28 Aralık 2010 Salı

Yumurta'da Dekan Göle'nin Suçu Yok

'Yumurta'da Dekan Göle'nin Suçu Yok

Ankara Üniversitesi'nde yaşanan yumurtalı protestoya ilişkin üniversitenin yaptığı inceleme tamamlandı.

İncelemede, fakülte yönetiminin ve Dekan Celal Göle'nin kusurunun olmadığı sonucuna varıldı.

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde yaşanan protesto olayının ardından Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) talebi ile üniversite bünyesinde başlatılan inceleme 2 haftadan uzun sürede tamamlandı.

Edinilen bilgiye göre; olaylarda fakülte yönetiminin güvenlikle ilgili bir ihmal ve kusuru olmadığı sonucuna varıldı.

Bu nedenle Dekan Celal Göle'nin görevden alınması gerektiğine ilişkin bir ifade de yer almadı.

Ankara Üniversitesi inceleme sonucunu bugün YÖK'e gönderecek.

YÖK, kendisine sunulan raporu yeterli bulmazsa kendi Denetleme Kurulu'nu yeni bir inceleme ve ardından soruşturma yapmak üzere görevlendirecek.

YUMURTALI PROTESTO

Geçtiğimiz günlerde Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde düzenlenen bir konferansta CHP'li Süheyl Batum öğrenciler tarafından protesto edilmişti.

Batum'un ardından fakülteye gelen AK Parti'li Burhan Kuzu'ya yumurta atılmıştı.

Afyon Kocatepe Üniversitesi

Afyon Kocatepe Üniversitesi

3 Temmuz 1992 tarih ve 3837 sayılı kanunla kurulmuş ve 10 Kasım 1992 tarihinde eğitim-öğretim faaliyetlerine başlamıştır.

ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ

Atatürk Üniversitesi’nin kurumsal kimliği şu değer ve ilkelerden oluşmaktadır: Bilimsellik, yaratıcı düşünce ve eleştiriye açık olma, ulusal ve evrensel değerlere bağlılık, Türkçeyi doğru ve güzel kullanma, katılımcılık ve paylaşımcılık, şeffaflık, adalet ve özgürlükten yana olma, liyakate değer verme, kendini sorgulama, emeğe saygı gösterme ve başarıyı takdir etme, şikayet etmek yerine çözüm üretme ve uygulama, yaşam boyu öğrenme, eğitimde kuram kadar uygulamaya da önem verme; toplumsal, kültürel, çevresel ve sanatsal duyarlılık, toplam kalite yönetimi felsefesini benimseme, kaynakları etkin kullanma, sürekli ilerlemeyi ve yeniliği teşvik etme, insan haklarına ve düşünce farklılıklarına saygılı olma, yönetişim anlayışını benimseme ve uygulama.

GAZİANTEP ÜNİVERSİTESİ

Gaziantep’te yüksek öğretim faaliyetlerine 1973 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi’ne bağlı Makine Mühendisliği Bölümü ile başlanmış olup, 1987 yılında Gaziantep Üniversitesi’nin kurulmasıyla tüzel kişiliğini kazanmıştır. Güneydoğu’nun en büyük, Türkiye’nin 6. büyük şehri ile aynı ismi taşıyan Gaziantep Üniversitesi, 1077 Öğretim Elemanı, 13500 Öğrencisi, 10 fakülte, 3 yüksekokul, Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı ve 9 meslek yüksekokulu, 3 enstitü, 13 araştırma ve uygulama merkezi ve doğrudan Rektörlüğe bağlı 5 bölümü ile Türkiye’nin önde gelen üniversiteleri arasındadır.

Burs ve Krediler Zamlandı

Burs ve Krediler Zamlandı

Aylık 200 lira burs alan öğrenci yeni yılda 240 lira, 400 lira alan master öğrencisi 480 lira alacak.

Partisinin 2010'un son grup toplantısında konuşan Başbakan Erdoğan, 1 Ocak'tan itibaren üniversite öğrencilerinin burs ve kredilerini yüzde 20 artırdıklarını açıkladı.

Erdoğan'ın gündeminde öğrenciler ve çiftçiler vardı:

"1 Ocak'tan itibaren üniversite öğrencilerinin burs ve kredilerini yüzde 20 artırıyoruz. Aylık 200 lira alan öğrencimiz 1 Ocak'tan itibaren 240 lira burs veya kredi alacak. Böylece üniversite öğrencilerinin kredi ve burs miktarını 2002 yılına göre yüzde 433 oranında artırmış oluyoruz.

400 lira burs veya kredi alan master öğrencileri artık 480 lira alacak. Aylık 600 lira alan doktora öğrencimiz de 720 lira burs veya kredi alacak.

Beslenme yardımını da yükseltiyoruz, 120 lira olan beslenme yardımını da 150 liraya çıkartıyoruz.

