Türkiye genelinde dershaneleri ve yayınları ile 50 bine yakın öğrenciyi ÖSS ve OKS'ye hazırladıklarını belirten Birey Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkanı İshak Yıldız, “İlköğretim ve lise eğitiminde çok köklü değişiklikler oldu. Şimdi uygulanan sistemde ise, öğrencilerin bilgiyi dolaylı yollardan kendilerinin bulması amaçlanıyor. Örneğin, eskiden 12 rakamı yazılıp, yanına düzine deniyordu. Şimdi ise düzine ifadesi etkinliklerle, yani şekiller ve resimlerle öğretiliyor.”
Milli Eğitim Bakanlığı'nın yaptığı değişiklikleri, eğitim seviyesini yükseltecek ve geleceği kucaklayacak nitelikte gördüğünü ifade eden Yıldız, “Sistemin farkına hem veliler hem de eğitimciler ancak birkaç sene sonra varacaklar. Çünkü çok köklü değişiklikler oldu” şeklinde konuştu.
Bu seneden sonra artık OKS'nin yapılmayacağını, okulda verilecek eğitimin ağırlık kazanacağını ifade eden İshak Yıldız, ama sınavlı dönemin de bitmeyeceğini söyledi. Yeni sistemin tek dezavantajının eğitim yarışını daha erkene alacağını kaydeden Yıldız şöyle konuştu:
TAKVİYE EĞİTİMİ ALDIRIYORLAR
“Yine bir yarış olacak. Hem de ilköğretim 5.sınıftan itibaren başlayacak. Tüm okulları standart hale getirmediğiniz, aynı düzeyde yapmadığınız sürece sınav olur. Öğretmenler bile çocuklarına takviye eğitim aldırıyor, dershaneye gönderiyor. Geçmişte olduğu gibi, bugün de bazı üst düzey eğitim bürokratlarının dershanelere gerek kalmayacağını öne sürmesi, çelişkiden başka bir şey değildir. Gerçekçi bir yaklaşım da olamaz. Dershaneler eğitimi tamamlayan unsurlardır.”
VELİLERE ZOR GÖREV
Eğitim sürecinde okul, aile ve özel sektörün 3 önemli ayağı oluşturduğunu ifade eden Birey Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkanı İshak Yıldız şunları söyledi:
“Eğitimde ciddi bir dengesizlik var. ÖSS'ye 2 milyona yakın genç katılıyor, ancak 300 bini üniversitelere girebiliyor. Bu ciddi bir rekabet anlamına gelir. Rekabetin olduğu yerde de doğal olarak yarış olacaktır. Mesela, Milli Eğitim Bakanlığı OKS'yi kaldırdı, sınavlı süreç bitti mi? Bitmedi. 3 yıla yayılmış olsa da yine sınav var. Velilere düşen görev zor. Her zaman için geçerli bir kural ama, bundan böyle çocuklarının eğitimi ve öğretimi ile çok daha yakından ilgilenmeliler. Çocukları ister devlet okullarında olsun, isterse de özel sektör kurumlarında olsun, çocuklarının eğitimine ciddi zaman ayırmalılar.
8 Şubat 2008 Cuma
Sistemin farkına hem veliler hem de eğitimciler ancak birkaç sene sonra varacaklar
Gönderen Eğitim Haber zaman: 00:44
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder