Sınav Ücretleri Davalık...

Türk Eğitim-Sen, Orta Öğretim Kurumları Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı, Seviye Belirleme Sınavı Devlet Parasız Yatılı ve Bursluluk Sınavı'ndan alınan ücretlerin iptali için dava açtı.

Türk Eğitim-Sen, Orta Öğretim Kurumları Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı (OKS), Seviye Belirleme Sınavı (SBS), Devlet Parasız Yatılı ve Bursluluk Sınavı'ndan (DPY) alınan ücretlerin iptali için dava açtı.
Türk Eğitim-Sen Zonguldak Şubesi, 2008 yılı Devlet Parasız Yatılılık ve Bursluluk Sınavı Başvuru Kılavuzu'nda yer alan, DPY için 5,9,10 ve 11'inci sınıflardan alınan 10 YTL, İlköğretim 6 ve 7. sınıflardan DPY ve SBS için alınan 10 YTL, ilköğretim 8. sınıflardan OKS ve DPY için alınan 20 YTL'lik ücretlerin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle iptalini istedi.
Danıştay'a yapılan dava başvurusunda söz konusu ücretlerin Anayasa'nın devletin temel amaç ve görevlerini düzenleyen 5'inci maddesine, eğitim ve öğrenim hakkı ve ödevini düzenleyen 42. maddesine aykırı olduğu belirtildi.
Dava gerekçesinde Anayasa'da yer alan “ilköğretimin kız ve erkek bütün vatandaşlar için zorunludur ve devlet okullarında parasızdır” ibaresine atıfta bulunulurken, eğitim hakkının engellenemeyeceğinin de altı çiziliyor.

-“ANAYASA KILAVUZLA BERTARAF EDİLMİŞTİR”-

Dava gerekçesinde söz konusu ücretlerin Milli Eğitim Temel Kanunu ile MEB Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun'un bazı maddelerine de aykırı olduğu belirtildi. Dava başvurusunda sayılan nedenlerden dolayı DPY-S başvuru Kılavuzu'nda 6,7 ve 8. sınıflardan talep edilen sınav ücretinin hukuka uygun olmadığı kaydedilerek, “Anayasa ve kanunla düzenlenmiş parasız ilköğretim hakkı kılavuzla bertaraf edilmektedir” denildi.

-“SINAVLAR, MEB'İN EĞİTİM VE ÖĞRETİM İŞLEMİ OLARAK DÜŞÜNÜLMELİ”-

Dava gerekçesinde MEB Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun'un 2. maddesinin 'a' bendinde yer alan 'Bakanlığa Bağlı her kademede yer alan öğretim kurumlarının öğretmen ve öğrencilerine ait bütün eğitim ve öğretim hizmetlerini planlamak, programlamak, yürütmek, takip ve denetim altında bulundurmak' ibaresine işaret edildi. Gerekçede, “Planlamak, programlamak ve yürütmek ifadeledi davalı Milli Eğitim Bakanlığı düzenlemiş olduğu 2008 yılı DPY-S ve bunun gibi diğer sınavlar, eğitim ve öğretimi işlerinin yürütülmesi işlemleri şeklinde düşünülmelidir” denildi.

Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek 9 ilde daha üniversite kurulmasıyla ilgili kanun tasarısının yer aldığını belirtti.

BAŞBAKAN Yardımcısı Cemil Çiçek, dünkü Bakanlar Kurulu toplantısından TBMM'ye gönderilecek kanun tasarılarını görüştüklerini, bunların başında 9 ilde daha üniversite kurulmasıyla ilgili kanun tasarısının yer aldığını belirtti. Üniversiteye giden öğrencilerin sayısının artırılmasının önemli olduğunu, buradan yola çıkarak geçen dönem 32'si devlet, 9'u vakıf üniversitesi olmak üzere toplam 41 üniversitenin kurulmasına imkan sağlandığını belirten Çiçek, şimdi Ardahan, Bartın, Bayburt, Gümüşhane, Hakkari, Iğdır, Şırnak, Tunceli ve Yalova'da üniversite kurulmasına karar verildiğini, bununla ilgili kanun tasarısının imzaya açıldığını bildirdi.

Özel Jale Tezer Koleji, TIPD (Teachers Professional Development) Programı kapsamında Türkiye’ye gelen İngiliz Heyetini ağırlıyor.

Heyet uluslararası ziyaretleri ile, ülkelerdeki eğitim sistemlerini tanımaya ve karşılıklı olarak deneyim paylaşımları sağlamaya yönelik çalışmalarda bulunuyor.

