Üniversitelerdeki skandallar birbirini izlerken böylesi ilk kez görüldü. Sahte belgeyle doçentliğe tayin yapıldı. Şartname bile kitabına uydurulmuş. - Eğitim Haberleri

18 Mart 2008 Salı

Üniversitelerdeki skandallar birbirini izlerken böylesi ilk kez görüldü. Sahte belgeyle doçentliğe tayin yapıldı. Şartname bile kitabına uydurulmuş.

Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nde (OMÜ) 2006 yılında açılan doçentlik kadrosuna bir akademisyenin sahte belgeyle atandığı iddiası üzerine Yükseköğretim Kurumu (YÖK) ön inceleme başlattı.

YÖK Başkanlığı'na 14 Ocak 2008'de intikâl ettirilen bir ihbarda, OMÜ Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları Ana Bilim Dalı'nda 2006 yılında doçentlik kadrosu ilânı asıldığı, bu ilâna özel amaçlı ve maksatlı olarak "Lazer Cerrahisi'nde Deneyimli Olma" şartı konulduğu ileri sürüldü. İlân sırasında kadrosu Yrd. Doç. olan M.B.Ç.'nin kadroya müracaat ettiği, sahte belgeyle atamasının yapıldığı iddia edildi. YÖK, rektör, dekan ve ilgili birimde görevli profesörlerin iştirakleri ile yasadışı atama yapıldığı iddia edilen ihbarla
ilgili ön inceleme başlatılmasını istedi.

Üniversite yönetimi de soruşturma başlattı.
Alınan bilgilere göre, 2006 yılında OMÜ Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı'nda bir doçentlik kadrosu ilanı verildi. İlan nedeniyle birçok kadın ve doğum uzmanı Yrd. Doç., başvurmayı düşündü, ancak 'lazer cerrahisinde deneyimli olma' şartı, önlerini kesti. Bu alanda Türkiye'de sayılı uzman bulunduğu öğrenilirken, Yrd. Doç. Dr. M.B.Ç., hazırladığı belgelerle başvurusunu yaptı. Belgeler içine, 'laparoskopik lazer cerrahi eğitimi almış olmak' şartına uyan, Belçika'da Brüksel Centre
Hospitalier İnterregional Edith Cavell Hastanesi'nde 04 Eylül 2006-1 Kasım 2006 tarihleri arasında çalışıp, iki ay süreyle ameliyatlara katılarak almaya hak kazandığına ilişkin Fransızca yazılmış bir (daha sonra tanıklık anlaşılan) belge de konuldu.

Bunun üzerine aynı bölümde görev yapan Prof. Dr. A.K., Prof. Dr. E.M.'nin ve başka bir üniversitede görevli Prof. Dr. R.M.'nın mütalaaları, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ş.S.'nin onayıyla dosya OMÜ Rektörü Prof. Dr. Ferit Bernay'a ulaştı, akademik
gereklilikleri de kontrol edilerek doçentlik kadrosuna atanmasında bir sakınca görülmedi. Gerekli prosedürün işletilmesinin ardından M.B.Ç. doçentlik kadrosuna atandı. Ancak, bölümde üstü kapalı olarak duran ve uzun zaman kullanılmayan lazer cihazından uzak durduğu şüphe uyandıran M.B.Ç.'nin, lazer belgesiyle ilgili iddiaları gündeme geldi. İncelemede doçentin, belgede yazan tarihlerde kurs gördüğü ve deneyim kazandığı iki aylık dönemde Samsun'da olduğu ve yaklaşık 46 ameliyata katılıp, hastanede yaklaşık

72 muayene yaptığı anlaşıldı. Maaşını ve döner sermaye payını da düzenli olarak aldığını içerir bilgilerin yer aldığı belgeler, isimsiz ihbar mektubuyla YÖK'e ulaştırıldı. Doçentlik kadrosuna etken olan lazer cihazı ise bir odada üzeri örtülü halde atıl vaziyetti durduğu belirtildi. Bu arada, doçente belgenin verildiği sıralarda yurt dışına hiç çıkmadığı da anlaşıldı. Ayrıca belgenin Türkiye'de az bilinen Fransızca lisanında tertip edilmesine de dikkat çekildi.


Belgeyi veren ve şu anda İstanbul'da bir hastanede görevli olan Doç. Dr. Y.K., soruşturmanın kendisine ulaştığını, sertifika vermediğini, belgenin 'tanıklık' olduğunu, bu belgenin kişinin kendi isteği üzerine ameliyat veya tedavi uygulamalara katılması halinde tanıklık olarak verildiğini söyledi. Kendisinin verdiği 4 Eylül 2006-1 Kasım 2006 tarihli tanıklık belgesinin tarihinde hata olduğunu belirten Doç. Dr. Y.K., "Asıl tarih 05 Ağustos 2002-11 Ağustos 2002 olması gerekli. 26 Şubat 2008 tarihinde yeni
bir belge hazırlayarak ilgili yerlere gönderdim. Tarih hatası bizden kaynaklı. Bu belge kişinin isteği üzerine verilir. O dönemde benimle birlikte 6 gün ameliyatlara katıldı. Ben de bir belgeyle katıldığına dair tanıklık yaptım. 6 günde cihazın kullanımı ameliyat yapılacak düzeyde öğrenilemez. Uzmanlık doktorun ameliyat becerisine, alacağı eğitime göre değişir. 6 günde ciddi ameliyatlar yapılamaz. Benim verdiğim belgeyle doçentlik alınamaz. Bunun hukuki şartları yasada bellidir ve yerine getirilmesi
gereklidir" dedi.

Rektör Prof. Dr. Ferit Bernay ise olayla ilgili şikayet üzerine üniversite olarak soruşturma başlattıklarını, bilgi ve belgelerin toplanmasının devam ettiğini söyledi. Olay soruşturma kapsamında olduğu için net bir şey söylemenin doğru olmayacağını ifade eden Bernay, bir suç varsa gerekenin yapılacağını, hukuk sürecinin başlatılacağını kaydetti. Sahte belgeyle doçentlik kadrosuna atandığı iddia edilen M.B.Ç. ve ilgili profesörler konuyla ilgili açıklamada bulunmadı.

Hiç yorum yok: