OKS sonuçlarına göre sınavda birinci olan 97 öğrencinin tamamı okula yerleştirilirken, 32’si Galatasaray Lisesi’ni kazandı. Okul birincilerinin kazandıkları okullar şöyle:
Özgür Karabayır-Ankara Fen Lisesi, Enes Suyabatmaz-Özel Kasımoğlu Coşkun Fen Lisesi, Bora Usanmaz-Refik Aşkın Fen Lisesi, Sema Nur Mutlu-Özel Güventaş Fen Lisesi, Sarp Kürüm-Galatasaray Lisesi, Yusuf İlker Yaman-Özel Fatih Fen Lisesi, Baran Tabur-Ankara Fen Lisesi, Engin Kara-Galatasaray Lisesi,
Erman Azdemir-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Berk Özbakır-Galatasaray Lisesi, İsmail Yazıcı-Özel Samanyolu Fen Lisesi, Kerim Bahadır Şeker-Galatasaray Lisesi, Semih Berk Öncel-İstanbul Lisesi, Gizem Taş-Galatasaray Lisesi, Melike Dertli-Galatasaray Lisesi, Furkan Özcan-Galatasaray Lisesi,
Ali Barış Kaba-Galatasaray Lisesi, Hasan Berkay Çelik-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Can Ayvaz-Galatasaray Lisesi, Fatma Didem Kesler-Konya Meram Fen Lisesi, Nezaket Ezgi Güven-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Erdem Zuhal-İstanbul Atatürk Fen Lisesi, Mehmet Yıldız-İstanbul Lisesi, Esmanur Fil-Özel Fatih Fen Lisesi,
Ebru Özdemir-Özel Fatih Fen Lisesi, Çağatay Akkoyun-Galatasaray Lisesi, Çağrı Demirel-Kırıkkale Fen Lisesi, Burak Ceyhun Karaca-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Elifnur Erdem-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Andaç Demir-Galatasaray Lisesi, Sinem Gündoğdu-İstanbul Atatürk Fen Lisesi,
Mukaddes Damla-Ankara Fen Lisesi, Bekir Batuhan Çelebi-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Gökçe Canhilal-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Asel Öztürk-Galatasaray Lisesi, Muhammed Yusuf Durmuş-Özel Sunguroğlu Fen Lisesi, Gözde Berkil-Galatasaray Lisesi, Zeynep Rana Demir-Galatasaray Lisesi,
Gülce Küreli-Ankara Fen Lisesi, Kutay Onaylı-Galatasaray Lisesi, Mustafa Düremez-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Metehan Çekiç-Özel Zafer Fen Lisesi, Emine Büşra Çevik-Ankara Fen Lisesi, Mert Can Aslanoğlu-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi,
Şule İdacı-Özel Sakarya Işık Fen Lisesi, Mehlika Beste Yücedağ-Galatasaray Lisesi, Erhan Çağırıcı-Aydın Fen Lisesi,
Setenay Gel-Ankara Fen Lisesi, Betül Seda Güzelhan-Ankara Fen Lisesi, İbrahim Engin Hakvar-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Yasemin Gümüş-Galatasaray Lisesi, Fatma Nur Murat-Özel Samanyolu Cemal Şaşmaz Fen Lisesi, Ezgi Gökçe-Ankara Fen Lisesi, Halit Anıl Eray-Ankara Fen Lisesi,
İpek Dursun-Beşiktaş Kabataş Erkek Lisesi, Ali Emre Coşkun-Galatasaray Lisesi, Özge Büşra Arar-Ankara Fen Lisesi, Leyla Elmas-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Osman Aydın-Ankara Fen Lisesi, Pınar Aydın-İzmir Fen Lisesi, Burhan Işık-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Irmak Kepenek-Galatasaray Lisesi, Hacer Dinler-Özel Samanyolu Cemal Şaşmaz Fen Lisesi,
Onur Melih Gedik-Muğla 75. Fen Lisesi, Ayca Ceren Coşgunoğlu-Galatasaray Lisesi, Bayram Kurt-İzmir Fen Lisesi, Enes Furkan Kurt-Ankara Fen Lisesi, Ahmet Gülek-Galatasaray Lisesi, Hüseyin Çubuk-Galatasaray Lisesi, Zarife Nurbanu Mendi-Ankara Fen Lisesi, Hamit Doruk Aktan-Ankara Fen Lisesi, Ozan Pastacıgil-Galatasaray Lisesi, Çağatay Geçko-Galatasaray Lisesi, Alpertunga Ertin-İstanbul Lisesi, Tunahan Aytaş-Galatasaray Lisesi,
Hayrunnisa Pektaş-Özel Güventaş Fen Lisesi, Güliz Kıvançlı-İzmir Fen Lisesi, Mustafa Kesim-Galatasaray Lisesi, Oğuzhan Özer-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Mehmet Asım Gümüş-İstanbul Lisesi, Cem Çelik-Galatasaray Lisesi, Özlem Zürap-Galatasaray Lisesi, Aysu Eryaşar-Galatasaray Lisesi, Mervenur Baraklı-Özel Samanyolu Cemal Şaşmaz Fen Lisesi,
Nevbahar Ece Bulaner-Galatasaray Lisesi, Fatih İkbal Karaefe-Ankara Fen Lisesi, Ezgi Uğuz-Galatasaray Lisesi, Cihat Ögütçü-Özel Yamanlar Fen Lisesi, Emre Kara-İzmir Fen Lisesi, Mizgin Aşkın-Ankara Fen Lisesi, Giray Efe-Ankara Fen Lisesi,
Efe Yasin Akman-Galatasaray Lisesi, Zehra Uçar-Ankara Fen Lisesi, Murat Sağın-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Recep Çelebi-Özel Fatih Fen Lisesi, Cihat Erbay-Tokat Milli Piyango İhya Balak Fen Lisesi.
31 Temmuz 2008 Perşembe
97 Birinci Hangi Okulu Kazandı...
Fiziğin Altın Çocuğu...
TÜBİTAK tarafından belirlenen Fizik Milli Takımları’nda yer alan İzmir Yamanlar Lisesi öğrencisi Aykut Argun 39. Dünya Fizik Olimpiyatları’nda altın madalya kazandı.
TÜBİTAK tarafından belirlenen Fizik Milli Takımları'nda yer alan İzmir Yamanlar Lisesi öğrencisi Aykut Argun 39. Dünya Fizik Olimpiyatları'nda altın madalya kazandı. 39. Uluslararası Fizik Olimpiyatları 82 ülkenin katılımı ile 20-29 Temmuz tarihleri arasında Vietnam'da yapıldı. İstanbul Fatih Koleji'nden Hakan Atakişi gümüş, Bursa Anadolu Lisesi'nden Vedat Özkan bronz madalya kazanırken, İstanbul Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi'nden Ahmet Musabeyoğlu ve İstanbul Fatih Koleji'nden Yasin Ezber mansiyon aldılar. Lisenin öğrencileri geçen hafta yapılan Uluslararası Kimya, Biyoloji ve Matematik Olimpiyatları'nda ülkemize 1 gümüş, 2 bronz madalya kazandırmışlardı.
25 Temmuz 2008 Cuma
MEB'e 10 Bin YTL'lik Formul...
Milli Eğitim Bakanlığı’na noter tasdikli bir yazı gönderen Mehmet Bayraktar isimli vatandaş, yazıda bir fizik formülü göndererek, bu formülün kanıtlanmasını istedi.
Milli Eğitim Bakanlığı'na noter tasdikli bir yazı gönderen Mehmet Bayraktar isimli vatandaş, yazıda bir fizik formülü göndererek, bu formülün kanıtlanmasını istedi. Bayraktar, MEB'e gönderdiği yazıda formülün kanıtlanması halinde 10 bin YTL vereceğini taahhüt etti.
Milli Eğitim Bakanlığı'na noterden onaylı bir yazı gönderildi. Mehmet Bayraktar isimli vatandaş Bakanlığa gönderdiği yazıda, Bakanlık yetkililerinin "kE=gzE=mv²/2, pE=mgh, genel çekim F=GM m/r² ve F=kqı, q2/d²" formüllerini kanıtlanmasını istedi. Bayraktar, kişi, kurul ve kurumun söz konusu formülü kanıtlaması halinde, 10 bin YTL vereceğini bildirdi.
Bayraktar, yazısında ayrıca özellikle fizik kitabı yazarlarından ve Fen Fakültesi fizik öğretim üyelerinden ilgili formülün kanıtlanmasının istenmesi gerektiğini söyledi.
Bayraktar, ilgili ve görevlilerin öğrencilere sundukları formülleri kanıtlamak zorunda olduğunu belirterek, “Kanıtlayamıyor iseler kanıtlamayı öğrensinler, öğretsinler. Öğrenmek ve öğretmek istemiyorlar ise görevlerini bırakmalılar ya da bıraktırılmalı, gereği yaptırılmalı. Öğrenme, öğretme yetilerini, yeteneklerini yitirmişler ise yine gereği yapılmalı, yaptırılmalı” dedi. Bayraktar, söz konusu formülün birden çok kişi tarafından kanıtlanması halinde 10 bin YTL'yi paylaştıracağını bildirdi.
Gönderen Adsız zaman: 02:59 0 yorum
Etiketler: egitim, Meslek Yüksek Okulları ve Askerlik
Güzel Sanatlarda Kayıt Krizi...
Ankara Güzel Sanatlar Lisesi’nde okula başvuru formu alınırken 100 YTL “ön kayıt ücreti” talep edildiği iddiaları üzerine İl Müdürlüğü iddialarla ilgili soruşturma başlatacak.
Milli Eğitim Bakanlığı, Ankara Güzel Sanatlar Lisesi'nde okula başvuru formu alınırken 100 YTL “ön kayıt ücreti” talep edildiği iddiaları üzerine konuyu Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne iletti. İl Müdürlüğü iddialarla ilgili soruşturma başlatacak.
Milli Eğitim Bakanlığı bilgi edinme sistemine yapılan 362297 sayılı başvuruda bir veli, oğlu için Ankara Güzel Sanatlar Lisesi sınavına girmesi için okula başvuru formu almak için müracaat ettiğini anlattı. Söz konusu şikayette, “Kendisinin Okul Aile Birliği Başkanı olduğunu ifade eden S.G. Bey benden 100 YTL ön kayıt ücreti talep etti. Bu nasıl bir şeydir anlayamadım. Çocuğumun Anadolu Lisesi sınavlarına girmesi için müracaat ediyoruz, karşılaştığımız duruma bakın. Üstelik kendi tekelindeymiş gibi Başkan Bey, 'ben aile birliği başkanıyım. 100 YTL istiyorum' dedi. Konu ile ilgili bilgi ister, yapmam gerekeni sizlerden rica ederim” denildi.
Milli Eğitim Bakanlığı söz konusu şikayeti Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne göndererek gereğinin yapılması istedi. İl Müdürlüğü söz konusu şikayeti incelemek üzere soruşturma başlatacak.
97 Birinci Hangi Okulu Kazandı...
OKS sonuçlarına göre sınavda birinci olan 97 öğrencinin tamamı okula yerleştirilirken, 32’si Galatasaray Lisesi’ni kazandı. Okul birincilerinin kazandıkları okullar şöyle:
Özgür Karabayır-Ankara Fen Lisesi, Enes Suyabatmaz-Özel Kasımoğlu Coşkun Fen Lisesi, Bora Usanmaz-Refik Aşkın Fen Lisesi, Sema Nur Mutlu-Özel Güventaş Fen Lisesi, Sarp Kürüm-Galatasaray Lisesi, Yusuf İlker Yaman-Özel Fatih Fen Lisesi, Baran Tabur-Ankara Fen Lisesi, Engin Kara-Galatasaray Lisesi,
Erman Azdemir-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Berk Özbakır-Galatasaray Lisesi, İsmail Yazıcı-Özel Samanyolu Fen Lisesi, Kerim Bahadır Şeker-Galatasaray Lisesi, Semih Berk Öncel-İstanbul Lisesi, Gizem Taş-Galatasaray Lisesi, Melike Dertli-Galatasaray Lisesi, Furkan Özcan-Galatasaray Lisesi,
Ali Barış Kaba-Galatasaray Lisesi, Hasan Berkay Çelik-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Can Ayvaz-Galatasaray Lisesi, Fatma Didem Kesler-Konya Meram Fen Lisesi, Nezaket Ezgi Güven-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Erdem Zuhal-İstanbul Atatürk Fen Lisesi, Mehmet Yıldız-İstanbul Lisesi, Esmanur Fil-Özel Fatih Fen Lisesi,
Ebru Özdemir-Özel Fatih Fen Lisesi, Çağatay Akkoyun-Galatasaray Lisesi, Çağrı Demirel-Kırıkkale Fen Lisesi, Burak Ceyhun Karaca-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Elifnur Erdem-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Andaç Demir-Galatasaray Lisesi, Sinem Gündoğdu-İstanbul Atatürk Fen Lisesi,
Mukaddes Damla-Ankara Fen Lisesi, Bekir Batuhan Çelebi-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Gökçe Canhilal-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Asel Öztürk-Galatasaray Lisesi, Muhammed Yusuf Durmuş-Özel Sunguroğlu Fen Lisesi, Gözde Berkil-Galatasaray Lisesi, Zeynep Rana Demir-Galatasaray Lisesi,
Gülce Küreli-Ankara Fen Lisesi, Kutay Onaylı-Galatasaray Lisesi, Mustafa Düremez-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Metehan Çekiç-Özel Zafer Fen Lisesi, Emine Büşra Çevik-Ankara Fen Lisesi, Mert Can Aslanoğlu-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi,
Şule İdacı-Özel Sakarya Işık Fen Lisesi, Mehlika Beste Yücedağ-Galatasaray Lisesi, Erhan Çağırıcı-Aydın Fen Lisesi,
Setenay Gel-Ankara Fen Lisesi, Betül Seda Güzelhan-Ankara Fen Lisesi, İbrahim Engin Hakvar-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Yasemin Gümüş-Galatasaray Lisesi, Fatma Nur Murat-Özel Samanyolu Cemal Şaşmaz Fen Lisesi, Ezgi Gökçe-Ankara Fen Lisesi, Halit Anıl Eray-Ankara Fen Lisesi,
İpek Dursun-Beşiktaş Kabataş Erkek Lisesi, Ali Emre Coşkun-Galatasaray Lisesi, Özge Büşra Arar-Ankara Fen Lisesi, Leyla Elmas-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Osman Aydın-Ankara Fen Lisesi, Pınar Aydın-İzmir Fen Lisesi, Burhan Işık-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Irmak Kepenek-Galatasaray Lisesi, Hacer Dinler-Özel Samanyolu Cemal Şaşmaz Fen Lisesi,
Onur Melih Gedik-Muğla 75. Fen Lisesi, Ayca Ceren Coşgunoğlu-Galatasaray Lisesi, Bayram Kurt-İzmir Fen Lisesi, Enes Furkan Kurt-Ankara Fen Lisesi, Ahmet Gülek-Galatasaray Lisesi, Hüseyin Çubuk-Galatasaray Lisesi, Zarife Nurbanu Mendi-Ankara Fen Lisesi, Hamit Doruk Aktan-Ankara Fen Lisesi, Ozan Pastacıgil-Galatasaray Lisesi, Çağatay Geçko-Galatasaray Lisesi, Alpertunga Ertin-İstanbul Lisesi, Tunahan Aytaş-Galatasaray Lisesi,
Hayrunnisa Pektaş-Özel Güventaş Fen Lisesi, Güliz Kıvançlı-İzmir Fen Lisesi, Mustafa Kesim-Galatasaray Lisesi, Oğuzhan Özer-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Mehmet Asım Gümüş-İstanbul Lisesi, Cem Çelik-Galatasaray Lisesi, Özlem Zürap-Galatasaray Lisesi, Aysu Eryaşar-Galatasaray Lisesi, Mervenur Baraklı-Özel Samanyolu Cemal Şaşmaz Fen Lisesi,
Nevbahar Ece Bulaner-Galatasaray Lisesi, Fatih İkbal Karaefe-Ankara Fen Lisesi, Ezgi Uğuz-Galatasaray Lisesi, Cihat Ögütçü-Özel Yamanlar Fen Lisesi, Emre Kara-İzmir Fen Lisesi, Mizgin Aşkın-Ankara Fen Lisesi, Giray Efe-Ankara Fen Lisesi,
Efe Yasin Akman-Galatasaray Lisesi, Zehra Uçar-Ankara Fen Lisesi, Murat Sağın-Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi, Recep Çelebi-Özel Fatih Fen Lisesi, Cihat Erbay-Tokat Milli Piyango İhya Balak Fen Lisesi.
