KTO-Karatay Üniversitesi'nin temeli düzenlenen törenle dualar eşliğinde atıldı. TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu törende bir konuşma yaptı..
KTO-Karatay Üniversitesi'nin temeli düzenlenen törenle dualar eşliğinde atıldı. Törende konuşan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOOB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, üniversitelerin ülkenin toplumsal gelişim, ilerleme ve kalkınmasının motoru olduğunu ifade etti.
Konya Ticaret Odası (KTO) Eğitim ve Sağlık Vakfı tarafından yapılacak KTO-Karatay Üniversitesi için temel atma töreni düzenlendi. Temel atma töreninde konuşan TOOB Başkanı Hisarcıklıoğlu, lider konumundaki insanları vizyon sahibi olan şehirlerin ileriye gittiğini söyledi. Konyalı iş adamı ve sanayiciler ile yerel yöneticilerin de şehirlerini ileri seviyelere taşıdıklarını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, kentlerin gelişmesinde üniversitelerin önemli görevler üstlendiğini dile getirdi. Üniversitelerin sadece mesleki eğitim veren kurumlar olmadığını kaydeden TOOB Başkanı, "Üniversiteler bir ülkenin entelektüel yapısına, kültürüne, sanatına katkı sağlayan kurumlardır. Ayrıca bilim adamları yetiştiren mekanlardır. Sadece öğretim ile yetinilmemelidir. Üniversiteler ülkenin toplumsal gelişiminin ilerlemesinin kalkınmanın da motorudur." diye konuştu.
Üniversitelerin gücünü özgür ortamdan aldığını bildiren Hisarcıklıoğlu, "Üniversitelerdeki eleştiri ve ifade özgürlüğü topluma da yayılacaktır." dedi.
Türkiye'de eğitime harcanan paranın giderek arttığını anlatan Başkan Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti: "Bugün bu millet kıt kaynaklarından döviz ihtiyacının en yüksek olduğu noktada kendi çocuklarına ülkesinin geleceği için yılda 500 milyon dolar kaynak ayarlanmaktadır. İşte bu vakıf üniversitelerini ve diğer üniversite şekillerini de düşünmeliyiz. Her yıl 1 milyon 500 bin genç üniversite sınavına girmektedir. Bunların 200 bini üniversitelerde eğitim görürken diğerleri iş arıyor. Bu genç ve dinamik nüfusu doğru yetiştirirsek o zaman önümüz aydınlık olacaktır. Bu üniversiteden hem Konya faydalanacak hem ülke faydalanacak."
Törende söz alan KTO Başkanı Hüseyin Üzülmez, temeli atılan KTO-Karatay Üniversitesi'nin ülke sanayisindeki ara eleman ihtiyacını gidereceğini belirtti. Üniversitenin 4.70 santimetre tavan yüksekliği ve ferah ortamıyla diğer eğitim kurumlarından ayrıldığını bildiren Üzülmez, Selçuklu eserlerinden motifler içerecek Karatay Üniversitesi'nde yaklaşık 7 bin öğrencinin eğitim alacağını dile getirdi. Karatay Üniversitesi'nin 100 bin metre karelik arsa üzerine kurulacağını aktaran Üzülmez, projenin öğrencilerin her türlü ihtiyacı düşünülerek hazırlandığını vurguladı.
Konya Valisi Osman Aydın da temeli atılan üniversitenin Konya'ya eğitim, kültür, turizm ve ekonomi alanlarında birçok getiri sağlayacağını ifade etti. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek'te Konya'nın eskiden yüzden fazla medrese ile bir eğitim şehri olduğunu hatırlattı. Konya'yı geçmişi kadar görkemli bir geleceğe hazırladıklarını anlatan Akyürek, bu yatırımlar sayesinde Konya'nın üniversiteler şehri olarak anılmaya başlayacağını anlattı.
Konuşmaların ardından Konya Müftüsü Şükrü Özbuğday'ın yaptığı duanın ardından protokol üyeleri hep birlikte oluşturulan platformdaki butonlara basarak harç makinelerini çalıştırdı.
