak sınavda Türkçe, Sosyal Bilgiler ve Genel Kültür alanlarına 30'ar puan, verilirken, meslek bilgisine ise 10 puan verilecek.

Bağcılar İbni Sina Lisesi öğrencisi 15 yaşındaki Hakan Aksu, okul bahçesinde ders çalışırken kale direğinin üstüne düşmesi sonucu hayatını kaybetti.

Bağcılar İbni Sina Lisesi öğrencisi 15 yaşındaki Hakan Aksu, perşembe günü bahçede ders çalışırken kale direğinin üstüne düşmesi sonucu hastanelik oldu. Bir hafta yaşam mücadelesi veren Hakan, dün hayatını kaybetti. Kale direği ise okulun deposuna kaldırıldı. Hakan'ın sınıf arkadaşı yaşananları “Bir dersten zayıf aldığı için bahçede ders çalışıyordu. Bu sırada kale direğinin üzerine düştüğünü gördüm”sözleriyle anlattı. Okul yönetimi hakkında suç duyurusunda bulunacağını belirten baba Sabri Aksu ise “Öğrenciler kale direğini sabitlemek için dibine taş koymuşlar. Okul yöneticileri görmedi mi?” dedi. Hakan Aksu' nun cenaze töreninde feryatlar yürekleri dağladı.

Eskişehir’de matematik sınavı sorularını çalmak için açık olan pencereden okula giren 2 lise öğrencisi polis tarafından yakalandı

Olay, 18 ocal saat 19.00 sıralarında Bahçelievler Mahallesi Orhan Oğuz Lisesi'nde meydana geldi. Pencereden 2 kişinin okula girdiğini gören çevre sakinleri polisi aradı. İhbar üzerine çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Olay yerine gelen polis ekipleri, açık olan 2'inci kat penceresinden içeri girdi. Polisler 3'üncü kattaki müdür yardımcısının odasında masanın altında saklanmaya çalışan 2 kişiyi yakaladı. Gözaltına alınan ve isimleri açıklanmayan lise birinci sınıfta okudukları anlaşılan 2 öğrenci, kendilerini yakalayan polislere “Matematik dersimiz çok kötüydü. Öğretmenin yapacağı sınav kağıtlarını müdür yardımcısının odasında masa üzerine bıraktığını görmüştük. Okul kapandıktan sonra akşam saatlerinde sınav sorularına bakmak için içeri girdik” dedi.
Çocuk Şubesi'ne götürülen öğrenciler, daha sonra cumhuriyet savcısının talimatıyla serbest bırakıldı.