24 Temmuz 2008 Perşembe
Eymir Halka Açık Değilmiş...
Eymir Gölü'nün halka açık olduğunu söyleyen ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut yanılıyor...
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ile Orta Doğu Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut arasındaki soğuk savaşa neden olan Eymir Gölü'nün "halka açık" olmadığı ortaya çıktı.
Gökçek ile Akbulut, önceki gün katıldıkları bir televizyon yayınında, ODTÜ'deki kaçak binaların durumunu tartışmışlardı. Gökçek, imar planlarında değişiklik yapacaklarını belirterek, "Eymir Gölü'nü halka açacağım" demişti. Akbulut ise "ODTÜ'nün hangi tesisi halka kapalı? Göle gelince dünyanın hiç bir yerinde doğal SİT alanlarına kontrolsüz giriş olmaz. Biz isteyene kart veriyoruz. Oraya kim giriyor, çıkıyor onu biliyoruz o kadar" karşılığını vermişti.
İnsiyatif Görevlide
Akbulut'un bu açıklamasının aksine Eymir Gölü'ne kimlerin gireceğine kendilerinin karar verdikleri gözlendi. Sabah Gazetesi muhabiri, önceki gün akşam saatlerinde Eymir Gölü'ne giderek, "Halk yararlanıyor mu? İsteyen Eymir Gölü alanına girebiliyor mu?" sorusuna yanıt aradı.
Prof. Dr. Ural Akbulut'un açıklamasının aksine Eymir Gölü'ne kimlerin gireceğine ODTÜ güvenlik görevlilerinin karar verdikleri gözlendi.
Sabah gazetesi muhabirinin bulunduğu görev aracını geri çeviren görevliler, giriş kartı olmadığı halde bir düğün arabasını içeri aldılar. Üye kartını gösteren Ankaralılar ise Eymir Gölü'ne girişte hiçbir zorluk çekmedi.
TOBB'dan Tercih Önerileri...
TOBB Başkan Yardımcısı Üzülmez, üniversite adaylarından gelecek vaat eden meslekleri seçmelerini istedi.
Üzülmez'e göre, sağlık ve perakendecilik eğitimi alanların işsizlik kaygısı olmayacak
TOBB Başkan Yardımcısı ve Konya Ticaret Odası Başkanı Hüseyin Üzülmez, Türkiye'de ağırlık verilecek 8 yeni teknoloji ile sağlık ve perakende eğitimi alan gençlerin gelecekte işsizlik kaygısı olmayacağını bildirdi. Üzülmez, bugünlerde tercih arifesinde olan üniversite adaylarının geleceğine yön verecek bölümleri tercih ederken, ufuklarını geniş, girişimci ruhlarını ön plana çıkarabilecekleri ve mutlak başarı elde edeceklerine inandıkları alanları seçmelerini istedi.
Yakın gelecekte son dönemlerde yeni yeni konuşulmaya başlayan mühendislik dallarının popüler olacağını ifade eden Üzülmez, teknolojik gelişmeye bağlı olarak ortaya çıkan mühendislik dalları arasında hayal gücü ve girişimcilik gerektiren mühendislik dallarının ön plana çıkacağını söyledi. Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu'nun (TÜBİTAK) strateji belgesine göre ülkede 8 yeni teknolojiye ağırlık verileceğini belirten Üzülmez, şöyle konuştu:
GELECEĞİN MESLEKLERİ
''Buna göre, biyoteknoloji ve gen teknolojileri, bilgi ve iletişim teknolojileri, nanoteknoloji, enerji ve çevre teknolojileri, mekatronik mühendisliği, üretim ve sayaç teknolojileri, malzeme teknolojileri ve tasarım teknolojileri ile sağlık ve perakendeyi geleceğin meslekleri arasında sayabiliriz. Bu teknolojilerle ilgili Türkiye'deki üniversitelerde yeni bölümler açılmaya başladı. Öyle görünüyor ki bu bölümlerden mezun olanların işsizlik kaygısı da olmayacak.''
Üzülmez, Türkiye'de bilgisayar bilimleri ve mühendislikleri, biyolojik bilimler ve biyo mühendisliği, makine ve elektrik tasarım ve üretim teknolojileri ile inşaat mühendislerinin de gelecek kaygısı olmayan meslekler olduğunu bildirdi. Üzülmez, ''Mühendis, var olmayan ürünleri hayalinde üretebilmek demektir. Mühendis, hayalinde canlandırdığı ürünleri fiziksel olarak üretebilendir. Bu nedenle artık mühendislik eğitimi de değişecek. Masa başında mühendislik dönemi artık sona ermektedir'' dedi.
22 Temmuz 2008 Salı
Açık Liselilere Ek Sınav...
Milli Eğitim Bakanlığı, Açık öğretim liseleri için ek sınav şansı getirdi. Ek sınav ne zaman nerelerde yapılacak, kimler katılabilecek? İşte ayrıntılar...
Milli Eğitim Bakanlığı, Açık öğretim liseleri için ek sınav şansı getirdi. Ek sınav 81 il merkezinde 16-17 Ağustos tarihlerinde yapılacak. Meslek dersinden kalan öğrenciler için yapılacak olan uygulamalı sınav ise 01-07 Eylül tarihlerinde yapılacak.
Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Teknolojileri Genel Müdürü Nizami Aktürk imzalı "Sınav" başlıklı genelgede, açık öğretim lisesi ve mesleki açık öğretim liseleri için ödev, sözlü sınav, kanat, ortalama yükseltme sınavlarının olmadığına işaret edildi. Bu okul öğrencileri için ek sınav şansı getirildiği kaydedilen genelgede kimlerin ek sınavlardan yararlanabileceği anlatıldı.
EK SINAVA KİMLER KATILABİLECEK
2007-08 eğitim yılı 2. dönemi itibariyle öğrencilik durumu aktif ya da donuk olanlar ile açık öğretim lisesinin 3 yıllık genel lise programına kayıtlı olup en az 5 en fazla 40 kredi eksiği bulunanlar sınavlara girebilecek. Mesleki açık öğretim lisesine kayıtlı olup, 6 dönem ve üzerinde eğitim görmüş, yüz yüze eğitimini ve stajını tamamlamış, mezun olabilmesi için 40 krediye kadar eksiği bulunanlar ile yüz yüze eğitiminde başarısız dersi olan, ancak kültür derslerinde en fazla 24, meslek derslerinden ise en fazla 26 kredi olmak üzere toplamda 50 kredi eksiği bulunanlar sınava katılabilecek.
Lise ara sınıf öğrencisi olarak mesleki açık öğretim lisesine kayıt yaptıran meslek açık öğretim lisesinde en az bir kez sınava girmiş olup, tasdiknamesinde alacağı meslek dersi olmayan ve stajını tamamlamış öğrenciler ek sınava girebilecek. Ayrıca, lise ara sınıflarından ayrılarak açık öğretim lisesi genel lise programına kayıt yaptıran ve açık öğretim lisesinde en az bir kez sınava girmiş olup, 2007-08 öğretim yılının 1 veya 2. döneminde öğrenim görmüş olanlar da ek sınava girebilecekler.
BAŞVURULAR 21-30 TEMMUZ'DA
Ek sınav 81 il merkezinde 16-17 Ağustos 2008 tarihlerinde merkezi sistemle yapılacak. Meslek dersinden kalan öğrenciler için yapılacak olan uygulamalı sınav ise 01-07 Eylül 2008 tarihlerinde yapılacak. Ek sınava girecek öğrencilerin sınav ücreti olarak 20 YTL yatırması gerekiyor. Ek sınava katılmak isteyen öğrencilerin 21-30 Temmuz 2008 tarihleri arasında Halk Eğitim Merkezi Müdürlüklerine başvurmaları gerekiyor.
Eğitim Fakülteleri Hukukla Yarışıyor...
Yüksek puanlı hukuk, tıp, mühendislik gibi bölümler arasına öğretmen yetiştiren fakülteler de katıldı.
Gazi'de Türkçe öğretmenliği 355 puana ulaştı. İstanbul Üniversitesi'nde sınıf öğretmenliği 338 puan oldu
Üniversitelerde tıp, diş hekimliği, mühendislik, hukuk gibi programlar, kendi puan türleri arasında en yüksek taban puanlı programlar olarak öne çıkıyor. Tercih yapacak adayların, 2008-ÖSYS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu'nda yer alan tabloları dikkatli incelemeleri gerekiyor. Kılavuzda, programların taban puanlarının yanı sıra, öğretim süreleri, puan türleri, genel kontenjanları, okul birincisi kontenjanları, program için Milli Eğitim Bakanlığı'ndan burs verilip verilmediği, özel koşulları bulunup bulunmadığı ve o programı tercih eden öğrencilerin başarı sıralarına ilişkin bilgiler yer alıyor.
Adayların tercih yaparken öncelikle, o programın başarı sırası ile kendi başarı sıralarını karşılaştırmaları öneriliyor. Kılavuzda programların taban puanları da öğrencilere fikir verebiliyor, ancak talebin yoğunluğuna göre taban puanlar değişebiliyor. Adayların bu durumu mutlaka göz önünde bulundurmaları gerekiyor. Kılavuza göre, üniversitelerin tıp, diş hekimliği, mühendislik, hukuk gibi programları en yüksek taban puanlı bölümler olarak öne çıkıyor.
TIP'TA TABAN 350-370
Sayısal-2 puan türüne göre öğrenci alan tıp fakültelerinin taban puanları 350-370, Sayısal-2'ye göre öğrenci alan diş hekimliğinin 348-355, Eşit Ağırlıklı-2'ye göre öğrenci alan hukuk fakültelerinin 330-345, Eşit Ağırlıklı-2'ye göre öğrenci alan sınıf öğretmenliğinin 315-332, Sözel-2'ye göre Türkçe öğretmenliğinin 331-353, Eşit Ağırlıklı-2'ye göre öğrenci alan iktisatın 265-359, Sayısal-2'ye göre öğrenci alan inşaat mühendisliğinin 308-352, Sözel-2'ye göre öğrenci alan Radyo, Televizyon ve Sinema bölümünün 211-317 arasında değişiyor.
OKS'nin Sıfırcıları Erkek...
OKS'de erkekler daha tembel çıktı. Sıfır puan alan 31 bin 221 öğrencinin 22 bin 412'si erkek..
Bu yıl yapılan Ortaöğretim Kurumları Sınavı'nda (OKS) 31 bin 221 öğrenci, verdiği yanlış yanıtlar doğru yanıtlarını götürdüğü için ham puan barajını geçemedi ve sıfır puan aldı. Milli Eğitim Bakanlığı'nın verilerine göre, özel okullardan 71 öğrenci sıfır puan alırken, devlet okullarından sıfır çeken öğrenci sayısı 31 bin 150 oldu.
HAKKÂRİ İLK SIRADA
3 bin 526 öğrencinin sınava girdiği Hakkari'de 339 öğrenci sıfır puan aldı. Bu Hakkâri'de sınava giren her 10 öğrenciden birinin sıfır çektiğini gösterdi. Sıfırcı iller sıralamasında ikinci il ise Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in memleketi Van oldu. 11 bin 158 öğrencinin sınava girdiği Van'da 339 öğrenci sıfır çekti. Hakkâri ve Van'ı, Ağrı, Şırnak, Bingöl, Siirt, Mardin, Muş, Kars ve Iğdır izledi. Sınavın en başarılı 10 ili arasında bulunan Yalova en az sıfırcının da çıktığı il oldu. 2 bin 764 öğrencinin sınava girdiği Yalova'da sadece 48 öğrenci sıfır puan aldı.
İSTANBUL'UN KARNESİ
OKS'de 18 birinci çıkaran İstanbul sıfırcı öğrenci sayısı ile de üç büyük ilin içinde birinci oldu. 163 bin 721 öğrencinin sınava girdiği İstanbul'da 30 öğrenciden biri sıfır çekerken, İzmir'de 34 öğrenciden biri, Ankara'da 36 öğrenciden biri sıfır çekti. 17 bin öğrencinin sınava girdiği Diyarbakır'da ise 19 öğrenciden biri sıfır aldı. Sıfırcı öğrencilerin 22 bin 412'sini erkekler oluştururken kız öğrencilerin sayısı 8 bin 809'da kaldı. Sınavda sıfırcıların en başarısız olduğu ders matematik oldu.
Kocasının Israrıyla Derece Yaptı...
Ev hanımı Zehra İlhan, ne yıllarca üniversite sınavına hazırlandı ne de ödüllü büyük hedeflerin peşinden koştu.
Ev hanımı Zehra İlhan, ne yıllarca üniversite sınavına hazırlandı ne de ödüllü büyük hedeflerin peşinden koştu. Onun tek hedefi, üniversitede Türk dili ve edebiyatı bölümünde okumaktı.
Zehra İlhan, açık liseyi bitirdiğinde evlendi. 1 yıl içinde çocuğu olan genç kadın, tam 'hayallerim bitti' derken eşi Mehmet İlhan'ın ısrar ve teşvikiyle yeniden üniversite sınavına hazırlandı. Zehra İlhan, Öğrenci Seçme Sınavı'nda (ÖSS) Sözel alanda 347 puan alarak Türkiye 157.si ve Sözel 2 puanında da Türkiye 198.si oldu. Zehra İlhan, aldığı puanla Boğaziçi Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı veya Fatih Üniversitesi'nin aynı bölümünü burslu tercih etmek istiyor.
Zehra İlhan, "Arkadaşlarım hep 'senin okuma işin artık hayal' diyordu. Ancak ben o yıl açık liseyi bitirip üniversiteye hazırlanmaya başladım. Kitaplardan kendi kendime çalışıyordum. ÖSS'ye hazırlandığım yıl kızım Azra dünyaya geldi. O sene 322 puan alınca herkes şaşırdı. Bu puanla felsefe öğretmenliği gibi bölümlere girebiliyordum ama ben Türk dili okumak istiyordum. Eşim beni teşvik etti. 'Sen de potansiyel var, okuyabilirsin' dedi. Bunun üzerine büyük hedefler koydum." diye konuştu. Sene başında sınava hazırlık amacıyla bir dershaneye kayıt yaptırmak için gittiğinde 'paranızı boşa harcamayın, hem evlisiniz hem de çocuğunuzla bu işi başarma imkânınız çok zor' gibi bir tepkiyle karşılaştığını anlatan Zehra İlhan, bu tür olumsuzluklara rağmen dershaneye girdiğini ve yapılan bütün deneme sınavlarında şube birinciliği elde ettiğini söyledi.
Başarısında en büyük katkıyı kocası Mehmet İlhan'ın verdiğini ifade eden Zehra İlhan şöyle konuştu: "Eşim işletme fakültesi mezunu olduğu için, benim aynı zamanda matematik öğretmenim oldu. Bana akşamları sürekli matematik çalıştırdı. Dershaneye gittiğimde çocuğa baktı, gerektiğinde yemek yaptı, bulaşık yıkadı, ev işlerinde bana yardımcı oldu."
Günlük 4-5 saate kadar ders çalıştığını kaydeden İlhan, başarısında istikrarlı çalışmanın büyük payının olduğunu vurguladı. Boğaziçi Üniversitesi'ni tercih etmesi durumunda çift anadal programı sayesinde iki fakülte bitirmek istediğini söyleyen İlhan, verilen emeklerin karşılığını görmenin mutluluğunu yaşadığını ifade etti. Koca Mehmet İlhan ise "Eşimin okuması için her türlü desteği verdim, vermeye de devam edeceğim. Şimdi eşimin seçeceği iki üniversitenin bulunduğu yerlerde ev bakıyoruz. Tercihler aşamasından sonra taşınacağız." diye konuştu.
21 Temmuz 2008 Pazartesi
Öğrenci Bilgiyi Nasıl İçselleştirir?
Bilgiye ulaşma ve bilginin beceriye dönüştürülerek günlük yaşamda kullanılabilmesi için, eğitim sürecinde sosyal etkinliklere de yer verilmesi gerekir.
Bilgiye ulaşma ve bilginin beceriye dönüştürülerek günlük yaşamda kullanılabilmesi için, eğitim sürecinde sosyal etkinliklere de yer verilmesi gerekir. Sosyal aktivitelerle öğrencilere hayal bile edilemeyecek nitelikler kazandırılabili
Eğitimin en temel amacı, öğrencilere birey olma niteliklerini kazandırmak ve bu bireyleri hayata hazırlamaktır. Eğitim kurumlarının bu işlevini yerine getirebilmesi için öğretmenlerin bakış açısı, bilgi ve birikim konusunda donanımlı olması gerekir. Öğrencilerde istendik davranış değişikliği yapmayı hedefleyen eğitimciler, sahip oldukları vizyon ve taşıdıkları misyon bilinci ile hedeflerine daha kısa sürede ulaşabileceklerdir.