Bu kapsamda Ankara'da özel okul statüsünde olan okullardan Jale Tezer Koleji'ni seçen heyet, uluslararası eğitim programlarını bünyesine dahil eden Jale Tezer Koleji'nde kapsamlı bir inceleme yapmak üzere tüm hafta boyunca ağırlandı.

Uluslararası eğitim programlarından IBPYP'ye (International Baccalaurate Organisation Primary Years Programme)' ye üye olan Jale Tezer Koleji heyete, 3-12 yaş arası öğrencilerine Türk Eğitim Sistemiyle entegre ederek uygulamaya başladığı sistem hakkında bilgi verdi.

ÇİFT ÖĞRETMEN UYGULAMASI Yabancı eğitim programlarının Türk eğitim sistemine entegrasyonunu ilgiyle izliyen heyete, akıllı tematik sınıflar tanıtıldı. İlköğretim sınıflarında çift sınıf öğretmeni görevlendiren kolejin, bu uygulaması özellikle büyük ilgi çekti. Kolejin teknoloji, fen, fizik, kimya, biyoloji ve bilgisayar ve Montessori laboratuarlarını mükemmel bulan heyet, okulun yüzme havuzunu, spor salonunu ve tiyatro salonlarının öğrenciler inanılmaz olanaklar sunduğunu kaydetti.

Heyeti ağırlayan Kolej Genel Müdürü Bahar Alanya, "Heyetin ziyareti sırasında karşılıklı olarak büyük faydalar sağladık. Heyetin okulumuza gösterdiği ilgi ve teveccüh de bizleri ayrıca çok mutlu etti" dedi.

44. Kütüphane Haftası, Milli Kütüphanede düzenlenen törenle başladı.

Milli Kütüphane Başkanlığı Konferans Salonu'nda düzenlenen törende konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, ''Bilgiye ulaşmayı, kamusal yollarla kitlesel hale getiremezseniz, bilgiye ulaşabilenle ulaşamayan arasında bugün çok daha büyük bir uçurum açılması ihtimali var. Her eve teknolojik araçları sokmak mümkün olmadığı için şimdi kütüphanelerin yeni bir görevi daha var; bu teknolojik ortama geniş kitleleri ulaştırmaya çalışmak, teknolojik ortamın olanaklarıyla geniş kitleleri buluşturmaya çalışmak ve böylece internet kullanımını kamusal, kitlesel hale getirmeye çalışmak'' dedi.
Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürü Ahmet Arı da Kütüphane Haftası'nın bu yılki temasının ''Hayatımızdaki Kütüphaneler'' olduğunu söyledi. Bilgiye ulaşmanın en önemli araçlarından birinin kitap olduğunu belirten Arı, Orhan Pamuk'un Nobel Edebiyat Ödülü'nü almasının Türk edebiyatının tanıtılmasına katkı sağladığını vurguladı.
Türk Kütüphaneciler Derneği Genel Başkanı Ali Fuat Kartal ise Türkiye'de 2000'li yıllarda ''okuma konusunda özürlü, yitik bir kuşağın belirgin olarak ortaya çıktığını'' belirterek, kütüphanelerin yerel yönetimlere devrinin ''Türkiye'de halk kütüphanesi adına, Cumhuriyet tarihinin en radikal dönüşümü ve sistemin değiştirilmesi anlamına geldiğini'' öne sürdü.
Konuşmaların ardından Günay, kütüphanecilik alanında yaptığı çalışmalarla ödül kazananlara plaketlerini sundu.

Şanlıurfa'da aşk cinayetine kurban giden Çağla gözyaşlarıyla anıldı, dün başlaması planlanan vizeler ise bir hafta ertelendi.

Şanlıurfa'da karşılıksız aşk cinayetine kurban giden tıp fakültesi öğrencisi Çağla Arin için Harran Üniversitesi'nde anma töreni düzenlendi. Tıp Fakültesi Morfoloji Salonu'nda gerçekleştirilen törene, Çağla'nın arkadaşlarının yanı sıra, Rektör Prof. Dr. İ. Halil Mutlu, rektör yardımcıları ve öğretim görevlileri katıldı.

'SENİ UNUTMAYACAĞIZ'
Korkunç olayda yaralanan Çağla'nın ev arkadaşı Seda Tunca, "Sen hep bize 'beni çok sevmeyin' derdin. Sen küçücük şehirde büyük boşlukları dolduran bir değersin. Seni hiç unutmayacağız" dedi. Gözyaşlarına boğulan genç kız, arkadaşları tarafından kürsüden güçlükle indirildi. Rektör Prof. Dr. İ. Halil Mutlu, "Benim için burası sözün bittiği yerdir. Allah rahmet eylesin" ifadesini kullandı. Tıp Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Şahin Aksoy ise "2. sınıfa geçtiğinde bana, 'Mezuniyet kepimi sizin elinizden giymek isterim' dediğinde, ben de, 'belki buralarda olmayabilirim' demiştim. O da, 'Ben sizi bulur yine kepimi sizin elinizden giyerim' demişti" diyerek, Çağla ile ilgili anılarını dile getirdi. Rektörlük, Tıp Fakültesi'nde dün başlaması planlanan vizeleri de bir hafta erteledi.