228 MİLYON NİRE, 13 MİLYAR NİRE?
Biz iktidara geldiğimizde tarım sektörü kıvranıyordu, çiftçi iflasın eşiğindeydi, borcunu ödeyemiyordu. Haciz kıskacında adeta kıvranıyordu, eldeki traktörlerin nasıl haczedildiğini hatırlayalım. 8 yıl boyunca tarım sektörünü her açıdan destekledik.

Bütçe görüşmelerinde muhalefetten kürsüye çıkan, popülist siyaset geleneğinin bir izdüşümü olarak tarım sektörünü istismara yeltenenler var. Anadolu'yu, Trakya'yı gezen, çiftçinin evinde misafir olan AK Parti'nin alın terine verdiği değeri objektif bakarsa orada görür.

Nitekim 3 Kasım seçimlerinden sonra girdiğimiz her seçim bütün politikalarımızla tarımda nasıl çiftçinin yanında olduğumuzun açık teyididir. Değerli dostlar, 2002'de iktidara geldiğimizde Ziraat Bankası'nın çiftçiye kullandırdığı kredi miktarı -şu anda ekranları başında bizi izleyen vatandaşlarımıza sesleniyorum, ısrarla çiftçi kardeşlerime de sesleniyorum, samimiyetle sesleniyorum, burada şu rakamları iyi inceleyelim- 228 milyon liraydı, tüm verilen destek. Bugün çiftçinin kullandığı kredi miktarı, dikkatinizi çekiyorum, 13 milyar Türk lirasıdır. Allah aşkına 228 milyon nire, 13 milyar nire?

Tabi ki bitmedi, anlatacağım daha çok şeyler var. Tarım Kredi Kooperatiflerinin kullandırdığı kredilerle birlikte çiftçinin kullandığı kredi miktarı 15 milyar dolara yükseldi. 2002'de, biz iktidara geldiğimizde 66 bin kişi kredi kullandı. Bugün krediden istifade eden çiftçi sayısı 900 bin kişi oldu. Bakınız nereden nereye? 66 bin kişi nerede, 900 bin kişi nerede?

Şu anda, haftada ortalama 18 bin 279 çiftçi Ziraat Bankası'ndan kredi kullanıyor, her hafta. Bu kullanılan kredilerin de yüzde 93'ü sübvansiyon kredilerinden oluşuyor. Tarımsal krediler içerisinde yatırım kredilerinin payı 2002 öncesi yüzde 5 iken, bugün yüzde 40'a ulaştı. Takipteki tarımsal kredilerin oranı 2002'de yüzde 62'leri aşmıştı. Bakın burası çok önemli, kredi alan her 100 çiftçiden 62'si borcunu ödeyemiyordu. Şimdi dikkatinizi çekiyorum, takipteki kredi oranı bugün yüzde 1.6'ya geriledi.

Şimdi bizim sevgili muhalefetimiz neyi kullanıyor? İşte bu 1.6'lık oranı görüyor ve sadece bununla konuşuyor. Yani yüzde 62'den buraya geldiğimizi görmüyor. Sağdan soldan en marjinal örnekleri toplayıp manzara buymuş gibi sunuyor. Yani 100 kişiden 62'si takibe düşüyordu, 100 kişiden 1.6'sı takibe düşüyor. İnsafın yok mu yahu?

ÇİFTÇİYE FAİZ MÜJDESİ
Şimdi geliyorum çiftçilerimize vereceğim müjdeye. Ziraat Bankası'nın tarımsal kredi faiz oranı 2002 yılında yüzde 59'du, kim var iktidarda, DSP var, MHP var, ANAP var. Biz bunu en son yüzde 13 seviyesine kadar indirmiştik. Bu oran da çiftçimize yüzde 0 ile 9.75 arasında yansıyordu. Şimdi 1 Ocak 2011'den itibaren Ziraat Bankası'nın tarımsal kredi faiz oranını yüzde 13'ten yüzde 10'a çekiyoruz.

Hayvancılık ve tarımsal sulama kredilerine hazine tarafından yüzde 100 faiz desteği vermeye devam ediyoruz. Yani bu alanlarda kredi faiz oranı ne oluyor, 0. Diğer tüm kredilerde ise Hazine artık faizin yüzde 25'ini değil, yüzde 50'isini karşılayacak. Yani çiftçimiz Ziraat Bankası'ndan artık yüzde 0 ve yüzde 5 aralığında kredi kullanılabilecek. Düşük faizli kredi kullanımı nedeniyle oluşacak gelir kayıpları karşılığında Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerine yapılacak ödemeler için 11 bütç20esinde 776 milyon lira kaynak ayırdık. Yani bütçeye ek yük getirmiyoruz. Bu yeni faiz oranlarının çiftçimize, köylümüze, üreticimize hayırlı olmasını diliyorum."