Geleneksel eğitimci portresinin karakteristik özelliklerinden birisi, öğrenme ve öğretme sürecinde müfredatı yetiştirme endişesidir. Bu endişeye kapı aralayan bakış açısı, belki de öğretimden eğitime geçilemeyişin temel sebebidir. Ezberci öğretimden işlevsel öğrenmeye geçmeyi engelleyen temel anlayış da bu olsa gerek. Alışılagelen öğretim anlayışı, öğrencilere mevcut bilgileri ezberletmekten öte bir şek kazandıramaz. Eğitimde çağdaş dünyanın takip ettiği strateji, yöntem, teknik ve taktiklerinin uygulanmaya başlaması gerekir. Eğitimciler, ellerindeki müfredatı bir yol haritası olarak görmeleri ve öğrencilerin edindikleri bilgileri beceriye dönüştürebilmelerinin ortamlarını hazırlama amacı taşımalıdırlar.
Sosyal aktivitelerin işlevi
Bilgiye ulaşma ve elde edilen bilgilerin beceriye dönüştürülerek günlük yaşamda işe yarayacak bir şekilde kullanılması için, eğitim sürecinde sosyal etkinliklere sık sık yer verilmesi gerekmektedir. Sosyal aktivitelerle öğrencilere hayal bile edemediğimiz nitelikler kazandırılabilir. Öğrencilerin müfredatta belirtilen kazanımların ötesinde nitelik kazanmalarına ve beceri geliştirmelerine ortam hazırlar. Okullarda bu amaçla yapılacak etkinlikler arasında belirli gün ve haftaların kutlama etkinlikleri (günün anlam ve önemini belirten yazı yazma, yazdığı yazıyla ilgili topluluk karşısında konuşma yapma, şiir okuma, skeç ya da parodide rol alma vb.), okul, sınıf gazete ve dergilerinde görev üstlenme, piyeste rol alma, şiir dinletilerinde şiir okuma, değişik konularda düzenlenen yarışmalara katılma, araştırma, gezi ve gözlem etkinliklerinde bulunma vb. sayılabilir. Sosyal aktivitelerle öğrencilere kazandırılacak niteliklerden bazıları şu şekilde sıralanabilir:
İletişim becerisi
Sosyal etkinlikte görev alan öğrenciler çevresindeki insanlarla sağlam bir iletişim kurabilme yeteneğini kazanırlar. Yanlış anlamalardan doğan iletişim kazalarına uğramazlar.
Öz güven duygusu ve sorumluluk alma bilinc
Etkinliklerde rol üstlenen bireylerin kendilerine olan güvenleri artar. Üstlendikleri görevleri yerine getirdikten sonra daha karmaşık, üst düzey görevlere talip olabilirler. Başarı başarıyı getirir. Öz güveni artan bireyler sorumluluk almaktan kaçınmazlar. Bu niteliği kazanan bireylerin hayatta başarılı olma konusunda büyük avantajlar elde ettiği unutulmamalıdır. Öğrencilere değişik sosyal etkinliklerle öz güven duygusu ve sorumluluk bilinci kazandıran eğitim kurumları, bireyleri hayata hazırlama konusunda büyük bir işlevi yerine getirmiş sayılırlar.
Sosyal ve toplumsal bilinç
Farklı etkinliklerde görev alan öğrencilerin sosyal ve toplumsal olaylara karşı duyarlılıkları artar. İyiyi kötüden, yararlıyı zararlıdan ayırarak tepki göstermekten ya da takdir duygularını dile getirmekten geri durmaz
Birlikte uyum içinde çalışma ve iş yaşamında başarı
İş ve sosyal yaşamda başarılı olmanın en temel şartlarından birisi içinde bulunduğu ortamda çevresindekilerle uyumlu olmaktır. Kaynaşma ve dayanışma ruhu içerisinde hareket edebilmek, nerede ve nasıl konuşup, nasıl davranacağını bilebilmek önemli özelliklerdendir. Bu özelliklerin kazanılmasında sosyal etkinliklerin önemi büyüktür.
İnisiyatif kullanabilme
Eldeki bilgileri doğru yorumlamak inisiyatif kullanarak doğru ve çabuk karar alabilmek bireylerin sahip olmaları gereken en önemli nitelikler arasındadır. Yine gözlemlenen olaylarla ilgili olarak sebep sonuç ilişkisi kurmak ve eldeki verilerden çıkarımlarda ve önsezide bulunabilmek önemli kişisel niteliklerdendir. Çevresinde olup bitenlere at gözlüğüyle bakmaktan kurtulan bireyler, maruz kalmaları muhtemel olan birtakım olumsuzlukları görerek önceden tedbir alabilirler.
Olaylara geniş ve farklı perspektiften bakabilme
Karşılaşılan durumların artıları ve eksilerinin iyi hesap edilerek isabetli tercihlerde bulunmak önemlidir. Olayları çok yönlü düşünerek uzun vadede sonuçlarının nasıl olacağını iyi hesap etmek gerekir. Bu ise olaylara farklı bakış açılarından bakmayı gerektirir.
Temel dil becerilerini geliştirebilme
Anlama ve anlatma alanları ve bu alanların üzerine inşa edildiği dört temel ayak olan okuma ve dinleme (anlama), konuşma ve yazma (anlatım) becerilerinin öğrenme ve öğretme süreci uygulamalarıyla geliştirileceği unutulmamalıdır. Sosyal etkinlikler bu becerileri kazandırılıp geliştirilecek önemli uygulama alanı olarak düşünülmelidir.
Görüldüğü gibi eğitimde sosyal aktivitelere yer vererek, öğrencilerin programlarda belirtilen temel becerileri edinmeleri sağlanmakta, hatta daha üst düzey becerileri kazanmalarına ortam hazırlamaktadır. Bu yüzden, eğitimcimler, sosyal etkinlikleri amaçsız bir eylem olarak görme anlayışından vazgeçip, öğrenme ve öğretme sürecinde mümkün olduğu kadar sosyal etkinliklere yer vermeli, öğrencilerin bilgiyi beceriye dönüştürmelerinin ortamını hazırlamalıdırlar.
Bu şekilde hareket ettiklerinde müfredatı yetiştiremeseler bile, eğitimin en temel amacı olan bireyi hayata hazırlama konusunda önemli bir görevi yerine getirdiklerini unutmamalıdırlar.
Bilim Olimpiyatlarında Türkiye'ye 3 Altın...
İspanya, Macaristan ve Hindistan'da yapılan uluslararası bilim olimpiyatlarında Türk öğrenciler madalyaları topladı.
Matematik, kimya ve biyoloji milli takımına katılan 14 öğrenci, 3 altın, 4 gümüş ve 6 bronz madalya kazandı.
Uluslararası Bilim Olimpiyatları'nda Türkiye'yi temsil eden milli takımlar, madalyaları topladı. Uluslararası matematik, kimya ve biyoloji milli takımına katılan 14 öğrencinin 13'ü madalya kazandı. Öğrenciler 3 altın, 4 gümüş ve 6 bronz madalya elde etti.
İlk sevindirici haber İspanya'nın başkenti Madrid'de yapılan 49. Uluslararası Matematik Olimpiyatları'ndan geldi. 535 lise öğrencisinin yarıştığı Matematik Olimpiyatları'na 6 öğrenciyle katılan Türkiye, 3 altın, 1 gümüş ve 2 bronz madalyayla tarihindeki en büyük başarıyı elde etti. Türkiye 97 ülke arasında 8. olurken, 5 yılda üç birincilik, iki ikincilik alan Çin bu yıl birinci, Rusya ikinci, ABD üçüncü sırada yer aldı. Türk öğrencilerinin başındaki öğretmen Şahin Emrah, "Bu zamana kadarki en iyi derecemizi aldık. Şimdiye kadar 1 altın madalyayı geçememiştik, ama bu kez 3 altın madalya aldık." dedi. 1959 yılından bu yana yapılan Uluslararası Matematik Olimpiyatları'nda son olarak 2003'te sekizincilik elde eden Türkiye, 2007'de 17., 2006'da 19., 2005'te 21., 2004'te 32. olmuştu.
Öğrencilerin bireysel olarak yarıştırıldığı olimpiyatlarda altın madalya alabilmek için toplamda 31 puanı yakalamak yeterli. İzmir Fen Lisesi'nden Umut Varolgüneş 36, Ankara Pınar Koleji'nden Melih Üçer ve Ankara Fen Lisesi'nden Ömer Faruk Tekin 35'er puanla altın madalya kazandı. İzmir Fen Lisesi'nden Fehmi Emre Kadan gümüş, Ankara Samanyolu Koleji'nden Alper İnecik ve İzmir Yamanlar Koleji'nden Semih Yavuz da bronz madalya aldı. 49. Uluslararası Matematik Olimpiyatları ödül töreni, İspanya Veliaht Prensi Felipe ve İspanya Eğitim, Sosyal Politika ve Spor Bakanı Mercedes Cabrera'nın katılımıyla bugün akşam yapılacak.
Macaristan'da yapılan 40'ıncı Uluslararası Kimya Olimpiyatları'nda da milli takımdaki 4 öğrenci madalya aldı. Yamanlar Koleji'nden Mahmut Tekin ile İstanbul Fatih Koleji'nden Hüseyin Ergüven gümüş, İstanbul Fatih Koleji'nden Mehmet Vural ve Ankara Samanyolu Lisesi'nden Muammer Yusuf Yaman bronz madalya almaya hak kazandı. Hindistan'da yapılan 19'uncu Uluslararası Biyoloji Olimpiyatları'nda da Ankara Samanyolu Koleji öğrencisi Mustafa Burak Tunç gümüş, İzmir Yamanlar Koleji'nden Emine Müleyka Yükselen ile Ankara Samanyolu Koleji'nden İlkay Şamil Beydilli bronz madalya almayı başardı. 39'uncu Uluslararası Fizik Olimpiyatları 20-29 Temmuz 2008 tarihlerinde Vietnam'da, 20'nci Uluslararası Bilgisayar Olimpiyatları 16-23 Ağustos'ta Mısır'da yapılacak.
Bilim olimpiyatlarında üç madalya almalarının Türk milleti adına gurur verici olduğunu söyleyen Yamanlar Eğitim Kurumları Genel Müdürü Sebahattin Kasap, her madalya kazandıklarında Türk Milli Futbol Takımı şampiyon olmuş gibi sevindiklerini söyledi. Yamanlar Eğitim Kurumları'nın, bugüne kadar uluslararası bilim olimpiyatlarında 136 madalya ile Türkiye'nin en çok madalya kazanan okulu olduğunu söyleyen Kasap, şunları söyledi: "Gelecek hafta Vietnam'da yapılacak fizik olimpiyatlarında da öğrencilerimizin ülkemize yeni madalyalar kazandırmalarını bekliyoruz."
Denizi Gördüler, Sırada Avrupa Var...
Milli Eğitim Bakanlığı ile Turkcell'in ortaklaşa yürüttüğü Gönül Köprüsü projesiyle 100 bin öğrenci yaşadıkları şehirden ilk kez dışarı çıktı.
Milli Eğitim Bakanlığı ile Turkcell'in ortaklaşa yürüttüğü Gönül Köprüsü projesiyle 100 bin öğrenci yaşadıkları şehirden ilk kez dışarı çıktı. Gelecek yıl ise hedef yurtdışı..
Milli Eğitim Bakanlığı ve Turkcell'in işbirliği ile hayata geçirilen "Gönül Köprüsü" Projesi'nin bu yılki ayağı tamamlandı. Proje kapsamında önceki gün İstanbul'a gelen son öğrenci grubunu uğurlama toplantısında konuşan Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik "Bu yıl başarıyla tamamlanan projede glecek yıl sınırları aşıp Avrupa ve Amerika'ya köprülerimizi uzatacağız" dedi. Proje kapsamında Iğdırlı misafiriyle birlikte İskenderun'da denize açılan ve yüzme bilmeyen arkadaşını kurtarırken hayatını kaybeden Muhammed Çalışlar için " Gönül Köprüsü'nün bir şehidi var" diyen Çelik "Muhammed'in adını Hatay'da yaptırdığımız bir okula vereceğiz" dedi. Projenin barış ve dostluk için atılmış önemli bir adım olduğunu vurgulayan Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv "Projenin maliyeti bir tankın maliyetinden çok daha az" diye konuştu.
100 BİN ÇOCUKLA KÖPRÜ
Nisan ayında başlanan Gönül Köprüsü Projesi kapsamında 81 ilden toplam 100 bin öğrenci farklı illeri ziyaret ederek Doğu ve Batı arasında dostluk köprüsü kurdu. Çoğu hayatlarında ilk kez yaşadıkları ilin sınırları dışına çıkarak Türkiye'nin farklı illerinde unutulmaz deneyimler yaşayan çocukları yepyeni arkadaşlıklar kurdular. Bir çoğu denizi, köy hayatını görmeyen çocuklar bu sayede farklı illerde birbirlerinin yaşamlarını yakından görme fırsatını yakaladı. Proje kapsamında İstanbul'a gelen son öğrenci grubu olan Şanlıurfalı 400 öğrenci Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Türkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv, İstanbul Valisi Muammer Güler ve Şanlıurfa Valisi Yusuf Yavaşcan'ın katıldığı bir törenle evlerine uğurlandı. Törende konuşan Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, projenin bu yıl başarıyla tamamlandığını ve önümüzdeki yıllarda da süreceğini dile getirdi. "Binlerce çocuğumuz eğlenerek, görerek, paylaşarak öğreniyor. Önümüzdeki yıllarda Avrupa'ya Amerika'ya da köprülerimizi uzatacağız, sınırlarımızın dışına çıkacağız" dedi.
19 Temmuz 2008 Cumartesi
ÖSS'de Puan Krizine Son Nokta...
ÖSYM Başkanı Yarımağan, "ÖSS'de yanlış puan hesaplandığı" iddialarıyla ilgili olarak, "Yanlış yok, hata yok. Durum, sadece geçiş yılının küçük bir özelliği" dedi.
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, "ÖSS'de yanlış puan hesaplandığı" iddialarıyla ilgili olarak, "Yanlış yok, hata yok. Durum, sadece geçiş yılının küçük bir özelliği" dedi.
Yarımağan, Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri ile konuya ilişkin görüşme yaptığını belirtti. ÖSS puanlarını hesaplama sırasında "yanlış" ya da "hata" yapılmadığının belirlendiğini kaydeden Yarımağan, liselerin 4 yıla çıkması dolayısıyla bu yıl bazı okulların mezun vermediğini anımsattı. "Bu geçişten kaynaklanan bir özellik ortaya çıktığını" söyleyen Yarımağan, "Herkes tercihini yapsın. Kimseyi ilgilendiren bir şey yok, ne kimsenin sırası değişiyor ne de başka bir şey..." dedi.
"Genel durumu ilgilendirecek bir sorun var mı?" sorusuna Yarımağan, "Hayır. Hiç kimsenin sırası değişmiyor. Hata olsaydı düzeltirdik" diye konuştu.
MEB Sınav Ücretlerini İade ediyor...
Milli Eğitim Bakanlığı, katıldıkları sınavlara yanlışlıkla ücret yatıran adayların paralarını geri ödeyecek.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın www.meb.gov.tr internet adresinden yaptığı duyuruda, MEB Bakanlığı Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğünce (EĞİTEK) yapılan sınavlarda yanlış ücret ödeyen kişilerin paralarının iade edileceği bildirildi. Duyuruda, gireceği sınav dışında farklı bir sınav için ücret yatırılanlar, aynı sınav için 2. kez ücret yatıranlar, sınava girecek aday adına para yatırması gerekirken velisi adına para yatıranlar, başka bir sınav için para yatırması gerekirken yanlışlıkla MEB hesabına para yatırılanların ücretlerinin iade edileceği açıklandı.
Duyuruda, söz konusu paraların iade edilebilmesi için, yanlış yatırdıkları para ile ilgili banka dekontlarının asılları, doğru yatırdığı banka dekontunun bir örneği ve kimlik bilgileri ile birlikte EĞİTEK Döner Sermaye İşletmesi Müdürlüğü'ne dilekçe ile müracaat edilmesi gerektiği belirtildi. Duyuruda, belgelerin eksiksiz olması gerektiğinin altı çizildi.
15 Temmuz 2008 Salı
Güneş Arabaları İzmir'de Yarışacak...