ZANLI KONUŞMUYOR
Bu arada tedavisi süren katil zanlısı Hüseyin Zengin'in hayati tehlikeyi atlattığı, ancak polise ya da savcıya ifade vermeyi reddettiği öğrenildi.

Okuma Özürlü Olduk...

Ankara Valisi "Türkiye yayınlanan kitap sayısı bakımından Avrupa’nın sayılı ülkelerinden olmasına rağmen, okuma alışkanlığı bakımından istenen düzeyde değiliz" dedi.

ANKARA Valisi Kemal Önal, İl Milli Eğitim Müdürü Murat Bey Balta, Etimesgut Kaymakamı Recep Erkılıç, Etimesgut İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Karaman ile Elvankent'te İstiklal İlköğretim Okulu'nda incelemelerde bulundu. Önal, sınıfları gezerek, öğrencilerin okul ihtiyaçlarına ilişkin sorunlarını dinledi ve bir süre sohbet etti.

SÜRE ARTIRILACAK

Vali Önal, öğrencilerin bir kısmının "Ankara Okuyor Kampanyası" için ayrılan 20 dakikalık zaman diliminin "yetersiz" olduğu yönündeki eleştirileri üzerine, sürenin artırılması yönünde çalışma yapılacağını söyledi. Önal ayrıca, öğrencilerden gelen "kapalı spor salonu talebi"ne de olumlu yanıt vererek, bu konuda gerekenin yapılacağını belirtti.

"Ankara Okuyor Kampanyası"nın bu yıl İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün, valilik tarafından aldığı onayla başlatıldığını belirten Vali Kemal Önal, kampanyanın içeriğini öğrenmeleriyle birlikte desteklediklerini söyledi. Giderek "okuma özürlü bir toplum" haline gelindiğini savunan Önal, iletişim vasıtaların görsel alana kaymasının okuma alışkanlığının körelmesine yol açtığını ifade etti.

Okuma- yazma seferberliği

Bİr gazetecinin sorusu üzerine, Ankara'da okuma-yazma bilmeyen kişi oranı konusunda değerlendirme de bulunan Önal, şunları söyledi: "Okuma-yazmada eksiklikler var. Her yıl okuma-yazma seferberlikleri ve kampanyalar düzenliyoruz. Özellikle bu durum, kırsal alandan kentsel alana göç eden vatandaşlarda görülüyor. Yani göç alan iller bunu devamlı sorun olarak yaşıyorlar. Hem sivil toplum kuruluşları hem de Milli Eğitim Müdürlükleri ellerinden geleni yapmaya çalışıyorlar.

Okul Kapılarına X-Ray Dedektörü...

Öğrencilerin okula kesici aletlerle girmesinden şikayet eden Cockshut Hill Teknoloji Koleji çareyi okul kapılarına x-ray dedektörü yerleştirmekte buldu.

HÜRRİYET'in iki yıl önce Altındağ'da "Başkent'te kabus okul" başlığıyla gündeme getirdiği okul şiddeti İngiltere'nin de gündeminden düşmüyor. Öğrencilerin okula kesici aletlerle girmesinden şikayet eden Cockshut Hill Teknoloji Koleji çareyi okul kapılarına x-ray dedektörü yerleştirmekte buldu.

Hürriyet iki yıl önce Hıdırlıktepe İlköğretim Okulu'nda yaşanan şiddet tablosunu ortaya çıkartmıştı. Başkent'te bu konuda yoğun çalışmalar sürerken, Londra da okulda şiddeti tartışmaya devam ediyor.

Birmingham Post Gazetesi geçen hafta bu konuya değindi. Midland Akademisi'nce yapılan araştırmaya göre İngiltere'deki okullarda da durum bizdekinden pek farklı görünmüyor. Okullarda yasadışı ilaçların kullanımı/satışı, kesici alet kullanımı gözlemlenmiş.

ŞİDDET EĞİLİMİNDE ARTIŞ VAR Warwick's Eğitim Enstitüsü'nün yaptığı başka bir araştırmaya göre ise 2001 yılından bu yıla kadar okullardaki şiddette artış var. Ayrıca öğrencilere silah taşıyarak daha güvenli değil daha çok saldırıya açık olursunuz uyarısı yapılıyor.