Törene Konya Valisi Osman Aydın, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, TOOB Başkanı Hisarcıklıoğlu, AK Parti Konya Milletvekilleri, ilçe belediye başkanları ile çok sayıda vatandaş katıldı.
13 Kasım 2008 Perşembe
Karatay'ın Temeli Atıldı...
Harvard Da Kriz Kurbanı...
Dünyanın en zengin üniversitesi Harvard, küresel finansal krizden olumsuz etkilenen kurumlar arasına girdi.
Harvard Başkanı Drew Faust harcamaları kısacaklarını açıkladı. 30 Haziran'da sona eren mali yılda 37 milyar dolar gelir elde eden üniversite aynı dönemde ise ABD borsalarında yüzde 12,7 ve uluslararası borsalarda da yüzde 12,2 oranında zarara uğradı. Harvard, gelirleri azalmasına rağmen, ailesinin yıllık toplam geliri 60 bin doların altında bulunan başarılı öğrencilerden para almazken, 180 bin dolar kazanan ailelerden ise en çok yüzde 10 düzeyinde katkı alacak.
'Koyuncu' Rektöre Yeni Suçlama...
Kampusta kurbanlık koyun otlatan Rektör Prof. Dr. Güner Önce hakkında yeni iddialar gündeme geldi..
Kampusta koyun otlatması ve 75 TL'ye öğrencilere zorunlu sigorta uygulamasıyla dikkatleri üzerine çeken Rektör Prof. Dr. Güner Önce hakkında yeni iddialar gündeme geldi.
BUGÜN'ün gündeme getirdiği Dumlupınar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Güner Önce'nin üniversitede yaptığı usulsüzlüklere yenileri eklendi. 2004 yılına kadar uluslararası dergilerde yayınlanmış hiçbir makalesi bulunmayan rektörün, üniversite lojmanlarını yandaşlarına tahsis ettiği, dekan ve enstitü müdürlerini zorla istifa ettirdiği, öğretim üyelerinin maillerine girdiği ve döner sermayeden yılda 25 bin TL aldığı iddia ediliyor.
CEZALANDIRICI
2004 yılına kadar uluslararası hiçbir yayını olmayan rektör Önce hakkında Biyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Hüseyin Mısırdalı suç duyurusu yaptı. Önce'nin rektörlük seçimlerinde kendini desteklemeyenlere karşı 'cezalandırma' yoluna gittiğini savunan Mısırdalı, dönem ortasında dersleri elinden alınarak, hiçbir kariyeri olmayan bir öğretim görevlisinin, meslek yüksek okuluna müdür olarak gönderildiğini ve kendisinin onun emrine verildiğini anlattı. Mısırdalı, rektörün Anayasa'ya aykırı davrandığını belirtti.
DEKANDAN REKTÖRE SUÇ DUYURUSU
Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Yamık, 2007 yılının Mayıs ayında Kütahya Cumhuriyet Başsavclığı'na Rektör Önce hakkında suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda yürütmekte olduğu dekanlık görevinden Önce'nin tüm baskılarına rağmen istifa etmediğini ifade eden Yamık, istifa etmediği için üniversite yönetimi tarafından hakkında soruşturma başlatıldığını bildirdi.
Yamık, Önce'nin cezalandırılmasını istedi. 2004 yılına kadar uluslararası hiçbir yayını olmayan rektör Önce'nin üniversitede kadrolaşmak için 2004 ve 2005 yıllarında Atama Yönergesi'ni 5 kez değiştirttiği de öne çıkan iddialar arasında. Bunların yanı sıra Önce'nin üniversite kampusundaki lojmanları kendine yakın isimlere tahsis ettiği ileri sürülüyor. Önce'nin Eğitim Fakültesi'nde PKK yanlısı eylemler yapan bir öğrencinin okuldan uzaklaştırılmasına engel olduğu ileri sürüldü.