TÜBİTAK "Formula G Güneş Arabaları Yarışı" ve "Hidromobil ve Hidrojen Arabaları Yarışı", 25-31 Ağustos arasında İzmir'de düzenlenecek.
TÜBİTAK'tan yapılan açıklamaya göre, "TÜBİTAK Formula G Güneş Arabaları Yarışı" ve "TÜBİTAK Hidromobil ve Hidrojen Arabaları Yarışı", Türkiye'de güneş enerjisi ve hidrojen yakıt pilleri konusunda halkı bilinçlendirmek ve alternatif enerji kaynaklarının kullanımına yönelik teknolojilerin Türkiye'de üretilmesinde gençlerin aktif rol oynamasını teşvik etmek amacıyla, üniversite öğrencilerine yönelik olarak düzenlendi.
Bu yıl İzmir Pınarbaşı Yarış Pisti'nde gerçekleştirilecek olan Formula G'ye 53, Hidromobil'e de 31 araç katılacak. Yarışların daha da renklenmesi için TÜBİTAK tarafından çeşitli etkinlikler düzenlenecek. Bu kapsamda 27 Ağustos tarihinde İzmir'de konserler verilecek, şehir merkezinde, İzmir Yarış Pisti'nde ve çeşitli alışveriş merkezlerinde güneş enerjisi ve hidrojen yakıt pilleri konusunda bilgilendirmeler yapılacak ve araçlar sergilenecek.
14 Temmuz 2008 Pazartesi
Öğretmenlere Yanlış Soru İddiası...
Fen Liseleri, Sosyal Bilimler Liseleri, Spor Liseleri ve Anadolu Liseleri öğretmenlerinin seçme sınavında iki sorunun yanlış olduğu iddia edildi.
Fen Liseleri, Sosyal Bilimler Liseleri, Spor Liseleri ve Anadolu Liseleri öğretmenlerinin seçme sınavı 28 Haziran 2008 tarihinde yapılırken, bazı soruların cevap anahtarlarının yanlış olduğu iddia edildi. Bakanlık, konu ile ilgili inceleme başlattı.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın 28 Haziran'da gerçekleştirdiğini Fen Liseleri, Sosyal Bilimler Liseleri, Spor Liseleri ve Anadolu Liseleri öğretmenlerinin seçme sınavı sonrasında cevap şıklarını açıkladı. Sınavlar sonrasında kitapçık ve bazı sorulara itiraz edilirken, Türk Eğitim-Sen söz konusu kitapçık cevap anahtarını inceledi. Türk Eğitim-Sen tarafından yapılan incelemede B kitapçığında İHL Meslek derslerinin Arapça olan sorularının cevap şıklarının başka soruların şıkları içerisinde gösterildiği belirtildi. Türk Eğitim-Sen, B kitapçığında 86. sorunun cevap seçeneklerinin 90. soruda olduğu, 87. sorunun doğru cevap şıkları 89. soruda, 90. sorunun doğru cevaplarının ise 86. soruda gösterildiğini savundu. Türk Eğitim-Sen, yapılan inceleme sonucunda B kitapçığının 58. ve 66. sorularında doğru cevabın şıklar arasında olmadığının ortaya çıktığını belirtirken 70. soruda ise iki doğru seçeneğin bulunduğunu kaydetti.
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, söz konusu inceleme sonuçlarını Milli Eğitim Bakanlığı'na gönderirken Bakanlık, konu ile ilgili inceleme başlattı.
'Bos Kontenjan' Tercihleri...
Tercihinde yükselme işlemi, kontenjan boşluklarını doldurmak için sadece aday öğrencilerin tercihinde yükselme veya yerinde kalmaya yönelik bir uygulama..
Milli Eğitim Bakanlığı'nın boş kalan kontenjanları doldurmak için bir defada 20 tercih uygulamasına geçmesi gibi tercihte yükselme de aynı amacı taşıyan bir işlem olarak gündeme geldi. Tercihinde yükselme işlemi, kontenjan boşluklarını doldurmak için sadece adayın tercihinde yükselme veya yerinde kalmaya yönelik bir uygulama. Tercihte yükselme talebi yapabilmek için adayın 24-25 Ağustos arasında başvurusunu yaptığı okul müdürlüğünde bu işlemi yapması gerekiyor. Eğer tercihinde yükselme sonrası aynı okula yerleşme hakkı kazanırsa aday kesin kayıt işlemlerini yeniden yaptırmak zorunda. OKS-TM veya OKS-MF puan türlerinden herhangi birinden 160 ve üzeri puan alan ve süresi içinde tercihte bulunan adaylardan I. yerleştirmeye başvurduğu halde II. yerleştirmeye başvurmayan tüm adaylar ile II. yerleştirme işlemi sonucuna göre bir okula kayıt yaptıran veya yerleşemeyen adaylar tercihte yükselme isteyebilir. Bakanlık tercihte yükselme uygulamasının nasıl yapılacağına ilişkin soruları şöyle yanıtlıyor:
* Neden böyle bir uygulama yapılıyor? Adayın kayıt yaptırdığı tercihini korumak koşuluyla, üst tercihlerinden birine yükselmesine fırsat vermek ve kontenjanlarda oluşabilecek boşlukları doldurmak için.
* Tercihinde yükselme işlemine kimler talepte bulunamaz? İkinci yerleştirme sonucuna göre kayıt hakkı kazanıp kaydını yaptırmayan adaylar ile kaydını geri alan adaylar başvuru talebinde bulunamaz.
* İkinci yerleştirmeye başvuru yapmayan aday tercihinde yükselme için talepte bulunabilir mi? Evet, tercihinde yükselme işlemi için talepte bulunabilir.
* Yükselme işlemi isteyen aday kesin kayıt yaptırmış adayın yerini değiştirebilir mi? Birinci veya ikinci yerleştirme sonucuna göre bir okula kesin kayıt yaptıran aday, tercihinde yükselme işlemine talepte bulunmasına bakılmaksızın ikinci yerleştirme sonucuna göre bir okula kesin kayıt yaptıran adaydan daha yüksek puana sahip olsa bile bu adayın kayıt yaptırdığı okulun altındaki tercihine düşmesine sebep olmaz
* Yükselme işlemi sonucu üst tercihine yerleşemeyen aday hakkını kaybeder mi? Birinci ve ikinci yerleştirmeden sonra kayıt hakkı kazanarak kesin kayıt yaptıran aday, tercihinde yükselme işlemine başvurması halinde üst tercihlerinden birine yerleşemese bile yerini koruyacaktır.
* Yükselme işlemi için başvuru yapmayan aday kendisinden daha yüksek puan alan aday karşısında alt sıraya düşer mi? Hayır, ikinci yerleştirme sonucuna göre kesin kayıt yaptıran aday yerini korur. Özel Fen Liseleri, Özel Meslek Liseleri, Anadolu Lisesi Programı Uygulayan ve sınavla öğrenci alan Özel Öğretim Kurumları, Özel Anadolu Meslek Liseleri ikinci yerleştirme ve tercih yükseltmeye dahil olmayacak.
En Avantajlı Liseler...
ÖSS 2008’de fen lisesi ve özel fen liselerinden sonra ikinci sıraya oturan Anadolu Öğretmen Liseleri, sistemin en avantajlı okulları. En başarılı fen liseleri...
ÖSS 2008'de fen lisesi ve özel fen liselerinden sonra ikinci sıraya oturan Anadolu Öğretmen Liseleri, sistemin en avantajlı okulları olma özelliğini bu yıl da devam ettirdi
Türkiye genelindeki 193 Anadolu öğretmen lisesinde okuyan öğrenciler, ÖSS'ye girdikleri zaman bir tek soru çözmeden artı 24 puan alıyorlar. ÖSS'de bir puanla ortalama 4 bin adayı elediğinizi düşünürseniz, 24 puanla 96 bin adayın önüne geçiyorsunuz. Geçen yıl sınava giren dört kişiden biri başarılı olurken, bu yıl ÖSS kontenjanlarının 100 bin artması ile her üç kişiden biri sınavı kazandı. Boğaziçi Üniversitesi Matematik öğretmenliği gibi çok yüksek puanlı bölümleri şimdiye kadar öğretmen okulları dışında kazanan olmadı. Ancak yine öğretmen lisesi mezunu öğrenciler alanları dışında tercih yaptıklarında puanları kesilmiyor. Hiçbir yeri kazanama şansı olmayan öğrenci daha puan avantajıyla ayrıcalıklı kayıt hakkı kazanıyor.
ÖĞRETMEN OKULUNDAN DOKTOR
Türkiye'nin en eski öğretmen lisesi olan Çapa Anadolu Öğretmen Lisesi'nden 2007 ÖSS'ye giren öğrencilerin yüzde 90'ı tercih yaparak istediği üniversiteye yerleştirildi. Öğretmen okulu çıkışlı bu okulun öğrencisi 14 kişi tıp fakültelerinde okuyor. 2008 ÖSS'de mezunların tamamı sınavı kazandı. 259 yıllık köklü okul Çapa Anadolu Öğretmen Lisesi üzde 100'e ulaşan ÖSS başarısıyla dikkat çekiyor.
ÖSS'DE 24 PUAN AVANTAJI
Okul Müdürü Mücahit Murat Yentür 'Okulumuzun en önemli özelliği öğretmenlik seçerlerin 24 puan ekstradan alması dedi. Yentür 'Farklı fakülte seçerlerse puanları kırılmıyor. Biz meslek lisesi değiliz. Eğitimimiz fen ağırlıklı. Dil sınıfımız da var. İngilizce anadil gibi ve ikinci dil olarak Almanca öğretiyoruz. Örneğin; Boğaziçi Üniversitesi İngilizce öğretmenliği bölümüne her zaman en iyi öğrenciler girebilir. Bizim öğrencimiz 24 metre önden başladığı için yarışı önde tamamlıyor. Bu önemli ayrıcalığı adaylar iyi değerlendirmelidir. Bu okulda sınavı kazanmamak mümkün değil' diye konuştu.
Halide Edip Adıvar'ın okulu
Tarihi: 1848 Darül Muallimini Rüşti olarak kuruldu
Müdürü: Murat Mücahit Yentür
Öğrenci sayısı: 613.
Sınıf Mevcudu: 30 ve dil sınıfı 10 kişi
Pansiyon: 65 kız ve 65 erkek 130 kişilik
Yemek: Ücretsiz
2007 ÖSS: Mezunların yüzde 50'si tıp,mühendislik, hukuk, siyasal, işletme, iktisat yüzde 50'si öğretmenlik tercih etti. Yerleştirme başarı oranı yüzde 90
Ödülleri: 2007 TÜBİTAK Biyoloji 3.lük ödülü, MEB Bilgisayar Projesi 2.lik ödülü.
Ünlü Mezunları: Opet'in sahibi Fikret Nurten Öztürk, Halide Edip Adıvar, Selim Sırrı Tarcan, Nihat Sami Banarlı.
Web Adresi: http://www.capaaol.k12.tr
İlk 5 tercihte uçun
Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları ÖSS-OGES Koordinatörü Turgay Polat tercih listesi oluşturan adaylara şöyle seslendi; '2008 OKS sonuçlarını incelendiğimizde öğrencilerin puanlarının yüksek olduğu ancak başarı sırasına bakıldığında 2007'ye göre daha düşük olduğunu görüyoruz. OKS bir sıralama sınavıdır. Sıralama verilerini kullanmamız doğru olacak. Tercih etmek istediğiniz okulun geçen yıl son aldığı öğrencinin başarı sırası ile kendi başarı sıranızı karşılaştırın. Kendi başarı sıranızın üstünde bazı okullar yazmaktan korkmayın. İlk 5 tercihimizde şansımızı daha iyi kullanabilmek adına kendi başarı sıramızdan 10 bin kişi üsten başlayarak yapmalıyız. Bunu iki sebeple yapabiliriz.
PUANLAR ALDATMASIN
Birincisi şansımızı yükseltmek, ikincisi ise tercihte yükselme işleminde avantaj yakalamak için. Sonraki altı tercihinizi kendi başarı sıranıza yakın, sonraki 12 tercihi kendi başarı sıranızdan 10 bin ve 12 bin daha düşük bölümlere, son iki tercihi ise düşük bölümlere yer vermelisiniz. Puanlar sizi aldatmasın, sıralama önemli.'
Sampiyon fen liseleri burs dağıtımında cömert
ÖSS 2008'de geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl da Fen liseleri ve Özel Fen Liseleri en başarılı okullar oldu. Onu sırasıyla Anadolu öğretmen ve anadolu liseleri izledi. Özel fen liseleri İyi bir fizikçi yada bilimadamı olmak isteyen için doğru tercihtir. 4 yıllık fakültelere ÖSS'de en çok öğrenciyi yüzde 66.8 ile özel fen liseleri yerleştiriyor. Burs imkanı çok yüksek olan bu okullar öğrenciler içinde cazibe merkezi oluyor. Özel Kültür Fen Lisesi, 2008 OKS'de ilk 5 bine yüzde 100, 5-10 bine yüzde 75 ve 10-15 bin arasındaki öğrenciye ise yüzde 50 burslu eğitim veriyor. Özel Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi'den bu yıl mezun yok. ÖSS'ye henüz giren de yok. Ancak TÜBİTAK ödülleriyle dikkat çeken okulda, her öğrenci için yurt ve yıllık 30 bin YTL'lik araştırma bütçesi ayrılmış. 90 neti aşamayının girme şansı yok.
TÜRKİYE GENELİ EN BAŞARILI BAZI FEN LİSELERİNİN ÖSS SAY-2HAM PUAN VE BAŞARI ORTALAMALARI
İL OKUL ADI SAY2
ANKARA ÖZ. AHMET ULUSOY FEN 282,541
ANKARA ÖZEL SAMANYOLU FEN 280,315
ANTALYA ÖZEL ANT FEN LİS 278,628
MALATYA ÖZEL RAHİME BATU FEN LİSESİ 278,437
MERSİN ÖZEL YILDIRIMHAN FEN LİSESİ 278,331
DENİZLİ ÖZEL SERVERGAZİ FEN LİSESİ 277,156 İSTANBUL ÖZ. SEV. ÇİÇEĞİ ANFN FEN L. 271,124
ANKARA ÖZEL S.YOLU CEMAL Ş. FEN L. 270,755
İZMİR ÖZEL YAMANLAR FEN LİSESİ 269,725
ESKİŞEHİR ÖZEL ATAYURT FEN LİSESİ 269,430
ADANA ÖZEL ALİ VE RUKİYE Ö. FENL. 268,501 ANTALYA ÖZEL UFUK FEN 267,659
ŞANLIURFA ÖZEL MURAT FEN LİSESİ 267,374
12 Temmuz 2008 Cumartesi
Son OKS’de Birinci Rekoru...
OKS tarihe karışırken, tarih yazdı. Son kez düzenlenen sınavda Türkçe-Matematik ve Matematik-Fen puan türlerinde 97 öğrenci 500 tam puan alarak birinciliği paylaştı.
OKS tarihe karışırken, tarih yazdı. Son kez düzenlenen sınavda Türkçe-Matematik ve Matematik-Fen puan türlerinde 41 ayrı ilden 97 öğrenci 500 tam puan alarak birinciliği paylaştı. Özel okulların daha başarılı olduğu görülürken, sınava katılan 906 bin adaydan 31 bini ham puanı geçemedi
Ortaöğretim Kurumları Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı (OKS) sonuçları açıklandı. 97 öğrencinin birinciliği paylaştığı sınavda, 905 bin 930 adaydan 874 bin 709'u tercih yapma hakkı kazandı. 31 bin 221 aday ise ham puan barajını aşamadı. Sonuçlara ilişkin basın toplantısı düzenleyen Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, sınavda 263 öğrencinin 100 sorunun tamamını yanıtladığını, ancak ilköğretim başarı puanı katılarak yapılan hesaplamaya göre 97 öğrencinin 500 tam puan aldığını söyledi. Çelik, birinci adayların 'yurt sathına' yayıldığını belirterek, “Daha önce birinciler daha çok belli illerde toplanırdı. Şimdi Türkiye'nin 41 vilayetinde 100 sorunun tamamını çözen çocuğumuz çıkmıştır” dedi. Sınavda 31 bin 221 öğrencinin puanlarının 0.5'in altında kaldığı için hesaplanmaya değer bulunmadığını ifade eden Çelik, “Bunların dağılımına baktığımızda 3 bin 348 öğrenci 26 doğru yapmıştır. Ancak yanlışlar doğruları götürdüğü zaman gerçek puan 0.5'in altında kalmıştır” dedi.