Cockshut Hill Teknoloji Koleji'nde de havaalanlarındaki gibi güvenlik önlemleri getirildi. Okul girişinde öğrencilerin üstleri elektronik dedektörlerle aranıyor. Bu uygulama sayesinde okula kesici alet sokmaya çalışan öğrenciler engelleniyor.

Okul müdürü Mary Kirkland "Okulumuzda bu uygulama başladığından beri 170 öğretmen ve bin 5 yüz öğrenci güvenli bir şekilde okulda dolaşabiliyor. Güvenlik sistemi sayesinde okula dışardan girenler de arandığı için hiç bir şekilde kaygı taşımıyoruz" diyor.

Ankara vahşetinin Fransız versiyonu

TÜRKİYE geçen hafta akademisyen Prof.Dr.Olcay Tiryaki Aydıntuğ'un kızı Başak tarafından boynu kesilerek öldürülmesinin şokunu yaşadı. Fransa'da da kızgın bir eşin, kendisinden ayrılmak isteyen karısının boynunu kasap bıçağıyla kesmesi gündemi hareketlendirdi.

Fransa'nın Toulouse kentinde 55 yaşındaki Patrick Waleau kendisinden ayrılmak isteyen eşi Nelly'yi gece yarısı öldürdü. Patrick Waleau sabaha karşı saat 05.00 sularında yatak odasına girdiğinde karısı uyuyordu. Kapıyı içeriden kilitledi ve kendisinden ayrılmak isteyen eşi Nelly ile tartışmaya başladı. Patrick Waleau, karısının boynunu kasap bıçağıyla kestikten sonra av tüfeğiyle intihar etti.

KAVGAYI DUYDUM

Bir kaç haftadır sürekli kavga eden çiftin küçük kızı olay gününü şöyle anlatTI:

"O gece annemlerin kavga ettiklerini duydum. Zaten bir kaç haftadır her gün çok şiddetli kavga ediyorlardı. Bir süre sonra sesleri çıkmamaya başladı. Olağan bir kavga gibi düşündüm. Sonra ablamı uyardım. Yatak odasına gittiğimizde kapının kilitli olduğunu farkettik. Önce polise sonra da komşularımıza haber verdik."

Evin büyük kızı ise, "Şu an oturduğumuz eve taşınalı henüz bir yıl oldu. Babam bütün komşularımızla kavga etti. 19 yıldır annem ve babam evliler ancak son zamanlarda çok tartışıyorlardı" dedi.

Sokağa anketli ağaçlandırma

DÜNYANIN her yerinde ekolojik değişmelere karşı ağaç dikme çalışmaları hızla devam ediyor. Local London News Gazetesi'nin haberine göre Londra'nın şehir merkezine 10 bin ağaç dikilecek.

Ancak bazı çevrelerce yerel seçimlerin yaklaşmasından dolayı böyle çalışmalar yapılmaya başlandığına dair iddialar var. Belediye Başkanı adayı Boris Johnson "Bu proje sayesinde Londra'yı dünyanın en yeşil şehri yapmayı planlıyoruz. Dikilecek üç ağaç bile şehrin çehresine değiştirmeye yeter de artar bile. Şu anda bir tek ağaçtan mahrum sokaklar var. İlk hedefimiz buralar olacak" dedi. "Nerelere ağaç dikilmesini istiyorsunuz" başlıklı anketle vatandaşların görüşünü alan Johnson ağaçlandırmayı çıkan sonuca göre yapacağını belirtti.

Çocuklara yardım için yazar oldular

KANADA'da yaşayan David ve Benjamin MacLean okullarında dönem ödevi olarak bir proje hazırladılar. Bu proje anaokuluna giden çocuklara yönelik hikaye kitabı yazmaktı.

O yaz aileleriyle tatile çıktıklarında o bölgedeki evsiz, yardıma muhtaç çocukları görünce akıllarına çok parlak bir fikir geldi. Yaşları 14 ve 16 olan iki kardeş bir akşam yemeğinde fikirlerinden ailelerine bahsettiler. Aile bu fikre çok sıcak baktı ve hayata geçirmek için kolları sıvadılar.

Yazdıkları hikaye kitaplarını satarak yardıma muhtaç çocuklara, sahipsiz hayvanlara yardım etmeye karar verdiler. Proje mimarlarından David, "O akşam yemekte konuşurken projenin bu kadar ses getireceğini tahmin etmiyordum. Şu ana kadar tanesini 20 Dolar'dan bin adet kitap sattık. Hedefimiz 10 bin kitaba ulaşmak. Umarız hedefimize ulaşırız ve yardımımız yarıda kalmaz" dedi.