RAKAMLARLA OKS
Sınava giren öğrenci sayısı: 905 bin 930
Tercih yapmaya hak kazanan: 814 bin 887
TM puan türünde barajı geçemeyen 59 bin 822
MF puan türünde barajı geçemeyen 33 bin 287
Kopya çeken aday sayısı: 212
Soruları hiç cevaplamayan:11
EN ÇOK BİRİNCİ İSTANBUL'DAN
OKS'de en çok birinci 18 öğrenciyle İstanbul'dan çıktı. İstanbul'u 10 öğrenciyle Ankara ve 7 öğrenciyle Kocaeli izledi. 500 tam puan alarak birinci olan adayların illere göre dağılımı şöyle:
Adana-4, Adıyaman-1, Afyonkarahisar-1, Ankara-10, Aydın-1, Bilecik-1, Bingöl-1, Bursa-3, Çanakkale-2, Çorum-1, Diyarbakır-1, Düzce-2, Edirne-1, Eskişehir-1, Gaziantep-3, Hatay-1, Isparta-1, İstanbul-18, İzmir-6, Kahramanmaraş-1, Kars-1, Kastamonu-1, Kayseri-1, Kırıkkale-1, Kırklareli-1, Kırşehir-2, Kocaeli-7, Konya-4, Kütahya-1, Malatya-2, Mersin-2, Muğla-3, Muş-1, Osmaniye-1, Sakarya-1, Samsun-2, Sivas-1, Tekirdağ-2, Tokat-1, Van-1, Zonguldak-1.
ANAFEN'DE 13 BİRİNCİ GURURU
11 Temmuz 2008 Cuma
En Başarılı İl Burdur...
SON OKS’de hem Matematik-Fen, hem de Türkçe-Matematik türlerinde en başarılı il Burdur oldu.
Burdur, MF ortalamasında 286.771, TM ortalamasında ise 294.952 puana ulaştı. Başarılı iller sıralamasında Burdur'u Eskişehir ve Edirne izledi. En çok birinciyi çıkartan il olan İstanbul ise genel ortalamada 52'nci sırada yer aldı. MF ve TM puan türlerinde en başarısız il ise Hakkari oldu. Hakkari'yi Şırnak izledi. MF puan türüne göre Hakkari 224 bin 163 puan ortalamasıyla sonuncu oldu. Şırnak sondan ikinci, Ardahan ise sondan üçüncü oldu. TM puan türünde ise bu kez Ardahan'ın yerini Ağrı aldı.
OKS'de İllerin Başarı Sıralaması...
OKS sınavında, En başarılı iller, barajı aşamayan öğrenci sayıları ve hangi puan türünde kaç kişi tercih yapabilecek? Ayrıntılar....
115 öĞRENCİ YANLIŞ SORUYU DOĞRU YANITLADI
çelik, daha önce sınav sorularıyla ilgili mahkemelerin hiç karar vermediğini ve böyle bir konunun ilk defa mahkemeye taşındığını belirterek, konunun bundan sonra da kamuoyu tarafından tartışılacağını kaydetti. öğrencilerin soruları algılama biçiminin, soruların yanlış olup olmadığıyla ilgili kendilerine fikir verdiğini belirten çelik, Fen Bilgisi sorularının zor olarak algılandığını, öğrencilerin Fen Bilgisi sorularına Türkiye ortalaması olarak yüzde 20 oranında doğru cevap verdiklerini kaydetti. çelik, ''Bundan hareketle 115 öğrencinin bu iptal edilen soruyu doğru cevaplandırdığını söylersem aslında öğrencilerimizin bu soruyu yanlış algılamadığı, doğru algıladığı ve yaklaşım açısından da bir problem olmadığı sonucuna varabiliriz'' dedi. Sınavda 99 net çözmüş olan 4 öğrenciden yalnızca birinin yanlış cevap verdiğini söyleyen çelik, 98 net yapan 17 öğrencinin 7'sinin bu soruya yanlış cevap verdiğini kaydetti.
27 BİN 277 KİŞİ HAM PUAN BARAJINI AŞAMADI
Bakan çelik'in verdiği bilgilere göre, sınava 824 bin 676 kişi başvurdu. Sınava 818 bin 359 öğrenci girdi. Bu öğrencilerden 791 bin 82'sinin puanı hesaplanmaya değer bulundu. 27 bin 277 kişi ham puan barajını aşamadığı için puanları hesaplanmadı. Bakan çelik, yanlış sorular doğru soruları götürdükten sonra 27 bin 277 öğrencinin puanının 0.5 ve altına düştüğü için hesaplanmaya değer bulunmadığını bildirdi. çelik, geçen sene bu rakamın 71 bin 54 olduğunu ifade etti. çelik, Türkçe-Matematik puan türünden 160 puan barajını geçemeyen öğrenci sayısının 59 bin 537 olduğunu, bu puan türünden 731 bin 545 öğrencinin tercih yapabileceğini bildirdi. Bakan çelik'in verdiği bilgilere göre, Matematik-Fen puan türünde 47 bin 269 öğrenci barajı geçemedi. Bu puan türünde 743 bin 813 öğrenci tercih yapacak. 136 öğrencinin sınavı, kopya çektikleri tespit edildiği için iptal edildi. Puan hesaplamasında kullanılan çan eğrisi yöntemine göre, 160-300 arasında puan alan öğrenci sayısı 569 bin 47 oldu.
EN BAŞARILI İLLER
çelik'in verdiği bilgilere göre, TM puan türünde başarı sıralamasına göre, Türkiye birincisi olan il, geçen yıl ikinci olan Burdur oldu. Bu puan türünde başarı sıralamasına göre, 2. il Kırşehir, 3. il Eskişehir, 4. il Nevşehir, 5. il Edirne, 6. il çanakkale, 7. il Yalova, 8. il Ankara, 9. il Isparta ve 10. il Bayburt oldu. MF puanına göre illerin başarı sıralamasında ise Burdur yine birinci il oldu.
Burdur'u sırasıyla Edirne, Eskişehir, Kırşehir, çanakkale, Nevşehir, Ankara, Isparta, Yalova ve Balıkesir izledi.
Bakan çelik, MF ve TM puan türlerinde birinci olan Fatih özkan'ın değerlendirmeye alınan 99 sorunun tümünü yaparak 500 tam puan aldığını bildirdi.
OKS-Türkçe Matematik (OKS-TM) ve OKS-Matematik Fen (MF) puan türlerinin herhangi birinden 160 ve üzeri puan alan adaylar tercihte bulunabilecekler. Yeni alınan kararla bu yıl fen liselerine 6 bin 144, Anadolu liselerine 100 bin 450, Anadolu imam hatip liselerine 16 bin 890, sosyal bilimlere 792, Anadolu öğretmen liselerine 16 bin 50 öğrenci alınacak.
OKS sonuçlarına göre, 2007-2008 öğretim yılı için resmi ve özel fen liselerine, sosyal bilimler liselerine, Anadolu liselerine, Anadolu teknik liselerine, Anadolu meslek liselerine, Anadolu öğretmen liselerine, Anadolu imam-hatip Liselerine, Anadolu Sağlık Meslek Lisesine, sağlık meslek liselerine, adalet meslek liselerine, Anadolu Tapu ve Kadastro Meslek Lisesine, Anadolu tarım meslek liseleri ve tarım meslek liselerine öğrenci yerleştirilecek.
OKS-Türkçe Matematik (OKS-TM) ve OKS-Matematik Fen (MF) puan türlerinin herhangi birinden 160 ve üzeri puan alan adaylar tercihte bulunabilecekler.
Fen liselerine ve Anadolu Sağlık Meslek Lisesi ile Sağlık Meslek Liselerine OKS-MF puanıyla diğer okullara ise OKS-TM puanıyla yerleştirme yapılacak.
Yerleştirme, adayların puanları ile tercihleri dikkate alınarak, kontenjanlara göre yapılacak.
Gelişimi Bozan 6 Yeni Gen...
Çeşitli ülkelerden 104 aile üzerinde yapılan araştırma, gelişimsel bozukluğa yol açan 6 yeni genin teşhis edilmesine olanak sağladı.
Türkiye, ABD, Pakistan, Ürdün, Suudi Arabistan ve Kuveyt'te otizme yatkınlığı bulunan 104 aile üzerinde yapılan araştırma, gelişimsel bozukluğa yol açan 6 yeni genin teşhis edilmesine olanak sağladı.
Bazı vakalarda otizme çare olarak görülebileceği ileri sürülen ve bunun sadece bir hastalık değil, genetik ve çevresel etkilerin yol açtığı bir bozukluk olduğu kanısını güçlendiren araştırma, Boston'daki Harvard Medical School doktorlarından Christopher Walsh ve Eric Morrow tarafından yapıldı.
Science dergisinde yayımlanan araştırma, incelenen ailelerin büyük bölümünde otizme, hatalı DNA bileşiminin ve doğum sonrasındaki fiziksel ve sosyal çevre etkilerinin yol açtığını da gösterdi.
Mutasyonlar, beynin gelişiminde büyük öneme sahip genlerin ve erken çocukluk dönemine kadar harekete geçirilen nöronlarda (beyin hücreleri) hasara yol açıyor.
Araştırmaya dahil edilen ailelerden 88'inde birinci dereceden kuzen evliliği olduğu ve bu tür evliliklerin sonucunda nörolojik doğum kusurunun neredeyse yüzde yüz oranında olduğu da hatırlatıldı.
Araştırmaya finansal yönden katkıda bulunan National Institute of Mental Health'in yöneticisi Dr. Thomas Insel de otizmin, her aile için farklı genetik nedenlerle birlikte birçok ayrı mutasyon içerdiği izleniminde bulunduklarını söyledi.
OKS Sonuçları Açıklandı...
OKS'de Matematik-Fen (MF) ve Türkçe-Matematik (TM) puan türlerinde 97 öğrenci 500 tam puan alarak birinci oldu. İstanbul'un birincileri listesi.
Ortaöğretim Kurumları Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı (OKS) sonuçları açıklandı. OKS'de Matematik-Fen (MF) ve Türkçe-Matematik (TM) puan türlerinde 97 öğrenci 500 tam puan alarak birinci oldu. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik Bakanlık Başöğretmen Salonunda OKS sonuçlarıyla ilgili basın toplantısında verdiği bilgiye göre, sınava 905 bin 930 aday girdi.Bunlardan 874 bin 709'unun puanı hesaplanmaya değer bulundu. 31 bin 221 kişi ham puan barajını aşamadı.
OKS Sınavanda İstanbul'un'da birinci olanların listesi şöyle:
1- Engin Kara
2- Berk özbakır
3- Ali Barış kabak
4- Can Aybaz
5 -Mehmet yıldız
6- Ebru Özdemir
7- Alnaç demir
8- Sinem Gündoğdu
9- Zeynep Rana Demir
10- Mustafa Güremez
11- İpek Dursun
12- Leyla Elmas
13- Alper tunga erkin
14- Mehmet asım gümüş
15- Mervehan Lale
16- Efe yasin akman
17- Recep Çelebi
10 Temmuz 2008 Perşembe
ÖSS Ve YDS Sonuçları Tarihleri...
Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) ve Yabancı Dil Sınavı (YDS) sonuçları 12 Temmuz Cumartesi günü açıklanacak...
Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezinden yapılan açıklamaya göre, 15 Haziran 2008 Pazar günü gerçekleştirilen ÖSS ile 22 Haziran 2008 Pazar günü gerçekleştirilen YDS sonuçlarının değerlendirilmesi ve ortaöğretim kurumlarından alınan diploma notlarından adayların Ortaöğretim Başarı Puanlarının hesaplanması çalışmaları tamamlandı.
Sınavların sonuçlarına ilişkin bilgiler, 12 Temmuz Cumartesi günü saat 10.00'da YÖK'te düzenlenecek basın toplantısıyla açıklanacak.
Adaylar sonuçları aynı gün saat 10.30'dan itibaren http://oss.osym.gov.tr ve http://oss2008.osym.gov.tr internet adreslerinden öğrenebilecekler.
Muhtaç Öğrencilere Parasız Yatılı Şansı...
İlköğretim ve Ortaöğretim Kurumlarında Parasız Yatılılık, Burs ve Sosyal Yardımlar Yönetmeliği bugünkü Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlülüğe girdi.
Yönetmeliğe göre, doğal afet ve savaş gibi olağanüstü durumlar nedeniyle korunmaya muhtaç duruma düşen ailelerin çocukları ile öğretmen olup da görevli bulundukları yerde çocuklarının devam edeceği düzeyde okul bulunmayanların çocuklar parasız yatılı okuyabilecekler.
İlköğretim ve Ortaöğretim Kurumlarında Parasız Yatılılık, Burs ve Sosyal Yardımlar Yönetmeliği ile burs alabilecek ve parasız yatılı okuyabilecek öğrencilerin belirlenmesine açıklık getirildi.
Söz konusu yönetmeliğe göre, burs ve parasız yatılıda tespit edilen kontenjanlar, Bakanlıkça belirlenecek tarihte Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğünce elektronik ortamda duyurulacak. Yönetmeliğe göre her yıl tespit edilen parasız yatılılık veya bursluluk kontenjanların yüzde 10'u Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu ile 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu kapsamına giren öğrencilere ayrılacak. Ailesinin oturduğu yerleşim biriminde ilköğretim okulu bulunmayan öğrencilere kontenjanların yüzde 5'i, çalışan, emekli olan veya vefat eden öğretmen çocuklarına yüzde 15'i, diğer öğrencilere ise yüzde 70'i ayrılacak.
AÇIK KONTENJANLAR MAHALLİ SINAVLA KAPATILACAK
Yönetmeliğe göre merkezi sistemle yapılan yerleştirme sonucunda açık kalan kontenjanlara mahalli sınavla öğrenci yerleştirilebilecek. Mahalli sınavla ilgili her türlü iş ve işlemler, okulların eğitim-öğretime başladığı tarihten itibaren en geç Ekim ayının sonuna kadar tamamlanacak şekilde hazırlanacak bir takvim çerçevesinde il veya ilçe yatılılık ve bursluluk komisyonunca yürütülecek.
CEZA ALANA BURS YOK
Burs ve parasız yatılı sınavlarına girebilmek için ortaöğretim kurumlarında, sınavın yapıldığı ders yılında okuldan tasdikname ile uzaklaştırma veya daha ağır bir ceza almamış olması gerekiyor. Ayrıca burs alabilmek için ailenin bir önceki mali yıla ait yıllık gelir toplamından fert başına düşen net miktarın, Milli Eğitim Bakanlığı okul pansiyon ücretinden üç katını geçmemesi gerekiyor.
Burs almaya hak kazanmasına karşın ilköğretim okullarında bir defadan fazla sınıf tekrarına kalan, ortaöğretimde ise öğrenim hakkını kullanmış olan kişilerin bursları kesilecek. Ortaöğretim kurumlarından mezun olan veya son sınıfta beklemeli duruma düşen, taksirli suçlar ile kabahat nevinden olanlar dışında, işlediği suçtan dolayı hükümlü bulunan ve örgün eğitim dışına çıkarılma cezası almış olan öğrencilerin de bursları iptal edilecek.
BAŞBAKAN'IN İZNİ İLE GELEN ÖĞRENCİ PARASIZ YATILI KALACAK
Özel hallerde parasız yatılı kalabilecek öğrencilerin de belirtildiği yönetmeliğe göre doğal afet ve savaş gibi olağanüstü durumlar nedeniyle korunmaya muhtaç duruma düşen ailelerin çocukları ile öğretmen olup da görevli bulundukları yerde çocuklarının devam edeceği düzeyde okul bulunmayanların çocukları parasız yatılı kalabilecek. Ayrıca Başbakanlığın izniyle Türkiye'de okutulmak üzere getirilen yabancı uyruklu öğrenciler ile Bakanlıkça belirlenecek kontenjan miktarı kadar öğrenci sınavsız olarak parasız yatılılığa yerleştirilebilecek.
'Oyuncak Silahını Getir Kitabını Al'
Sakarya'da, Akyazı Belediyesi'nin düzenlediği 'Oyuncak silahını getir, bir kitabın olsun' kampanyası sayesinde 4 bin 500 çocuk oyuncak silahını bırakıp kitap aldı.
Toplanan oyuncak silahlar silindirle ezilerek imha edildi, toplam 7 bin 200 kitap dağıtıldı.
'Silahla oyun olmaz. Silahın oyuncağı olmaz" sloganıyla geçen sene temmuz ayında başlatılan ve çocukları şiddetten uzak tutmayı amaçlayan kampanya bir yılda olumlu sonuçlar verdi. Sadece Akyazılı çocuklar değil, Türkiye'nin bir çok ilinden çocukta posta ile oyuncak silahını göndererek kitap istedi. Proje, Marmara ve Boğazları Belediyeler Birliği'nin düzenlediği, 2008 Yılı Örnek Belediyecilik Projeleri Yarışması'nda 2 başarı ödülü kazandı. Sosyo-Ekonomik ve Kültürel Projeler kategorisine proje Marmara bölgesinde birinci seçildi.
Akyazı Belediye Başkanı Yaşar Yazıcı, kampanyanın başarılı olmasının büyük mutluluk duyduğunu söyledi. Bir akrabasını maganda kurşununa kurban verdiklerini ifade eden Yazıcı, "Ülkemizde bilinçsiz silahlanmanın sonucu olarak maganda kurşunuyla çok acılar yaşandı. Biz bu kampanya ile yeni nesli maganda olmaktan uzak tutmaya çalışıyoruz. Çocukları silah özentisinden vazgeçirmek, silaha olan ilgiyi azaltmak istiyoruz. Aynı acıların sürmemesi için bireysel silahlanmanın önüne geçilmesi gerekiyor. Bu da ancak eğitimle olur. Yeni neslimizi bu konuda eğitir, şiddetten ve şuursuz silahlanmadan uzak tutmayı başarabilirsek, yeni acılar yaşamayız" dedi.
Kampanyanın başarılı olmasında ilçede oyuncak satan işyerlerinin de büyük katkısı olduğunu dile getiren Yazıcı, bir çok işyerinin oyuncak silah satmaktan vazgeçtiğini dile getirdi. Bu işyerlerine oyuncak silah istemeye gelen çocuklara verilmek üzere kitap bıraktıklarını vurgulayan Yazıcı şunları söyledi: "Kampanya ile ilgili yoğun bir duyuru yaptık. Oyuncakçılar 'Bu işyerinde oyuncak silah satılmamaktadır' şeklinde hazırladığımız duyuruyu camlarına astı. Çocuklara yönelik hazırladığımız 'En büyük bilgi silahtır, oyuncak silahını getir bir kitabın olsun' şeklindeki afişleri tüm okullara astık. Sonuçta kampanya büyük ilgi gördü. 4 bin 500 çocuk oyuncak silahını getirip kitap aldı. Hatta öyleki bu kampanyamızı duyan Türkiye'nin değişik illerinden çocuklar posta ile oyuncak silahlarını gönderip kitap istediler. Toplam 7 bin 200 kitap dağıttık. Projemiz örnek oldu. Türkiye'de bir çok yerde benzer kampanya yapıldığını öğrendik. Kampanyamız süresiz devam edecek."
Yazıcı, toplanan oyuncak silahların silindirle ezilerek imha edildiğini sözlerine ekledi.
Parasız Yatılıda Sosyal Yardımlar...
İlköğretim ve Ortaöğretim Kurumlarında Parasız Yatılılık, Burs ve Sosyal Yardımlar Yönetmeliği bugünkü Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlülüğe girdi.
Yönetmeliğe göre, doğal afet ve savaş gibi olağanüstü durumlar nedeniyle korunmaya muhtaç duruma düşen ailelerin çocukları ile öğretmen olup da görevli bulundukları yerde çocuklarının devam edeceği düzeyde okul bulunmayanların çocuklar parasız yatılı okuyabilecekler.
İlköğretim ve Ortaöğretim Kurumlarında Parasız Yatılılık, Burs ve Sosyal Yardımlar Yönetmeliği ile burs alabilecek ve parasız yatılı okuyabilecek öğrencilerin belirlenmesine açıklık getirildi.
Söz konusu yönetmeliğe göre, burs ve parasız yatılıda tespit edilen kontenjanlar, Bakanlıkça belirlenecek tarihte Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğünce elektronik ortamda duyurulacak. Yönetmeliğe göre her yıl tespit edilen parasız yatılılık veya bursluluk kontenjanların yüzde 10'u Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu ile 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu kapsamına giren öğrencilere ayrılacak. Ailesinin oturduğu yerleşim biriminde ilköğretim okulu bulunmayan öğrencilere kontenjanların yüzde 5'i, çalışan, emekli olan veya vefat eden öğretmen çocuklarına yüzde 15'i, diğer öğrencilere ise yüzde 70'i ayrılacak.
-AÇIK KONTENJANLAR MAHALLİ SINAVLA KAPATILACAK-
Yönetmeliğe göre merkezi sistemle yapılan yerleştirme sonucunda açık kalan kontenjanlara mahalli sınavla öğrenci yerleştirilebilecek. Mahalli sınavla ilgili her türlü iş ve işlemler, okulların eğitim-öğretime başladığı tarihten itibaren en geç Ekim ayının sonuna kadar tamamlanacak şekilde hazırlanacak bir takvim çerçevesinde il veya ilçe yatılılık ve bursluluk komisyonunca yürütülecek.
-CEZA ALANA BURS YOK-
Burs ve parasız yatılı sınavlarına girebilmek için ortaöğretim kurumlarında, sınavın yapıldığı ders yılında okuldan tasdikname ile uzaklaştırma veya daha ağır bir ceza almamış olması gerekiyor. Ayrıca burs alabilmek için ailenin bir önceki mali yıla ait yıllık gelir toplamından fert başına düşen net miktarın, Milli Eğitim Bakanlığı okul pansiyon ücretinden üç katını geçmemesi gerekiyor.
Burs almaya hak kazanmasına karşın ilköğretim okullarında bir defadan fazla sınıf tekrarına kalan, ortaöğretimde ise öğrenim hakkını kullanmış olan kişilerin bursları kesilecek. Ortaöğretim kurumlarından mezun olan veya son sınıfta beklemeli duruma düşen, taksirli suçlar ile kabahat nevinden olanlar dışında, işlediği suçtan dolayı hükümlü bulunan ve örgün eğitim dışına çıkarılma cezası almış olan öğrencilerin de bursları iptal edilecek.
-BAŞBAKAN'IN İZNİ İLE GELEN ÖĞRENCİ PARASIZ YATILI KALACAK-
Özel hallerde parasız yatılı kalabilecek öğrencilerin de belirtildiği yönetmeliğe göre doğal afet ve savaş gibi olağanüstü durumlar nedeniyle korunmaya muhtaç duruma düşen ailelerin çocukları ile öğretmen olup da görevli bulundukları yerde çocuklarının devam edeceği düzeyde okul bulunmayanların çocukları parasız yatılı kalabilecek. Ayrıca Başbakanlığın izniyle Türkiye'de okutulmak üzere getirilen yabancı uyruklu öğrenciler ile Bakanlıkça belirlenecek kontenjan miktarı kadar öğrenci sınavsız olarak parasız yatılılığa yerleştirilebilecek.
Okullar E-MEB'e Ayak Uyduramadı...
Milli Eğitim Bakanlığı, e-dönüşüm ve MEB İnternet Erişim Projesi kapsamında Bakanlık uygulamalarını internet ortamına aktarırken, okulların yarısının web sayfasının olmaması e-dönüşüme sekte vurdu.
Milli Eğitim Bakanlığı, e-dönüşüm ve MEB İnternet Erişim Projesi kapsamında Bakanlık uygulamalarını internet ortamına aktarırken, okulların yarısının web sayfasının olmaması e-dönüşüme sekte vurdu.
Milli Eğitim Bakanlığı e-devlete geçişi sağlamak amacıyla başlattığı e-dönüşüm kapsamında e-karne, e-taşınır mal, e-burs, e-yurt, e-okul gibi onlarca projeyi hayata geçirirken, okulların gelişime ayak uyduramaması nedeniyle harekete geçti. MEB Müsteşar Yardımcısı Salih Çelik imzası ile valiliklere gönderilen 08/9640 sayılı 20 Haziran 2008 tarihli genelgede, MEB İnternet Erişimi Projesi kapsamında ilköğretim öğrencilerinin yüzde 93'ünün, ortaöğretim öğrencilerinin ise yüzde 99'unun internet erişimine kavuşturulduğu belirtildi.
-OKULLARIN YARISINDA WEB ADRESİ YOK-
Çelik, “Ancak, internet erişimi, Bilişim Teknolojisi sınıf ve imkânlarının etkin kullanımı için çok yoğun yüz yüze ve uzaktan eğitim faaliyetleri yürütülmesine rağmen, kısmi sorunlar yaşanabilmektedir. Örneğin, tüm okul ve kurumlarımızın web sayfası oluşturması için 'web barındırma hizmeti ve alanı' verilmekte iken, okul ve kurumlarımızın yaklaşık yarısının '.meb' uzantılı bu hizmetten yararlanmıyor olması, kabul edilebilir görülmemektedir” açıklamasında bulundu. Çelik, e-dönüşüm uygulamalarına personel ilgisinin ve hassasiyetinin arttırılması için bilişim teknolojileri formatör öğretmenlerinin desteğinin sağlanacağını bildirdi.
MEB Müsteşar Yardımcısı Çelik, ayrıca MEB İnternet Erişimi Projesi kapsamında öğrenci sayısı az olan okulların da internet erişimine kavuşturulması ve internet erişimi olmayan okul ve kurumun kalmaması için çalışmaların yoğun bir şekilde sürdürüldüğünü açıkladı.
9 Temmuz 2008 Çarşamba
'Çingene'ler Yeni Karşılığını Buldu...
Milli Eğitim Bakanlığı ve Türk Dil Kurumu, sözlüklerde ‘çingeneler’ kelimesinin anlam karşılığı, Çingenelerin isteği ile değiştirildi
Milli Eğitim Bakanlığı ve Türk Dil Kurumu, sözlüklerde 'çingeneler' kelimesinin anlam karşılığı olarak gösterilen “cimri, hasis” gibi ifadeleri çıkartarak yerine “göz alıcı, lezzetli” ifadelerini koyarken, söz konusu değişikliği okullarda bulunan eski sözlükler üzerinde de yapma kararı aldı.
Milli Eğitim Bakanlığı, sözlüklerde 'çingene' cümlesinin karşılığı içerisinde yer alan cimri, hasis gibi ifadeleri eski sözlüklerden de çıkarmak için çalışma başlattı. Bakanlık, tüm valiliklerin, okullarda bulunan sözlüklerde gerekli değişikliği yapmasını istedi.
Çingenelerin isteği doğrultusunda Türk Dil Kurumu, 22 Aralık 2003 tarihinde 'Güncel Türkçe Sözlük Çalışma Grubu'nu toplayarak, “çingene” ifadesinin anlam karşılıklarını değiştirme kararı aldı. Söz konusu karar neticesinde “göz alıcı, çiğ pembe renk” anlamına gelen 'çingene pembesi'nin anlam karşılığı “göz alıcı pembe” olarak değiştirildi. “Palamut balığının yavrusu” olan 'çingene palamudu'nun anlam karşılığı ise “palamut balığının eti lezzetli olan küçüğü” oldu. Çingeneleşme, çingeneleşmek, çingenelik gibi sözcüklerin karşılığı olarak eski sözlüklerin karşılığında yer alan 'cimri, hasis' gibi cümleler ise çıkarılarak yerine “çingene gibi olmak”, Çingene gibi davranmak”, “çingeneleşmek işi” olarak değiştirildi.
-BAKANLIK, 4 YIL SONRA GÜNCELLEŞTİRME KARARI ALDI-
Milli Eğitim Bakanlığı, okullarda eski sözlüklerin yer alması ve ilköğretim ve ortaöğretimde bulunan çocukların çingeneler hakkında 'yanlış' bilgi edinmesini engellemek amacıyla değişiklikten '4 yıl sonra', 2004 yılı öncesinde basılan sözlüklerde güncelleştirmelerin yapılması kararı aldı. Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkan Vekili Muammer Yıldız imzası ile valiliklere gönderilen 04 Temmuz 2008 tarihli ve 005173 sayılı genelgede, valiliklerin her kademedeki okullarda bulunan sözlüklerde gerekli güncelleştirmeler yapmaları istendi.
-AVRUPA'NIN EN BÜYÜK AZINLIK GRUBU-
Çingeneler Avrupa'da 15 milyon olarak tahmin edilen nüfuslarıyla en büyük azınlık grubu. Kökleri Hindistan'a dayanan Çingeneler göç ettikleri Avrupa'da hep dışlanmalarına rağmen ayakta kalmayı başardılar. Ama şu anda Avrupa'da en düşük eğitim, en yüksek işsizlik seviyesine sahip, en fakir ve en marjinal azınlığı oluşturuyorlar. Türkiye'deki Çingene nüfusu tam bilinmiyor. Çingenelerin arasında 2, hatta 5 milyon gibi rakamlar dolaşıyor.
Okullarda 'VSAT' Dönemi...
Milli Eğitimi Bakanlığı, Türksat Uydu AŞ ile birlikte yürütülen “Uydu Üzerinden İnternet Erişimi Sistem Merkezi”nin kurulumunun bitmek üzere olduğunu bildirdi.
Milli Eğitimi Bakanlığı, Türksat Uydu AŞ ile birlikte yürütülen “Uydu Üzerinden İnternet Erişimi Sistem Merkezi”nin kurulumunun bitmek üzere olduğunu bildirerek, bu çerçevede uydu üzerinden internete bağlanma hizmeti götürülecek okullara 'VSAT' sistemlerinin de kurulduğunu açıkladı.
MEB Müsteşar Yardımcısı Salih Çelik imzası ile valiliklere gönderilen “e-Dönüşüm Uygulamaları ve MEB İnternet Erişim Projesi” başlıklı genelgede, ADSL internet erişim hizmeti götürülemeyecek olar okullar için uydu üzerinden internet erişimi sağlanması konusundaki çalışmaların bitmek üzere olduğu bildirildi.
Çelik, Milli Eğitim Bakanlığı ve Türksat Uydu AŞ ile birlikte yürütülen 'Uydu Üzerinden İnternet Erişimi Sistem Merkezi'nin (HUB Merkezi) kurulumunun bitmek üzere olduğunu bildirerek, bu çerçevede uydu üzerinden internete bağlanma hizmeti götürülecek okullara, 'VSAT' uydu internet erişimi sistemlerinin kurulumunun bitirilmek üzere olduğunu açıkladı.
-ADSL KURULABİLECEK YERLERE VDSL BAĞLANMAYACAK-
Bakanlık Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü Ankara Gölbaşı Tesislerindeki HUB merkezinin kurulumunun bitirilmesi ile ADSL hizmeti görülemeyecek olan okulların uydu aracılığıyla internete bağlanabileceğini kaydeden Çelik, uydu üzerinden internet erişiminin ise ADSL internet erişimine göre yüksek maliyette olduğuna dikkat çekti. Çelik, Türk Telekomünikasyon A.Ş. bölge müdürlükleri ile valiliklerin ortak çalışarak ADSL götürülebilecek yerlere VDSL bağlanmamasını istedi.
Çelik, söz konusu çalışmaların, internet bağlantısı bulunmayan okul kalmaması amacıyla yapıldığını kaydetti
8 Temmuz 2008 Salı
İlkokula Hazırlık Kursu Bedava...
Türkiye’de ilk kez ve sadece 2023 Tercüman Koleji’nde uygulanan ‘okul olgunluğu programı’ ile çocuklar ilköğretime hazırlanıyor.
2023 Tercüman Koleji'nde, ilköğretim çağına gelen çocukların bedensel, duygusal ve zihinsel olarak okul olgunluğunu belirleyerek, Oluşturmacılık Yaklaşımı'nın beklediği öğrenci modelini yetiştirmek amacıyla üç haftalık ilköğretime hazırlık programı başladı. 2023 Tercüman Koleji akademik danışmanı Doç. Dr. Canan Savran ve rehberlik servisi tarafından hazırlanan eğitim programı, ilköğretim çağına başlayacak çocukların bilgiyi almaya hazır hale gelmesini amaçlıyor. Kurs için kayıtlar temmuz ayı boyunca devam edecek. İlköğretime hazırlık kursu ücretsiz olarak verilecek. lgilinen veliler, 2023 Tercüman Koleji Halkla İlişkiler Müdürlüğü'nden 0212 483 03 00 detaylı bilgi alabilirler.
Özel okullların Ucuzlama Yolu Vergilerde...
Özel okulların günümüzde çok geliştiğini ifade eden Öztürk, “Özel okullarda eğitimin yanı sıra, öğrenciler kültürel, bilimsel ve sportif açıdan da çok donanımlı yetişiyor”
Bilfen Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkan Vekili Fatih Öztürk, devletin özel okulları ticarethane gibi gördüğünü belirterek, “Özel okulların önü açılmadığı sürece kalabalık sınıflar sorunu ortadan kalkmaz” dedi. Özellikle İstanbul gibi büyük kentlere göç yaşandığını da ifade eden Öztürk, “İstanbul Valisi Muammer Güler diyor ki, 'biz her sene 1500 ilave derslik yapmalıyız ki, sınıflardaki öğrenci sayısı sabit kalsın.' Demek 1501 ilave derslik yapmadığımız sürece bu sorunu aşamayacağız” şeklinde konuştu.
Eğitim öğretimde yaşanan bu sorunun ancak özel okulları teşvik ederek çözmenin mümkün olabileceğini ifade eden Öztürk, özel okulların biraz daha teşvik edilmesi gerektiğini söyledi. Özel okulların devletin sırtından yük aldığını da belirten Fatih Öztürk, vergilerin sıfırlanması halinde özel okullara daha çok öğrenci gideceğini söyledi. Bilfen Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkan Vekili Fatih Öztürk şöyle konuştu:
ÜCRETLER DÜŞER
“Vergiler kalksa, otomatik olarak fiyatlar yüzde 35, yüzde 40 düşer. Yüzde 35, yüzde 40 düşmesi demek özel okullardaki öğrenci payının yüzde 1.9'dan, otomatik olarak yüzde 10'lar üzerine çıkması demek. İstanbul pahalı bir kent, ama Anadolu'da özel okul fiyatları şu anda hala 4 ila 5 bin YTL civarında. Fiyatları yüzde 40 düşürürseniz, bu okullar en fazla 3 bin YTL seviyesine iner. Düşük gelirli aileler bile çocuklarını özel okullara gönderebilirler.”
ÖZEL OKULLAR DEĞİŞTİ
Bundan 15-20 sene önce özel okulların devlet okullarından pek farklı olmadığını da ileri süren Fatih Öztürk, “Eskiden okulların kapladığı alanın yüzde 80-85'ini sınıflar oluştururdu. Özel okullar da aşağı yukarı böyleydi. Şimdi öyle değil. Mesela Özel Çamlıca Bilfen İlköğretim Okulu, 22 bin mektrekarelik bir alanı kaplıyor. Bu okulumuzda sınıfların kapladığı alan yüzde 8 civarında. Gerisi sosyal, sanatsal, bilimsel ve sportif alanlara ayrılmış durumda” dedi
Kaynak:Mynet
Işık Kirliliğinin Etkileri...
TÜBİTAK Ulusal Gözlemevi (TUG) Başuzmanı Dr. Tuncay Özışık, ışık kirliliğinin zararlarını anlattı.
TÜBİTAK Ulusal Gözlemevi (TUG) Başuzmanı Dr. Tuncay Özışık, ışık kirliliğinin zararlarına işaret ederek, ''Çocuklar ve gençler, astronominin doğal laboratuvarı olan geceleri, gökyüzünün nasıl bir şey olduğunu bilmiyor'' dedi.
Özışık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ışık kirliliğinin, ''yanlış yerde, yanlış zamanda, yanlış miktarda ve yanlış yönde ışık kullanılması olduğunu'' belirterek, bunun en büyük nedeninin, alışılmış ışıklandırma yöntemlerinin hem çevresel hem de ekonomik zararlarının bilinmemesi olduğunu vurguladı.
Işık kirliliği kaynaklarını, ''yol, cadde ve sokak aydınlatmaları, park, bahçe ve spor alanları aydınlatmaları, turistik tesislerin ve binaların dış cephe aydınlatmaları, reklam panoları, güvenlik amaçlı aydınlatmalar ve evlerden taşan ışıklar'' şeklinde sıralayan Özışık, ''Işık üretilirken kömür, petrol ve su gibi doğal kaynaklar kullanıldığı için, boşa giden ışık doğal kaynakları da boşa harcamak demektir'' diye konuştu.
Tuncay Özışık, kötü aydınlatmanın doğal hayata da olumsuz yansımalarının olduğunu dile getirerek, "Gece, gökyüzünü ve karanlığını kullanarak yaşamlarını düzenleyen birçok canlı, yeterince karanlık bir gökyüzü bulamamaktadır" dedi.
Özışık, ışık kirliliğinin insan sağlına da olumsuz etkileri olduğunu vurgulayarak, insan gözünün çok parlak ve çok zayıf ışık kaynaklarına ve karanlığa hızlı bir şekilde adapte olabildiğini söyledi.
Ancak son zamanlarda şehirlerde, iş ve eğlence yerlerindeki aşırı ışık kullanımının, gözün bu yeteneğinde azalmaya sebep olduğunu belirten Özışık, ''Fazla ışıklı ortamlarda özellikle insan gözünün görme yeteneğinde azalma olduğu biliniyor'' dedi.
Işık kirliliğinin son yıllarda Türkiye'nin yanı sıra tüm dünya için önemli bir problem olduğunu ifade eden Özışık, ''doğru armatür kullanımı, ışıklandırmanın doğru yönde yapılması, klasik ampuller yerine ekonomik gaz esaslı lambaların tercih edilmesi, aydınlatılması gereken yerlerin aydınlatılması, evde gerektiği zaman ışık yakılması gibi önlemlerle'', elektrik enerjisinden en az yüzde 30 oranında tasarruf sağlanabileceğini kaydetti.
Kaynak:Mynet
7 Temmuz 2008 Pazartesi
Google'in Püf Noktaları...
İnternet kullanıcıları olarak neredeyse hepimiz, her gün Google’dan faydalanıyoruz. Fakat acaba kaçımız bu arama motorunun bütün maharetlerinin farkında?..
GOOGLE'da tutarlı arama sonuçları elde etmenin en kolay yolu doğru ve ayrıntılı aramalar yapmaktan geçiyor. Arama kutusuna, aradığınız şeyle ilgili mümkün olduğu kadar çok kelime girmek işinizi kolaylaştırıyor. Mesela güncel hava durumunu öğrenebileceğiniz bir site arıyorsanız, 'hava' kelimesini aratmak genelde yetmeyecektir. Bunu yerine; hava durumu istanbul güncel gibi bir kombinasyondan daha iyi sonuçlar alabilirsiniz.
GELİŞMİŞ Arama: Sonuç almanıza bu da yetmiyorsa “Gelişmiş Arama” bölümünü tıklayabilirisiniz. Burada arama sonuçlarını daha da daraltmak mümkün. Mesela ad soyad gibi ardışık gelen isimleri, 'aynen girildiği gibi' bölümüne yazıp bulabilirsiniz. (Bunu normal arama kutucuğundan, tırnak içinde “ad soyad” şeklinde arayarak da aynı sonuçlara ulaşılabiliyor.)
HESAP makinesi: Google hep başka sayfalara yönlendirir diye bir şey yok. Bazı bilgilere arama kutusu üzerinden de doğruca ulaşabilirsiniz. Örneğin hesap makinesi özelliği sayesinde, temel matematik işlemlerini, ölçüm birimleri dönüşümlerini ve matematik problemlerini çözebilirsiniz
books.google.com.tr: Bu adresteki 'Kitap Arama' motoru sayesinde kitapların tam metinlerini arayabilir, birçok yeni kitap keşfedebilir ve bunları nereden satın alabileceğinizi de öğrenebilirsiniz.
KİŞİSEL Google: Tüm bu yardımcı hizmetler dışında hâlâ bir ihtiyacınız varsa size iGoogle'ı öneriyoruz. iGoogle, Google'ın kişiselleştirilebilen başlangıç sayfası. Bu güzel hizmete ulaşmak için tek yapmak gereken www.google.com.tr/ig yazmak...
Çelik: Dersaneler Kalkacak...
Çelik, "Eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması, kişi hak ve eşitlik ilkesiyle birebir ilişkili olacak" dedi. Eğitimde öncelikler ve af konusunda açıklamaları.
Çelik, "Eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması, kişi hak ve eşitlik ilkesiyle birebir ilişkili olacak" dedi..
EĞİTİMDEKİ ÖNCELİKLER
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, TAKVİM'e özel açıklamalarda bulundu. Çelik, Türkiye'nin eğitimdeki önceliğinin eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması olduğunu vurgularken, "Bunu eğitim kalitesinin yükselmesi sağlayacak. Kalite yükseldikçe dersaneler ortadan kalkacak. Bu da 'kişi hak ve eşitlik ilkesiyle' birebir ilişkili olacak" diye konuştu.
"AFFA SICAK BAKMIYORUM"
100 bin yeni dersliğe ihtiyaçları olduğunu hatırlatan Çelik, özellikle Doğu'da kız öğrencilerin kalabilmeleri için 414 ortaöğretim yurdu yaptıklarını söyledi. Bakanlığına ayrılan bütçenin yetersizliğine de işaret eden Çelik, yüzbinlerce kişinin merakla beklediği üniversite affı için de "1 milyon gibi rakamlar ütopik. Sonuç olarak öğrenci affı konusuna sıcak bakmıyorum" dedi.
***
Affa sıcak bakmıyorum!
Milli Eğitim Bakanı Çelik, af isteyen 1.5 milyon öğrenci rakamını ütopik buluyor ve 'Toplumsal baskı oluşturmak için uydurulmuş bir rakam' diyor.
Milli Eğitim Bakanlığı yaptığı 2 dönemde de bütün okullara fiziki ve teknolojik altyapı sağladı... Kendilerine bu yıl ayrılan bütçenin "dişlerinin kovuğuna bile gitmediğini" ve daha 100 bin dersliğe ihtiyaçları olduğunu söyleyen Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'le 0-7 yaş çocuk eğitiminden doğudaki köy okullarına, eğitimde fırsat eşitliğinden öğrenci affına kadar her şeyi konuştuk...
* 0-7 yaş çocuk eğitiminde ne kadar ilerleme kaydedildi.
Eğitim konusunda "7 çok geç" diyoruz. Ama buna rağmen okul öncesi eğitim çağındaki her çocuğun sadece yüzde 30'u okula gidiyor. Hükümet olarak 2012'de yüzde 50 hedef koyduk. Her yıl 4, 5 ve 6 yaş da dahil 1 milyon 300 bin çocuk okul çağına geliyor. Bu arada okul öncesi eğitimde müthiş bir ivme kazandık. 48 ve 72 aylık çocuklardaki zeka gelişimi en ileri ve hızlı seviyededir. O çağdaki çocukları bu yüzden motive etmemiz gerekir.
* Kız çocukları bu yüzde 30'un ne kadarını kapsıyor?
Okul öncesi eğitimde cinsiyet fark etmiyor. Kırsalda kız öğrencilerde 6. sınıftan itibaren gözle görülür bir azalma oldu. "Haydi Kızlar Okula Kampanyası"nda 310 bin çocuğu okullu yaptık. Üstelik her bir çocuğu ayrı ayrı kontrol ediyoruz.
* Önceki hükümetlere göre özellikle doğuda çocukların okullara gönderilmesi konusunda büyük bir çalışma var.
Mukayese bile kabul etmez. Eskiden açık ilköğretim, lise büroları 81 il merkezinde vardı. Van'ın Bahçesaray ilçesinde bir kız çocuğu açık ilköğretime gitmek istediğinde nasıl ulaşacak. Biz ise Türkiye'de ne kadar ilçe varsa o kadar açıköğretim bürosu açtık. Özellikle kız çocukları Anadolu Lisesi sınavlarını kazanır, pansiyon bulur ve ailesi de izin verirse okula gidebilirdi. İktidara geldiğimizden beri 414 ortaöğretim yurdu yaptık. Bunların 71'i doğuda. Eğitimde fırsat eşitliği açısından son derece anlamlıdır. Artık en ücra okullarda bile internet bağlantıları var. Geçen yıllarda Batman, Van, Muş gibi illerde OKS birincileri çıktı. Bütün bu imkanlar taşraya yaygın hale getirildi. Bütün bu yaptıklarımız için şöyle bir hesap yapalım. Her dört derslikten biri bu iktidar döneminde yapıldı, her üç öğretmenden biri bizim hükümetimiz döneminde atandı. Okullara 600 bilgisayar gönderildi.
ÖSS'nin Dili Ve Edebiyatı...
ÖSS soruları, adayların karşısına dil aracılığıyla çıktığına göre, sınavın Türkçesinin yalnızca Türkçe/Edebiyat sorularıyla sınırlı tutulamayacağı açıktır.
Sınava giren adaylardan, özellikle Türkçe bölümünde istenen Türkçe titizliğinin, sınavın soru metinlerinde de olması gerekir Fakat 2008 ÖSS bu açıdan başarısız bir sınavdı.
ÖSS her yıl olduğu gibi bu yıl da tartışma konusu oldu. Sınavın hemen ardından gelen eleştirilerle, özene bezene hazırlanmış sınav sorularından bazılarının iptal edilmesi, sorulara yönelik eleştirilerin pek de haksız olmadığını göstermektedir aslında. Politika, ekonomi, eğitim, gençlik gibi alanlarda özel bir öneme sahip olan ÖSS, bu ülkenin, güvenlik/savunma sorununun ardından gelen herhalde ikinci önemli sorunudur ve kendine ait masalımsı bir dünya oluşturmuştur. Bütün yolların kendisine çıktığı, kendisini haklı çıkardığı bir dünya.
ÖSS soruları, adayların karşısına dil aracılığıyla çıktığına göre, sınavın Türkçesinin yalnızca Türkçe/edebiyat sorularıyla sınırlı tutulamayacağı açıktır. İçerdiği bilgilerle adayların seçimini belirleyecek sınav sorularının, anlaşılır olması bir gerekliliktir. Sınava giren adaylardan, özellikle Türkçe bölümünde istenen Türkçe titizliği, sınav sorularında bulunmalı, öyle değil mi? Ana dili Türkçe olan bu ülkede Türkçe sorunlarını 'sınavlık bir malzeme' olarak görmüyorsak elbette. Sınav sorularına yönelik dikkatli okumalara, sınavın dil tutumuyla ilgili yazılanları da eklersek ÖSYM'nin, yılda bir kez uygulanan ÖSS için soru hazırla(tı)rken içten içe, MEB'in Türkçe politikasına uzak duran tutumunu belirginleştirerek ÖSS Türkçesi oluşturma yoluna girdiği seziliyor gibi.
Anlatım, yazım, noktalama
Bu yılki sınavın Türkçe bölümünde 'anlatım bozukluğu' konusu için yalnızca bir soru vardı. Oysa soru metinlerinden üçünde anlatım bozukluğunu mevcuttu. Türkçe Testi bölümünde 9. sorunun IV numaralı, 'Hatta bir kitabı çabuk satışa sunabilmek için iki çevirmene bölüştürüp yayımlayanlar da var.' cümlesinde yanlış yerde kullanılan 'çabuk' sözcüğü, 'sunabilmek' sözcüğünün önüne yazılmalıdır. Edebiyat-Sosyal Bilimler Testi bölümünün 16. sorusunun 'Babalar ve çocukları arasındaki ilişkileri anlatan yazınsal yapıtlar arasında ilk akla gelen romandır.' cümlesinde 'ilk' sözcüğü, 'gelen' sıfat fiilinin önüne yazılmalıdır. Sosyal Bilimler -2 Testi bölümünün 11. sorusunun, 'Savaşların uzun sürmesi ve başarısız olması' (C) cümlesinde özne eksikliğinden kaynaklanan bir anlatım bozukluğu vardır; cümlenin düzeltilebilmesi için 'başarısız' sözcüğünün önüne ordunun, devletin, vb. bir sözcük eklenmelidir. Aynı bölümün, 25. sorusunun, '1868'de ilk trafik ışıkları Londra'da kullanılmaya başlandı.' cümlesinde ilk olan, ışıkların (lambalar mı demeliydik) bulunuşu mu yoksa trafikte kullanılışı mıdır acaba? Bu cümlenin, tarih ve yer belirten bölümlerinin arasındaki kısmını 'trafik ışıkları ilk kez' biçimiyle yeniden yazmak, anlatım sorununu giderebilir.
2008 ÖSS'nin Türkçe Testi içinde bir soru yazım, bir soru da noktalama konusundan seçilmiştir. Sınav sorularının bütününde yazım ve noktalama yanlışları, ilgili soru sayısından fazladır. Sosyal Bilimler-2 Testi'nin 21. sorusunda 'Toplum biliminde öndeyide bulunmanın güçlüğü'(B) cümlesinde, bitişik yazılan 'öndeyi' sözcüğünü, Yazım Kılavuzu (TDK, 2005) 'ön deyi' biçimiyle öneriyor. Noktalama işaretleriyle ilgili özensizlikler ise bu yazının sınırlarını aşacak niceliktedir.
ÖSS sorularının sözcük düzeyinin ölçüsünü belirlemek de önemli bir sorundur. Sınava giren öğrencilerin çoğunluğunun liseyi yeni bitirdikleri göz önüne alındığında ÖSYM'nin yaşayan Türkçeyi önemse(t)mek uğruna aşırıya kaçtığı söylenebilir.
Sözlükte yok, sınavda var
Türkiye geneli dikkate alındığında, üslup yerine biçem sözcüğünü (Türkçe Testi, 5. soru) kullanabilen gençleri, ders kitaplarını merak etmemek imkansız. Kurmacasal (Türkçe Testi, 8. soru) sözcüğünü Türkçe Sözlük (TDK, 2005) bile almamışken sınava giren adaylardan -bu arada komisyon üyelerinden- kaçının bu sözcüğü kullandığı da ayrı bir merak konusudur. Adaylar ya sınav sonrasında sözcüğün anlamını öğrenmek isterse! (26. soruda sözcük, 'kurmaca' olarak geçmektedir.)
Müfredat dışı sorular
Türkçe Sözlük, düşlemsel (Türkçe Testi, 26. soru) sözcüğünü de almamış; düşsel sözcüğüne bakabilirsiniz diye mi acaba, ne dersiniz? Edebiyat ilgilileri pekálá bilirler ki yazın sözcüğü çevresindeki tartışmalar henüz bitmemiştir; dil/edebiyat dergilerinde konuyla ilgili eleştirel yazılar devam etmektedir. ÖSYM, ısrarla yazınsal sözcüğünü kullanıyor, yanına yaratı da alarak. Ortaöğretimde yazılı sınavlarda sorulan metinlerin yazarları da yazılır, metnin altına. ÖSYM de sınav sorularında kullanılan metinlerin yazarlarını belirtebilirse hem kendi dil felsefesini aydınlatmış hem de adaylara bir çeşit ön hizmet sunmuş olur. 2008'de ÖSS'ye giren lise son sınıf öğrencileri, liselerinde Türk Dili ve Edebiyatı dersini okuyan son öğrencilerdir. Bu dersin müfredat programı, 2370 sayılı Tebliğler Dergisi'nde yayımlanmış; aynı program Talim Terbiye Kurulu Başkanlığının iki ayrı kararıyla yeniden düzenlenmiştir.
MEB, edebiyat derslerinde eserlerinden yararlanılacak yazar ve şairleri (vb. ifadesini kullanmadan) adı geçen programda tek tek belirtmiştir.
MEB, liselerde hazırlık sınıflarını kaldırarak Türk Edebiyatı ve Dil ve Anlatım adlı iki yeni dersin kademeli olarak okutulmasına karar vermiş, her iki ders için de ayrı ayrı 'öğretim programı ve kılavuzu' kitabı yayımlamıştır. Bu iki dersin 12. sınıflarının, okutulma sırası gelmemiş ve henüz ders kitapları yayımlanmamıştır.
Türk Edebiyatı dersi için hazırlanan Öğretim Programı ve Kılavuzu (MEB, 2005) adlı kitabın, (2008-2009 eğitim öğretim yılında ilk kez okutulacak) 12. sınıflarla ilgili bölümlerinde, yakın dönem ve günümüz sanatçılarının adları 'gibi' eklemeleriyle, ÖSYM'nin seçiminden özgür ve geniş çerçeveyle verilmektedir.
Dil ve edebiyat bağlamında 2008 ÖSS'nin, vurgulamamız gereken iki önemli mesajının, önümüzdeki yıl sınava girecek adayların, önceki sınavlara oranla geniş kadrolu edebiyat çevresinden sorumlu olacaklarını bilmeleri ve ÖSYM'nin sınav sorularının hazırlanışındaki 'tercih' vurgusunu gözden kaçırmamaları gerektiğidir.
4 Temmuz 2008 Cuma
E-Kayıtlar Hızlı Başladı...
İlköğretim okullarında kayıtlar 1 Haziran 2008’de başlarken, elektronik ortamda e-kayıt ile okullara kaydını yaptıran sayısı bir ayda 508 bin 775’e ulaştı.
İlköğretim okullarında kayıtlar 1 Haziran 2008'de başlarken, elektronik ortamda e-kayıt ile okullara kaydını yaptıran sayısı bir ayda 508 bin 775'e ulaştı. 2008-2009 eğitim-öğretim yılı için ilköğretime toplam 1 milyon 200 bin kişinin kayıt yaptırması bekleniyor.
İlköğretim okullarına 1 Haziran 2008'de başlayan öğrenci kayıt başvuruları devam ederken, internet üzerinden gerçekleştirilen kayıtlar, 30 Temmuz 2008 tarihinde kadar devam edecek. Elektronik ortamda yapılan e-kayıt uygulaması, adrese dayalı nüfus kayıt sistemine göre öğrencilerin, ikametlerine en yakın ilköğretim kurumlarına yerleştirilmesini esas alıyor. Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerinden edinilen bilgiye göre e-kayıt ile ilköğretim okullarına yapılan kayıt sayısı bir ayda 508 bin 775'e ulaştı. Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri söz konusu kayıt sayısının 30 Temmuz 2008'e kadar 1 milyon 200 bini bulmasını beklediklerini açıkladılar.
-E-KAYIT İÇİN HALA OKULLARA GİDİLİYOR-
E-kayıt çerçevesinde veliler, internet aracılığıyla Milli Eğitim Bakanlığı'nın web sitesinden form doldurarak kayıt başvurusu yaparken, okullar tarafından başvurular değerlendirildikten sonra öğrenciler ikametgahlarına en yakın okula yerleştiriliyor. Ancak e-kayıt yaptırmak isteyen veliler, ikametgah adreslerine yakın olan okullara giderek buralarda kayıt yaptırmak durumundalar. TÜİK tarafından oluşturulan sistem yardımı ile kayıtlar alınırken, TÜİK verileri ile gerçek veriler arasında farklılık yaşanması ihtimaline karşı, velilerin okullara gitmesi gerekiyor.
-ORTAÖĞRETİM KAYITLARI 15 AĞUSTOS'TA BAŞLAYACAK-
Ortaöğretimde ise sınavla öğrenci alan Fen ve Anadolu liseleri dışındaki liselere kayıtlar 15 Ağustos'ta başlayacak. Ortaöğretim Kurumları Sınavı (OKS) sonuçlarına göre öğrenci alan liseler Milli Eğitim Bakanlığı'nın belirleyeceği takvime göre kayıt yapacak. Ortaöğretime kayıtlar da e-kayıt ile elektronik ortam üzerinden alınacak.
Çıraklık Bir Yıla Düşüyor...
Milli Eğitim Bakanlığı ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, çıraklık eğitiminin asgari sınırının 2 yıldan 1 yıla düşürülmesi konusunu masaya yatıracak.
Sanayi Bakanlığı, ara eleman sıkıntısının azaltılması amacıyla çıraklık eğitiminin asgari sınırının 2 yıldan 1 yıla düşürülmesi ile ilgili olarak Milli Eğitim Bakanlığı ile masaya oturuyor.
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı özellikle sanayi sektöründe yaşanan ara eleman sıkıntısının azaltılması ile ilgili çalışmalarına hız verdi. Bakanlık, 3308 Sayılı Meslekî Eğitim Kanunu'nun bazı maddelerinde değişiklik yapılması amacıyla Milli Eğitim Bakanlığı ile masaya oturacak. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı alanlarına göre 2 ila 4 yıl arasında değişen çıraklık eğitiminin 1 ila 4 yıl arasında olması konusunu gündeme getirdi. Bakanlık söz konusu öneriyi Milli Eğitim Bakanlığı Çıraklık ve Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğü'ne bildirirken, söz konusu öneriyi 20. Mesleki Eğitim Kurulu Toplantısı'nda gündeme getirerek karar bağlamayı planlıyor. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı söz konusu toplantıda çıraklık eğitiminin yanı sıra işletmelerde yapılan teorik ve pratik eğitimi de masaya yatıracak.
Atatürk Araştırma Bakanı Eraslan...
Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu’nda, Atatürk Araştırma Merkezi Başkanlığı için Prof. Dr. Cezmi Eraslan görevlendirildi.
Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlanan “Görevlendirme kararı”na göre, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu'da açık bulunan Atatürk Araştırma Merkezi Başkanlığı görevini yürütmek üzere Prof. Dr. Cezmi Eraslan görevlendirildi.
3 Temmuz 2008 Perşembe
ÜAK, YÖK'le Arayı Düzeltiyor...
Rektörü Prof. Dr. Mustafa Akaydın, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanlığı'yla hiç bir zaman problemlerinin olmadığını söyledi.
Üniversitelerarası Kurul Başkanı ve Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Rektörü Prof. Dr. Mustafa Akaydın, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanlığı'yla hiç bir zaman problemlerinin olmadığını söyledi.
AÜ Manavgat Meslek Yüksekokulu(MYO)'na yapılacak yurdun protokol sözleşmesi için ilçeye gelen Akaydın, çıkışta basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı. Bazı basın yayın organlarında 'ÜAK ile YÖK'ün arası düzeliyor' şeklinde çıkan haberleri değerlendiren Akaydın, geçmişte de YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan'la aralarının iyi olduğunu anlattı. Akaydın, YÖK Başkanı 'Özcan'la aralarının nasıl olduğu'na dair sorulan bir soruya, "YÖK'le geçmişte de bir sorunumuz yoktu. Sadece bazı konularda görüşlerimizi açıkladık. Geçmişte üzerimize düşen görevi yaptık. Umarım böyle bir görev yeniden düşmez." şeklinde cevap verdi.
Ergenekon operasyonları kapsamında yapılan gözaltılar hakkında da değerlendirme yapması istenen Akaydın, "Endişe verici bir ülke gündemi var. Ergenekon gözaltılarıyla ilgili iddianameler açıklanıncaya kadar konuşmayacağım. Türkiye böyle bir gündemi hak etmiyor." demekle yetindi. Görev süresinin 1 ay sonra dolacağını hatırlatan Akaydın, "Yeniden rektör olabilir miyim? Bilmiyorum? Bu ziyaretlerim belki bir veda ziyareti." dedi.
Okullara Kayıtları Bilgisayarlar Yapacak...
MEB, okul kayıt sisteminde Bakanlık ile Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü arasındaki koordinasyonu artıracak yeni bir düzenlemeye gidiyor.
Yeni düzenleme ile okul kayıtlarında veli ve okul yönetimi karşı karşıya getirilmeyecek, 'kayıt parası' ile 'torpil' gibi problemleri yaşanmayacak. MEB yetkililerinden edinilen bilgiye göre, okul kayıtları konusunda yeni bir düzenleme üzerinde çalışılıyor. Çalışmalarla MEB'in kontenjan tespitlerinin daha iyi yapılması ve eğitimin kalitesinin yükseltilmesi amacıyla tüm okullarda bu yıl uygulamaya koyduğu elektronik ortamda öğrenci kaydı (e-kayıt) uygulamasının geliştirilmesi planlanıyor.
ELEKTRONİK SİSTEM
Yapılacak yeni düzenlemeyle MEB ile Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü'nün elektronik altyapısı entegre hale getirilerek okul kayıtlarında yalan beyanların da önüne geçilecek. Bakanlığın başlattığı 'e-kayıt' uygulamasında, nüfus ve adres işlemleri nedeniyle bu yıl velilerin kayıt sırasında okullara gitmesinin istenmesi nedeniyle 'kayıt parası' gibi problemler yine baş gösterdi. Yeni getirilecek sistemle, okul ve veliler karşı karşıya getirilmeyecek, tüm kayıtlar bir sistem üzerinden elektronik ortamda yapılacak.
Her Öğrenciye "e-mail" Adresi...
Çelik, küreselleşme sürecinin getirdiği imkan ve olumsuzluklara işaret ederek, ‘’Bundan yararlanmasını bilirseniz dezavantajları avantaja dönüştürmüş olursunuz’’ dedi.
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, küreselleşme sürecinin getirdiği imkan ve olumsuzluklara işaret ederek, ''Bundan yararlanmasını bilirseniz dezavantajları avantaja dönüştürmüş olursunuz'' dedi. Fatih Üniversitesi'nin düzenlediği ''5. Uluslararası Coğrafi Bilgi Sistemleri Konferansı”na katılan Bakan Çelik, her öğrenciye e-mail adresi vereceklerini söyledi. Bakan Çelik, bakanlığı döneminde Türkiye'deki okulları 600 bin bilgisayarla donattıklarını belirterek, ''Şu anda öğrencilerin yüzde 90'ından fazlası Türkiye'nin en uzak köşesinde olsalar bile artık hızlı internetten faydalanıyor. Bakanlık olarak, Türk Telekom ile yaptığımız işbirliği kapsamında, birkaç yıl içinde bütün dış taarruzlara kapalı olarak, öğrencilerimize e-mail adresi vereceğiz” şeklinde konuştu.
Tercih Rehberi Neden Gerekli...
"OKS adayları için de tercih rehberi gerekli. Milli Eğitim Bakanlığı, bu sene güzel bir iş yaptı." İşte nedeni:
Bakanlık, 2008 ÖSS'ye katılan ve sonuçları bekleyen gençler için “Adım Adım ÖSS” tercih rehberi kitapçığını hazırlayıp okullara gönderdi. Devlet okullarında görevli rehberlik öğretmenleri, bu kitapçık sayesinde ÖSS adaylarına tercihlerinde yardımcı olacaklar. Bu çok güzel bir gelişme ve olumlu bir iş.
Milli Eğitim Bakanlığı şimdi aynı hizmeti OKS adayları için de yapabilir. Daha OKS sonuçlarının açıklanmasına 1 haftadan fazla bir süre var. Bakanlık isterse ve biraz da gayret gösterilirse, OKS adayları için de tercih rehberi hazırlanabilir. Üstelik çok da iyi olur.
Ayrıca 8 yıllık zorunlu ilköğretim sisteminin temelinde de “rehberlik eğitimi”nin önemine vurgu var. 8 yıllık zorunlu ilköğretim yasası çıktığında bu hizmet açık açık ifade edilmişti. Hatta detaya girilerek, 8 yıllık zorunlu ilköğretimin ilk 5 yılının temel eğitim, kalan 3 yılının ise rehberlik öğretmenleri denetiminde alanlara yönlendirme olarak gerçekleştirileceği açıklanmıştı.
Milli Eğitim Bakanlığı, OKS adayları için de tercih rehberi hazırlarsa, hem uzun yıllardır ihmal ettiği “ilköğretimde rehberlik” hizmetlerini tekrar gündeme getirmiş olur, hem de yüzbinlerce öğrenci ve ailelerine çok önemli katkı sağlamış olur.
Üstelik OKS tercihleri de ÖSS kadar dikkat gerektiriyor. Hatta öğrencilerin ilköğretim düzeyinde olduğu ve yetişkin olmadıkları da dikkate alınırsa, OKS tercih rehberinin çok daha fayda sağlayacağı ortaya çıkar. Ayrıca, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in de vurgu yaptığı gibi, “tercih yapmak, sınavı kazanmak kadar önemli” bir süreç. OKS tercihleri bence ÖSS'den zor ve karmaşık. Bu karmaşık ve zor dönemde Milli Eğitim Bakanlığı'nın öğrenciler ve ailelerinin yanında olması çok önemlidi.
Haydi Milli Eğitim Bakanlığı, bir güzel iş de OKS adayları için yap.
“OKS bu sene nasıl olsa son defa yapıldı, tercih rehberi gerekmez” diye düşünenler olabilir. Böyle düşünmemek lazım. OKS son defa yapıldı ama, sınavlı sistem bitmedi. OKS'nin yerine artık herkesin bildiği gibi ilköğretimde okuyan öğrenciler Seviye Belirleme Sınavı'na (SBS) girecekler. Hem de bir kere de değil. İlköğretim 6. sınıfta başlayacak SBS'ye, 7 ve 8.sınıflarda da girilecek.
Sınavlı süreç özetle daha da uzayacak. Milli Eğitim Bakanlığı'nın hazırlayacağı OKS tercih rehberi, SBS'li düzende pek işe yaramasa da, yol gösterici özelliği olacak. Daha da önemlisi, OKS'ye son defa katılan yüz binlerce öğrenci ve aileleri Bakanlığın bu önemli hizmetini unutmayacaklar.
Hiç değilse, tercih döneminde de olsa, devlet okullarından rehberlik hizmeti alacaklar. Bir anlamda kendilerini “özel okul” ortamında görecekler. Milli Eğitim Bakanlığı'nın bu duyarlılığı göstereceğine ben inanıyorum.